Ben çaydan bahsediyorum. - O da öyle. Önce tadına bakın. | Open Subtitles | أنا أتحدث عن الشاى ــ وهذا أيضا جيد تذوقه فى البداية |
Hayır, ben Anne Frank'ten bahsediyorum. Sağır, dilsiz ve kördü. | Open Subtitles | أنا أتحدث عن آن فرانك لقد كانت صماء وخرساء وعمياء |
Ben sadece alanda manevra yapmaktan bahsediyorum, içinden geçmeyi değil. | Open Subtitles | أنا أتحدث عن المناورة ضمن الحقل لا العبور من خلاله |
- Ben konuşuyorum ama o susuyor. - Peki ya ben? | Open Subtitles | أنظر، أنا أتحدث و هي لا تفعل - ماذا عني ؟ |
Kaybedecek zamanımızın olmadığı gerçeğinden söz ediyorum. | TED | أنا أتحدث عن حقيقة أننا لا نملك وقتاً نضيّعه. |
Hayatta kalma savaşının kurallarından,... dünyanın gerçekte nasıl işlediğinden bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا أتحدث عن سياسة البقاء السياسة التي تبعها كل العالم |
Ben sadece alanda manevra yapmaktan bahsediyorum, içinden geçmeyi değil. | Open Subtitles | أنا أتحدث عن المناورة ضمن الحقل لا العبور من خلاله |
Ben ayaklarımdan bahsetmiyorum. Ben çenesi hiç durmayan çenebazdan bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا لا أتحدث عن بثوري أنا أتحدث عن الأميرة الثرثاره |
- Ben arkadaşım Javier'den bahsediyorum. - Ben de ondan bahsediyorum | Open Subtitles | أنا أتحدث عن صديقي جافيير و هو ما أتحدث عنه أنا |
Dev bir gül goncasından bahsediyorum, aynen, kaşlarımın hemen yanında. | Open Subtitles | أنا أتحدث هذا العملاق روزبد ، مثل بوصات من حواجبي. |
Yok, yok sen unut o işi. Ben ABD Kongresi'nden bahsediyorum. | Open Subtitles | لا , لا ,إنسي النائب العام أنا أتحدث عن الكونجرس الأمريكي |
Süpürmek deyince aklına gelen şeyde büyük sıkıntı var. Kafanın içinden bahsediyorum. | Open Subtitles | هناك خطب ما فيك حين تظن كنس أنا أتحدث عما بداخل رأسك |
Spesifik olarak iş ve uykunun faz bazlı veya seviye bazlı oluşu gerçeğinden bahsediyorum. | TED | أنا أتحدث بالضبط عن حقيقة ان النوم والعمل يستندان على مراحل , و المرحلة تعتمد علي حدث. |
Fiziksel aktivitenin güçlü etkilerinden bahsediyorum. | TED | أنا أتحدث عن التأثير الضخم للنشاط الجسدي. |
Şuanda Ben konuşuyorum, yani dinlemeniz için bir sebep yok. | Open Subtitles | أنا أتحدث الان لذا لا يوجد حاجة للاستماع |
Evet, ama biz konuşmuyoruz. Ben konuşuyorum. | Open Subtitles | نعم، ولكننا لا نتحدث، أنا أتحدث. |
Hislerine dokunan ve önünü açabilen birinden söz ediyorum. - Var- | Open Subtitles | أنا أتحدث عن شخص ما يفتح مجال الحديث معك يتقرب من روحك |
O vakte kadar adamın hayat hikayesini istiyorum. Sana diyorum Jim. | Open Subtitles | أود معرفة قصة حياة هذا الرجل أنا أتحدث إليك يا جيم |
Bütün kadın film yapımcılarına sesleniyorum; çok cesur olmamız gerekiyor. | TED | أنا أتحدث إلى كل صانعي الأفلام النساء هناك نريدك أن تكوني شجاعة جدًا. |
Evet. Havaalanından arıyorum. | Open Subtitles | نعم, أنا أتحدث إليك من المطار و حسب الخريطة التى معى |
İnsanlarla pek iletişim kurmam. Onlarla konuşurum ama onlar benimle konuşmaz. | Open Subtitles | أنا لا أتحدث كثيراً إلي الناس أنا أتحدث إليهم , ولكنهم لا يتحدثون إليَّ |
Evet, doğru duydun. Sana söylüyorum koca solucan! | Open Subtitles | نعم ، هذا صحيح أنا أتحدث معك ، يا أيها المعتوه الكبير |
Çok uzun zamandır kendi kendime konuşuyorum ben. | Open Subtitles | أيها التعس ، أنا أتحدث إلى نفسي منذ سنوات. |
Çavuş Grunt'ı buldum. Bir çavuşla konuştum! | Open Subtitles | تحدثت إلى الرقيب جرانت أنا أتحدث إلى رقيب |
Yeterli derecede İspanyolca konuşabiliyorum. Oldukça zekiyim ve şu küveti çalıştırabilirsem bir güzel de temizlenebilirim. | Open Subtitles | أنا أتحدث الأسبانية بسلاسة ولديّ فكر جيد وإن أمكنني العمل.. |