Rahatsız ettiğim için üzgünüm, efendim. Bu insanları tanıyor musunuz? | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك يا سيدي، لكن هل تعرف هؤلاء الناس؟ |
Sarah, sevgilim Rahatsız ettiğim için üzgünüm, tatlım ama Donna Hayward burada. | Open Subtitles | "ساره" يا عزيزتي، آسف على إزعاجك يا حبيبتي ولكن "دونا هايوارد" هنا |
Rahatsız ettiğim için üzgünüm efendim ama Dr. Stevens sizden aci yardım bekliyor ve gelmenizi istiyor. | Open Subtitles | آسف علي إزعاجك لكن الدّكتور ستيفينس موجود بالطوارئ وطلب مساعدتك |
- Sizi rahatsız etmek istememiştim. - Kocam ve ben yeni taşındık. | Open Subtitles | حسن، أنا لم أقصد إزعاجك وقد إنتقلنا تواً أنا وزوجي إلى هنا |
Sizi rahatsız ettiğimiz için üzgünüm bayan, ama buralarda yaşayan küçük bir çocuk var mı ? | Open Subtitles | نحن نعتذر على إزعاجك سيدتي لكن هل يعيش طفل صغير هنا بالمصادفة ؟ |
Jerry üzgünüm. Seni rahatsız etmek istemedim. - Sadece tavsiyene ihtiyacım var. | Open Subtitles | جيرى , أنا اسف لا أود إزعاجك ولكنى أريد التحدث معك لدقيقة |
Zahmet vermek istemem ama, benim adım Bugs Bunny, ve bu da Daffy Duck, ve hapiste olmamız gerekiyorl. | Open Subtitles | لا أقصد إزعاجك ولكن إسمي باغز باني وهذا دافي البطة ومن المفترض أن نكون بالسجن |
Rahatsız ettiğim için üzgünüm. Siz Absolut Hunk'mısınız? | Open Subtitles | أنا آسف على إزعاجك ولكن هل أنت المثير المطلق؟ |
Hayır. Rahatsız ettiğim için üzgünüm. Balayınıza dön. | Open Subtitles | لا, أنا آسفة على إزعاجك عودي إلى شهر عسلك |
Sabah sabah Rahatsız ettiğim için üzgünüm, hanımefendi. | Open Subtitles | عذراً علي إزعاجك في هذا الوقت المبكر يا سيدتي |
Sizi Rahatsız ettiğim için özür dilerim, Kraliçem. Acil bir rapor aldık. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك يا مليكتي، تلقينا تقريراً عاجلاً. |
Gecenin bu saatinde Rahatsız ettiğim için üzgünüm. Yardımınıza ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن آسفان على إزعاجك في هذا الوقت المتأخر من الليل لكننا نحتاج لمساعدتك |
Rahatsız ettiğim için üzgünüm. Ama bilmem gerekiyor, bu nasıl çalışıyor? | Open Subtitles | آسف على إزعاجك فقط أريد أن أعلم كيف تعمل ؟ |
Rahatsız ettiğim için özür dilerim ama bir plaka soruşturabilir miyim ? | Open Subtitles | آسف على إزعاجك لكن هل يمكنني البحث رقم لوحة؟ |
Efendim, sizi Rahatsız ettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | عميلنا العزيز أنا آسفه لأنني تسببت في إزعاجك |
Bu kadar geç saatte Rahatsız ettiğim için kusura bakma ama seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | اعذريني على إزعاجك في هذا الوقت. ولكن يجب أن أتحدث معكِ |
Bu saatte Rahatsız ettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | أعتذر على إزعاجك في هذا الوقت المتأخر من الليل |
Bilezik için üzgündüm.... ...ama Sizi rahatsız etmek istemedim. | Open Subtitles | استئتُ لفقداني السوار ولكنني لم أُرد إزعاجك |
Tekrar Rahatsız ettiğimiz için üzgünüz, telefonunuzu kullanabilir miyim acaba? | Open Subtitles | عذراً على إزعاجك سيدتي، هل يمكنني استعمال هاتفك؟ |
Şey, uyuyordun ve Seni rahatsız etmek istiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، لقد كنت نائمة و لم اشأ فى إزعاجك |
Şey dostum bölüyoruz ama sizden bardak isteyerek Zahmet verebilir miyiz? | Open Subtitles | أعذرني يارفيقي أيمكننا إزعاجك بإقتراض بعض الكؤوس؟ |
Bu hayhuy içinde rahatsız etmek istemedim. Hâlâ yerleşemediniz mi? | Open Subtitles | لا أريد إزعاجك ولكنني أعلم أن منزلك مازال طور الإنشاء. |
Bunları söylemeye cesaretim yoktu çünkü seni üzmek istemiyordum. | Open Subtitles | لم أخشى من إبدأ رأي، لا لشيء إلا لأني لم أرد إزعاجك. |
Yolunun üzeri değil Bu kadar sıkıntıya girmeni isteyemem. | Open Subtitles | إننا بعيدون عن طريقك العادى ولا أود إزعاجك. |
çok geç oldu,Sizi rahatsız ettim üzgünüm | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجك في مثل هذا الوقت المتأخر.. |
Rahatsızlık verdiğim için affedin. | Open Subtitles | اعذرني على إزعاجك |