| Onu hiç tanımadığını söylemişti ya... Ona bunu sor bakalım. | Open Subtitles | إذا أخبرك أنه لم يكن يعرفها إذاً إسأله عن هذا |
| Eğer seninle tekrar konuşmak isterlerse onlara ne söylemen gerektiğini sor. | Open Subtitles | إسأله عما يفترض بك ان تجيبهم ان رغبوا بالحديث معك مجددا |
| - Evet. Ona ne kadar içebileceğini sor. | Open Subtitles | إسأله كم من تلك المادة هو يستطيع أن يشرب. |
| Bir sorsana, o zaman neden okul çocuklarını RDX'le patlattı. | Open Subtitles | حقوق الإنسان إسأله لقد كان يفجر مدرسة بأطفالها |
| - Buradaysa, yarın dersine girip girmeyeceğini sorar mısınız? | Open Subtitles | إذا كان كذلك، إسأله فيما إذا كان سيدرَس طلَابه غداً؟ |
| Eve geldiğinde kendisine sorarsın. | Open Subtitles | سوف إسأله عندما ياتى الى البيت |
| Ona buranın niye bir çöplük olduğunu sor. | Open Subtitles | دوني. إسأله لماذا يبدو المكان قذرا؟ يريد أن يعرف. |
| sor bakalım, onu tatmin edemiyor muymuş? | Open Subtitles | إسأله إذا لا يستطيع أن يوقظه إذا هو لا يستطيع أن يرضيها |
| sor bakalım, onu tatmin edemiyor muymuş? | Open Subtitles | إسأله إذا لا يستطيع أن يوقظه إذا هو لا يستطيع أن يرضيها |
| Don, hayatım neyi soracaksan sor. | Open Subtitles | عزيزي دون, أن كنت تريد ان تسأل سؤالاً, إسأله وحسب |
| sorsana ona. sor, tamam mı? | Open Subtitles | يا رجال اسأله ، إسأله وحسب ، هل يمكنك هذا؟ |
| Git de elindeki yara nasıl olmuş sor bakalım. | Open Subtitles | إذن هيا، إسأله كيف حصل على تلك الندبة بيده |
| Kendisini karar verici mi sandığını ve yeryüzündeki Tanrı rolünü mü üstlendiğini sor. | Open Subtitles | ...إسأله عما إذا كان يعتبر نفسه القاضي ويستطيع أداء عمل الآلهة في الارض؟ |
| Ne oldugunu sor - Shaw, yeter. | Open Subtitles | إسأله عما يوجد في شحنته هناك ما أدى لمقتل قومه |
| Bugün onu ofise çağır şu inek konuşmalarınızdan birini yapın ve ne zaman başlayabileceğini sor. | Open Subtitles | ، أحضره إلى المكتب في وقت لاحق ، تحدث معه قليلاً . و إسأله متى يستطيع أن يبدأ |
| Üçüncü kurban kadın mı erkek mi diye sor? | Open Subtitles | إسأله ان كانت الضحية الثالثة ذكرا أم أنثى؟ |
| Evet, iyi fikir. Buzdolabı çalışıyor muymuş bir sor. | Open Subtitles | هذه فكرة جيدة إسأله إن كانت الثلاجة تعمل. |
| Shahir'e sorsana, sol gözbebeği şişmişse hematoma aynı tarafta mı yoksa ters tarafta mıdır? | Open Subtitles | حسناً إسأله لو إنتفخت الحدقات في الجانب الأيسر هل التكتل الدموي على نفس الجانب أم المعاكس ؟ |
| - Gidip bize de verebilir mi, sorsana. | Open Subtitles | -إذهب إسأله إن كان بإمكاننا أن نحظى بواحد |
| Arayan, neden bu saatte arıyormuş sorar mısın? | Open Subtitles | إسأله من الذي يتصل في هذه الساعة اللعينة ؟ |
| Sana vurursam, daha iyi sorarsın. | Open Subtitles | إذا ضربت لا أرحم إسأله |
| Kimseyi görmediğinizi söyleyin. Nerede olduğunu sorun ona. | Open Subtitles | و إسأله أين هو ؟ |