"الأخطاء" - Traduction Arabe en Turc

    • hataları
        
    • yanlış
        
    • yanlışları
        
    • hata
        
    • hatalar
        
    • hatayı
        
    • hataya
        
    • hatası
        
    • hatanın
        
    • hatalarım
        
    • hatalarla
        
    • kusur
        
    • yanlışı
        
    • hatalarından
        
    • kötü
        
    Sanki neredeyse hataları belli şekilde yapmak üzere yapılmış gibiyiz. TED ويبدو الأمر كما لو أننا مصممين لنرتكب الأخطاء بطرق معينة.
    Aksi halde aynı hataları tekrar tekrar yapmaya devam edersin. Open Subtitles ما عدا ذلك ستظل ترتكب نفس الأخطاء مراراً و تكراراً
    Yaptığı ve yapmaya devam ettiği hataları hayatta kalmak için yaptı. Open Subtitles هذه الأخطاء التي يرتكبها و يواصل إرتكابها أظن أنه يحاول الحياه
    -Bu yanlış. Tanrı bilir, böyle biri nasıl hatalar yapar. Open Subtitles الرئيس يعلم ما الأخطاء التى يقع فيها رجل مثل هذا
    Ama kaçsaydın ve gerçekte kim olduğunu açıklasaydık bu yanlışları düzeltebilirdik. Open Subtitles إن كنت هربت وكشفنا حقيقتك كنا سنتمكن من تصحيح تلك الأخطاء
    Makine öğrenimi mükemmel değil, hâlâ pek çok hata yapıyor. TED آلة التعلم ليست مثالية، ولا تزال ترتكب الكثير من الأخطاء.
    Ona affedilmez hatalar yaptığını ve çekilmesi gereken zamanın geldiğini söyleyeceğim... Open Subtitles سأقول أنه صنع بعض الأخطاء التى لا تُغتفر وحان الوقت ليتنَحّى
    Ve ben bin diğer şeytanlar var aynı hatayı yapmaz. Open Subtitles و لن أفعل الأخطاء نفسها التي فعلها الآلاف من المشعوذين
    Benim yaptığım hataları tekrar ettiğini görmek istemiyorum. Kumarı hayatından çıkar. Open Subtitles تفعل نفس الأخطاء التي فعلتها أنا, تسعي خلف كل هذا الهراء
    Bazı insani hataları hoş görmezsek hükümetimizin hâli ne olur? Open Subtitles ماذا ستكون إدارتنا عليه إن لم نسمح ببعض الأخطاء البشرية؟
    Bilbao bittiğinde baktım ve bütün hataları gördüm. TED عندما أصبح مبنى بلباو جاهزاً ونظرت إليه رأيت كل الأخطاء
    Diyalog olmadan da, aynı hataları tekrarlayıp dururuz, çünü yeni olan hiç bir şey öğrenmeyeceğiz. TED وبدون حوار سنظل نرتكب نفس الأخطاء لأننا لن نتعلم أي جديد
    O yüzden, bu küçük parçaları biraraya toplayıp tüm hataları giderecek yeni bir metot yaratmamız gerekti. TED لذا فقد توجب علينا إقتراح طريقة جديدة لوضع هذه القطع الصغيرة سوياً وتصحيح كل الأخطاء
    Sağlık hataları ABD'de ölümlerin, kanser ve kalp hastalıklarından sonra, üçüncü nedeni olarak rapor edilmiş. Üçüncü ölüm nedeni. TED تعد الأخطاء الطبية المسبب الثالث للموت في الولايات المتحدة، مباشرة بعد السرطان وأمراض القلب، المسبب الثالث للموت.
    Hastalarımıza karşı açık olmak için özen gösteririyoruz yapacağımız şey, yanlış gitme ihtimali olan şeyler onlara niçin dokunacağımızı açıklamak için. Open Subtitles نحن نجهِّز المرضى للألم الذي قد يشعرون به ما الذي سنفعله, الأخطاء التي قد تحدث كل هذا لنفسِّر لهم سبب لمسهم
    Sıtmayla ve HIV'le ilgili yaptığımız yanlışları tekrarlayamayız. TED لا يمكننا أن نفعل نفس الأخطاء التي فعلناها مع الملاريا والإيدز
    Bu görüşü şöyle özetleyebiliriz. " gülmek hata ayıklamanın kazanımı-neşesidir " TED و ملصقنا العام لهذه النظره هذه هي متعه تحليل الأخطاء وحلها
    Ona affedilmez hatalar yaptığını ve çekilmesi gereken zamanın geldiğini söyleyeceğim... Open Subtitles سأقول أنه صنع بعض الأخطاء التى لا تُغتفر وحان الوقت ليتنَحّى
    Bulmacalar şöyleydi: Gelecekte farklı olarak ne yapmalıyım ki, o acı veren hatayı yapmayayım. TED وكانت الألغاز: ما الذي سأقوم بفعله مستقبلا لكي أتفادى هذه الأخطاء المؤلمة؟
    Silahı düşürdün! Bu işte hataya yer vermem. Birimizin hatası, hepimizin hapsi boylamasına yol açabilir. Open Subtitles و انا لا اسمح بالأخطاء هنا لأن الأخطاء ستضعنا مع الحسالة
    Sizler de benim kadar iyi biliyorsunuz ki herhangi birinizin hatası olabilirdi. Open Subtitles تعلمون كما أعلم، أن السبب قد يكون واحداً من الأخطاء التي ارتكبتموها
    Benim yaptığım hatanın aynını senin yaptığını görmek beni üzmüyor mu sanıyorsun? Open Subtitles الا تعتقدين بأنه يقتلني ان اراك ترتكبين نفس الأخطاء التي ارتكبتها ؟
    Ve geçmişimdeki Saklayamadığım hatalarım Open Subtitles اسير المسار المرسوم بالكبرياء قمت بفعل الأخطاء في حياتي
    Her ay 1,365 hesaplama gerektiriyordu, dolayısıyla bu tablolar hatalarla doluydu. TED و كل شهر يتطلب إجراء 13065 حسابا، لذلك كثرت الأخطاء في هذه الجداول.
    Kız kardeşinde kusur bulmak bir ağabeyin işi değil midir? Open Subtitles أليس من مهام الأخ أن يتصيد الأخطاء لأخته؟
    - Akşamki karışıklık için özür dilerim. - Daha fazla yanlışı kaldıramayız. Open Subtitles ــ آسف علي خلط الأرقام ــ لا يمكننا تحمل المزيد من الأخطاء
    Zamanımızın yaklaşımıyla, hükümetler hatalarından ders almış durumdalar. TED التعلم من الأخطاء هو منهج الحكومات اليوم.
    Bu da, meydana gelebilecek hatalara karşı veya bir takım kasıtlı saldırılara karşı savunmasız olduğu anlamına geliyor. Fakat hatalar bile kötü olabilir. TED وهذا يعني أنها عرضة لأنواع معينة من الأخطاء التي يمكن أن تحدث، أو أنواع معينة من الهجمات المتعمّدة، ولكن ستكون أخطاء سيئة للغاية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus