"الإشعاع" - Traduction Arabe en Turc

    • radyasyon
        
    • radyasyondan
        
    • radyasyona
        
    • radyasyonun
        
    • radyoaktif
        
    • radyasyonla
        
    • radyasyonu
        
    • radyasyonuna
        
    • ışın
        
    • ışık
        
    • nükleer
        
    • ışınımı
        
    • radyasyonlu
        
    • radyolojik
        
    Peki, radyasyon gerçekten nedir ve etkileri konusunda ne kadar endişelenmeliyiz? TED إذاً: ما هو الإشعاع حقيقةً، وكم يجب أن نخاف من آثاره؟
    nükleer radyasyon, yerden sızan bir gaz olan radon gibi doğal kaynaklardan gelir. TED الإشعاع النووي يأتي من مصادر طبيعيّة، مثل الرادون، وهو غاز ينبعث من الأرض.
    Bu radyasyona aşırı maruz kalınması hücre hasarına, radyasyon yanıklarına, radyasyon rahatsızlığına, kanser ve hatta ölüme neden olabilir. TED التعرض لكميات هائلة من هذا الإشعاع يمكن أن يؤدي إلى تلف الخلايا، حروق الإشعاع، مرض الإشعاع، السرطان، وحتى الموت.
    Bu giysi seni sıcaktan, basınçtan ve nükleer radyasyondan koruyacak Open Subtitles البدلة صُممت لحمايتك . من الحرارة و ضغط و الإشعاع
    Normal bir insan, üçte biri radondan dolayı olmak üzere tüm kaynaklardan 6,2 millisievert değerinde radyasyona maruz kalır. TED الإنسان يتعرّض في المتوسط إلى 6.2 ميلي سيفرت من الإشعاع سنويّاً من جميع المصادر، حوالي الثلث يأتي من الرادون.
    Kemoterapinin neden işe yaramadığı ve radyasyonun tümörü neden küçültmediğini mi konuşalım? Open Subtitles عن كون العلاج الكيميائيّ لن يُجدي؟ عن أن الإشعاع لن يقلّص الورم؟
    Üç dakikadan az zaman içinde radyasyon öldürücü düzeye erişecek. Open Subtitles الإشعاع يسصل إلى المستويات القاتلة في أقل من ثلاث دقائق
    Sen, evini kontrol edip, radyasyon ve toksin testleri yap. Open Subtitles و أنتِ، اكشفي عن الإشعاع و السموم ببيته و معمله
    Dünya yüzeyine düşen radyasyon miktarının sadece %10'larda olmasına rağmen bu gerçekten Güneş ile Dünya arasındaki samimi ve ince ilişkiyi gözler önüne sermektedir. Open Subtitles و في حين انها فقط عشرة في المئة من مستوى كمية الإشعاع الذي يقع على سطح الأرض أنه حقا لا تكشف العلاقة الحميمة والحساسية
    E.Y.C. aletinin yerini tespit etmek için kasabanın her tarafında radyasyon taraması yapıyordum. Open Subtitles لقد قمت باجراء مسح الإشعاع الشامل لبلدة، من أجل الكشف عن أداة دي.
    Hazırlanın! Sadece 60 dakikamız var. radyasyon seviyelerine dikkat edin. Open Subtitles إستعدّوا ، لدينا 60 دقيقة بالمكان إنتبهوا لمستويات الإشعاع بأجهزتكم
    Metal bozunması... Nötron ışımasının klasik sonuçlarındandır. - O çocukları radyasyon testine sokmalıyız. Open Subtitles هشاشة المعدن تدلّ على الإشعاع النيوترونيّ علينا أن نأخذ الفتية لفحص التسمّم الإشعاعيّ
    radyasyon şu ana kadar Chihuahuan Çölü'nün boş kısımlarına yayıldı. Open Subtitles حتى الآن، الدقائق الناجمة عن الإشعاع غطت مناطق غير مأهولة
    Bu radyasyon düzeyinde herhangi bir maruziyet miktarı zararlı olacaktır. Open Subtitles في هذا المستوي من الإشعاع أي قدر من التعرض مؤذياً
    Ve neredeyse hepsi kadın, erkeklerin kısa bir hayat döngüsü var kısmi olarak aşırı alkol kullanımı, sigara tabi radyasyon değilse. TED وجميعهم تقريبا من النساء، الرجال لديهم اعمار اقصر وذلك نتيجة الإفراط في الكحول والسجائر، أن لم يكن الإشعاع.
    radyasyon veya değil, bu kadınlar hayatlarının sonunda. TED الآن إما بسبب الإشعاع أو لا، هؤلاء النساء هن في نهاية حياتهن.
    Elektromanyetik radyasyon, uzay boyunca salınan karşılıklı etkileşen elektriksel ve manyetik dalgalardan oluşan saf enerjidir. TED الإشعاع الكهرمومغناطيسي هو طاقة نقيّة تتألف من تفاعل الموجات الكهربائية والموجات المغناطيسية المتذبذبة عبر الفضاء.
    İşe yarasa bile, bugün kurtarabilsek bile iki ay içinde radyasyondan zaten ölecekler. Open Subtitles حتي إذا أفلح الأمر حتي إذا أنقذناهم اليوم سيموتون من الإشعاع بعد شهرين
    nükleer radyasyonun kalıcı zararı tüm şehri ve içindekileri toza çevirdi. TED الأضرار طويلة الأمد من الإشعاع النووي تسببت في تحويل المدينة بأكملها وسكانها الى مسحوق.
    Aynı zamanda, nükleer santrallere yakıt sağlamak için doğal bir biçimde var olan radyoaktif madenleri saflaştırıyoruz. TED كما أنّنا نقوم بصقل الخامات التي تصدر الإشعاع بشكل طبيعي لاستخدمها كوقود لمحطات الطاقة النوويّة.
    Sonuç ne olursa olsun radyasyonla ilgili keşifleri bilimin en büyük sırlarından bazılarını gün ışığına çıkararak yeni bir dönem başlatmıştır. TED في كل الأحوال، فقد أطلقت اكتشافاتها في مجال الإشعاع حقبة جديدة، كاشفةً عن بعض من أعظم أسرار العلم.
    Bunun adı senkrotron radyasyonu ve bu normalde proteinler gibi şeylere bakmak için kullanılıyor. TED ويسمى هذا الإشعاع السنكروتروني، ويتم استخدامه عادة للنظر إلى أشياء مثل البروتينات و ما شابه.
    DNA bu kadar fazla UV radyasyonuna dayanamaz. Kenarını pıhtılaştırmışsın. Open Subtitles الحمض النووي لا يستطيع مقاومة ذلك القدر من الإشعاع الفوق البنفسجي مكثف بكثير
    İlaç ve ışın tedavisine direnç gösterdi. Open Subtitles هو ينمو بسرعة، لقد أثبت مقاومة إلى كلا الأمرين الإشعاع
    Üçümüz dışarı çıkardık ve fişeği gökyüzüne doğru tutup çıkan ışık ve kıvılcımları seyrederdik. Open Subtitles كنا نذهب إلى الخلف ثلاثتنا ونرفعها عاليا إلى السماء ونرى الإنفجارات التى تصدرها مع الإشعاع
    Kara cisim ışınımı modeli ve kozmik mikrodalga arkaplan ışımasının anizotropisi çalışmaları evrenin doğuşuna ilişkin bilgilerimizin sağlamlaşmasını sağladı. Open Subtitles إنّ أعماله في أشكال الأجسام السّوداء وتباين خواص الإشعاع الخلفي لأمواج الميكروويف في الكون أسّست لفهمنا لأصل الكون.
    Dağlara, radyasyonlu ortamın üstüne çıkın ve saklanın. Open Subtitles ..التوجه للأعلى في الجبال فوق الإشعاع المحيط و وفجاة تختفى
    - Şu an anlatamam ama şu an teröristlerin radyolojik dedektörleri devredışı bıraktığını sanıyoruz. Open Subtitles -لا أستطيع ذكر التفاصيل الآن لكننا نظن أن الإرهابيين كانوا يحاولون أن يعطلوا مجساتنا لكشف الإشعاع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus