| Ama işler iyice kötüleşirse bu kart ile beni arayabilirsin. | Open Subtitles | ولكن إن ساءت الأمور، استعمل هذه البطاقة للاتصال بي، اتفقنا؟ |
| Ama kart Seahawk denize açıldıktan 3 gün sonra kullanılmış | Open Subtitles | نعم,و البطاقة تم استعمالها بعد ثلاثة ايام من مغادرة السفينة |
| Yeşil kart alman senin için de çok iyi olur. | Open Subtitles | عندما تحصلين على البطاقة الخضراء ستكون هناك فرص اكثر لكِ |
| kartın üzerine bir şeyler yaz yeter. Sen bir şey yazıver. | Open Subtitles | يمكنك كتابة بعض الكلمات على البطاقة اكتبى انت شيئا يا ماجى |
| Ben de uzadım. Eve giderken yolda kredi kartını buldum. | Open Subtitles | غادرتُ المكان , و عثرتُ على البطاقة بطريقي نحو المنزل |
| Bu kartta benim ismim ve telefon numaram var. | Open Subtitles | على هذه البطاقة ستجدون إسمي الكامل ورقم هاتفي |
| Onu dolandıran ve hiç yeşil kart başvuru işlemlerini başlatmayan göçmenlik avukatına 8.000 dolar harcadı bu nedenle o da vazgeçti. | Open Subtitles | لقد انفقت 8 آلاف دولارعلى محامي الهجرة الذي قام بسرقتها و لم تحصل ابداً على البطاقة الخضراء لذا هي فقط استسلمت |
| Tanrıya yemin ederim, David Rosen'ın bana verdiği kart oydu. | Open Subtitles | أقسم أن هذه هي البطاقة التي أعطاني إياها دايفيد روزن. |
| Kenzi Karta dokunduğunda kart alev aldığı zaman bir bilet olmuştu. | Open Subtitles | البطاقة كشفت عن نفسها على انها تذكرة عندما كينزي لمستها واحترقت |
| Michelle masasından ayrıldığında, bunu kart okuyucuna bu şekilde takıyorsun. | Open Subtitles | عندما تُغادر ميشيل مكتبها ، ضع البطاقة في القارئ هكذا |
| Tuhaf, çünkü bu kart gösteriyor ki ne kaybettiysen onu bulacaksın. | Open Subtitles | غريب ، لأن هذه البطاقة تُشير إلى انكِ ستجدين ما فقدتيه |
| Dış floşumu mahvetti bu kart. Rakibim hile yapıyordu bence. | Open Subtitles | هذه البطاقة أفسدت عليّ حصيلة سحب خارجيّ، أظن خصمي غشّني. |
| Bu kart ne işe yarar nasıl çalışır anladığınız anda oradan çıkın. | Open Subtitles | عندما نكتشف ما تقوم به هذه البطاقة وكيف تعمل سنخرج من هنا |
| kartın üzerine bir şeyler yaz yeter. Sen bir şey yazıver. | Open Subtitles | يمكنك كتابة بعض الكلمات على البطاقة اكتبى انت شيئا يا ماجى |
| Ne derler bilirsin: Sınırsız bir kartın varsa sinirin yoktur. | Open Subtitles | تعلمين ماذا يقولون, عندما تذهبي لاستخدام هذه البطاقة لن تعودي |
| Marvin'le izinleri farklı olan, aynı güvenlik kartını mı taşıyorsunuz? | Open Subtitles | هل يحمل نفس البطاقة الأمنيّة مثلك، وإنّما مع التصريح المطلوب؟ |
| Para verdiğin çocuk, kapıdaki yer göstericiye kartını gösterir kartı geri aldıktan sonra da senin adına imza atar. | Open Subtitles | حسنا الشاب المستأجر سيأخذ البطاقة من يدين المرشد عند الباب وعندما تعود يديه للوراء في النهاية سيوقع أسمك عليها |
| bak kabul etti işte hata kartta değil yine sende hata ne bende ne de kartta bazen atm sorun olabiliyor artık paranızı çekeçekmisiniz? | Open Subtitles | هل ترى ذلك لقد قبلت العيب ليس في البطاقة بل هو فيك لا حاجة الى أن تتعصببي |
| Gidip oyuncağını tamir ettir, ve bu lanet yemeği o karttan tahsil et. | Open Subtitles | اذهب واصلح تلك الالة اللعينة وخذ النقود من تلك البطاقة |
| Onları dinlemiş olsam belki de bu Karta ihtiyacım olmayacaktı. | Open Subtitles | والآن، إن كنت استمعت لهما، لكنت لن احتاج لتلك البطاقة.. |
| Nasıl bir kimlik kartı bize böyle bir karşılama ve uğurlama sağlar ki? | Open Subtitles | ما نوع تلك البطاقة التي معك التي سمح لنا بذلك الترحيب والخروج ؟ |
| Bu kartla korunan yerlere giremezsiniz ama logosu seks yapmanızı sağlar. | Open Subtitles | أنا سأخبرك، هذه البطاقة لن تجعلك داخل الوظيفة الجيدة لكن ذلك الشعار الصغير يجعلك بالتأكيد وضعت |
| Eğer hayatına fiyat etiketi koysaydın, değeri ne olurdu söyler misin? Bilmem. | Open Subtitles | اذا انت وضعت قطعة من البطاقة عليه, ماذا انت تقول لاحترام حياتك؟ |
| Yani, sen bize hesap numaralarını vereceksin ve biz de yeni bir ATM kartına bir PIN numarası atayacağız. | Open Subtitles | لذا أعطنا أرقام حساباتك ونحن سنعرف رقم البطاقة الجديدة |
| kartları oku ve eş cinsel gibi davran. | Open Subtitles | إقرأ من البطاقة وتصرف كشاذ للغاية فحسب حسناً |
| Cidden onun kredi kartıyla şarbon mu almaya çalıştın? | Open Subtitles | هل تحاول فعلا شراء جمرة خبيثة بإستخدام البطاقة الائتمان الخاصة به؟ |
| Bundan böyle herkesin kartlarını yanlarında taşımalarını istiyorum. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً آمر كل واحد منكم بأن تكةن البطاقة بحوزته |
| kartpostalı biraz önce okudum, çok güzel olmuş. | TED | فتحت للتو البطاقة التي صنعتها لي، وهي جميلة. |