Bu salgının New York'a olan etkisi kadar, Yenilenme de önemli bir husus. | Open Subtitles | وبقدر بشاعة الوباء الذي ضرب مدينة نيويورك.. هناك شيء يُقال على سبيل التجديد. |
Başladığım tema ile bitirmek istiyorum, Yenilenme ve umut. | TED | لذا أريد أن أنتهي بالفكرة الرئيسية التي بدأت بها، والتي عن التجديد والأمل. |
Bedenimizin yenileme yapması için yaralanmaya verdiği yanıtları taklit eden belli tür sinyalleri topluyorum. | TED | أنا أجمعُ أنواعًا مختلفة من الإشارات التي تحاكي طريقة استجابة أجسامنا للإصابة لمساعدتنا على التجديد. |
İşçiler küçük kızı, evin yeniden dekorasyonunu yapmak için evde tamirat yaparken buldular. | Open Subtitles | الملاك الحاليين للمقر السكني كانوا في عملية هدم للمبني لإفساح المجال لمشروع التجديد |
Duygusal bir salak olarak kazanılmayan rejenerasyon enerjinin çok aptalca bir şekilde boşa kullanılmasıydı. | Open Subtitles | ذلك كَانَ إهدار غبي لطاقة التجديد لن نكسب شيئاً من كونك أحمق عاطفي |
yenilik, hangi yönlerinizi ortaya çıkardığınızdır. | TED | التجديد هو ، ما هو جزء من ما تفعله و ما تبرزه ؟ |
Ama, komşularım... Mutfaklarını tadilat yaptırıyorlar, müthiş bir gürültü var... | Open Subtitles | لكن جيراني يقومون بهذا التجديد الكبير لمطبخهم |
Giriş yaptığı bina yasal ticari şirkete ait. Hâlâ yenileniyor. | Open Subtitles | المبنى الذي دخلوه مملوك لمطوّر تجاري شرعي، مازال تحت التجديد. |
Kayıp Yenilenme, son başlangıç olur. | Open Subtitles | يتحول من الفقدان إلى التجديد , ينتهي لكي يبدأ. |
Hücreler bir takım Yenilenme ve bozulma sürecinden geçer. | Open Subtitles | الخلايا تعبر خلال دائرة من التجديد والتنكس. |
Çünkü onlar, benim hücresel Yenilenme alanındaki deneylerim için parasal kaynak sağlamayı kestiler. | Open Subtitles | لأنهم رفضوا باستمرار تمويل تجاربي في التجديد الخلوي |
Burada, süreklilik, dayanma ve devam ettirme kapasitesini, şifalı olma ise yenileme ve gelişme yeteneğini göstermektedir. | TED | حيث تكون الإستدامة هي المقدرة على التحمل والمحافظة، التصالحية هي القدرة على التجديد والتقدم. |
Tabi.Bunun için tek yapmanız gereken yenileme formunu imzalamanız. | Open Subtitles | بالطبع كل ما نحتاجه هو توقيعك على طلب التجديد |
Belediye ruhsatları, yenileme nedeniyle iptal edilmişti ama işe bak, ertelenmiş. | Open Subtitles | حدود المدينة تراجعت بسبب عمليات التجديد ولكن ما الذي نعرفه؟ حصل تأجيل |
Hayatın sıradışılığı işte burada: bir nesil döngüsü, sonra yok oluş ve yeniden var oluş. | TED | هذا ما يبدو استثنائيًا للغاية حول الحياة: إنها دورة الجيل، الانحطاط، التجديد. |
Wraithlerin yeniden canlanma yeteneklerini ele alırsak bir tanesini öldürmek bayağı çaba gerektiriyor. | Open Subtitles | و الآن ، نظرا لقدرة الريث على التجديد الذاتى فسوف يتطلب قتل بعضهم قدرا من الجهد |
Büyük bir rejenerasyon enerjisi patlaması, ...bağlı olduğun her şeyle beraber beynimdeki Siber zımbırtıları kül eder. | Open Subtitles | سيكون هناك انفجار كبير من طاقة التجديد مُحرقا كل الأجزاء السايبرمانية في عقلي بالإضافة الى كل شيء متصل بك |
rejenerasyon, üzerinde çalışılacak yepyeni renkler veriyor insana. | Open Subtitles | التجديد إنه كصبغة جديدة يجب التكيف معها |
Fakat yenilik arayışı, üretim ve tüketimdeki yenilik arayışı için yapılan yatırımın önemine dikkat çekmek istiyorum. | TED | لكنى أريد أن أركز على دور الإستثمارات فى البحث عن التجديد والإبتكار، الإنتاج والإستهلاك فى التجديد والإبتكار. |
Beni duyduktan sonra yenilik neymiş anlayacaksınız. | Open Subtitles | لا تعرفين معنى التجديد حتى تسمعيني أتحدث |
Bu tadilat beni delirtiyor. | Open Subtitles | هذا التجديد يقتلني |
Bildiğiniz gibi tiyatro hala yenileniyor. | Open Subtitles | كما تعلمون فالمسرح لا يزال في طور التجديد |
Ama hepsi 1972'deki onarım sırasında kapatılmıştı. | Open Subtitles | لكن تم إغلاقها كلها في التجديد عام 72 هاي فرانك |
- Tekrar dekore etmeliyiz. - Bir dakika, oda mı paylaşacağız? | Open Subtitles | علينا أن نعيد التجديد انتظر , نحن سنتشارك في الغرفة ؟ |
Yanıtını merak ettiğim bir soru şu: Eğer 19. yüzyılda ve 20. yüzyıl başında İslami çağcılık bu kadar popüler idiyse, 20. yüzyılın geri kalanında İslamcılık neden bu kadar popüler hâle geldi? | TED | ولكن هناك سؤالٌ هام ان كان التجديد الإسلامي شائعاً جداً في القرن التاسع عشر وبداية القرن العشرين لماذا غدا بعد ذلك " المتشددون " هم الذين لديهم الصوت الأعلى في القرن العشرين ؟ |