Normal bir insan, üçte biri radondan dolayı olmak üzere tüm kaynaklardan 6,2 millisievert değerinde radyasyona maruz kalır. | TED | الإنسان يتعرّض في المتوسط إلى 6.2 ميلي سيفرت من الإشعاع سنويّاً من جميع المصادر، حوالي الثلث يأتي من الرادون. |
Bu bir zorluk çünkü ABD'de atık sahalarındaki atıkların üçte birinin sebebi inşaat. | TED | هذا تحدٍ، لأنه ينتهي بأن حوالي الثلث من جميع مكبات النفايات في الولايات المتحدة عبارة عن مخلفات البناء. |
Her gün, her yıl, yaşanan ölümlerin üçte birine gelişmekte olan ülkelerdeki yoksulluk kaynaklı hastalıklar neden oluyor. | TED | حوالي الثلث من كل الوفيات كل يوم، كل سنة بسبب أمراض الفقر في الدول النامية |
Ayrıca çoklu yaralanması bulunan üçüncü trimesterda bir hamile var. | Open Subtitles | ولدينا حامل في الثلث الاخير مع العديد من الجروح السطحية |
İlk üç aylık döneminde midesi bulananların tükettiği yiyecekler. | Open Subtitles | طعام تأكله حين تصاب بالغثيان وفي الثلث الأول من الحمل |
Sayfanın alt üçte birinde ya da ortasında görünen akıntının frekans izini görebilirsiniz, kuşlar o ovada olduğu zamanki frekans izi sayfanın üstünde gösterilmiştir. | TED | وتستطيعون رؤية شارة التيار معروضه هنا في الثلث الاسفل او نصف الصفحه بينما كانت الطيور في تلك الروضه ممثله في هذه الشاره في الاعلى |
Irmağın akışının halen frekans izi olarak sayfanın alt üçte birlik kısmında görebilirsiniz. Fakat üst taraftaki üçte ikilik alanda neyin eksik olduğunu farkedebilirsiniz: | TED | كما ترون فالتيار مازال موجودا في الثلث الاسفل من الصفحه لكن لاحظوا ما المفقود في الثلثين في الاعلى |
Ve tarihi Filistin'e dönen diğer üçte bir, Kudüs Tapınağı'nı ikinci kez yeniden inşa etti, bu arada, bunu İran vergileri ile finanse etti. | TED | أمّا الثلث الآخر فقد عاد إلى فلسطين القديمة، قاموا بإعادة بناء المعبد في القدس، و كانت عائدات ضرائب الفرس هي مموّلهم. |
Çünkü 1300 farklı balık örneğini test ettik ve bunların üçte birinin damgalı olmadığını gördük. | TED | لأننا اختبرنا 1300 عينة مختلفة من الأسماك وكان هناك حوالي الثلث منها لم تكن تلك التي كان من المفترض أن تكون. |
Şube başına düşen bankacı sayısı üçte bir oranında azaldı. | TED | انخفض عدد الصرافين في كل فرع بمقدار الثلث. |
Eh, 12 Aralık'ta, Quanta denilen bir şirket yapmayı kabul etti, ve onların gezegendeki tüm dizüstülerin üçte birini falan yaptıkları düşünülürse, bu soru yok oldu. | TED | حسنًا، في الثاني عشر من ديسمبر، وافقت شركة تسمى كوانتا على بنائه، وحيث أنهم يصنعون الثلث من كافة الحواسيب المحمولة على الكوكب اليوم، اختفى ذلك السؤال. |
Yüzlerce nekropsi yaptık ve üçte birinden fazlasının midesi plastik parçalar ile kirlenmişti. | TED | قمنا بمئات التشاريح أكثر من الثلث كان بداخل بطونهم بلاستيك ملوث |
Bunların yaklaşık üçte biri, çoğu Batı Kıyısı'na yerleşmiş ve yıllardır orada yaşayan göçmenlerdi. | TED | حوالي الثلث منهم مهاجرين، الكثير من الذين استقروا في الساحل الغربي وعاشوا هناك لعقود. |
9 haftalık yoğun yaz sezonunun son üçte birlik bölümü insanlığın belli başlı problemlerine adanmış olacak. | TED | الثلث الأخير من برنامج التسع أسابيع المكثف سيكون مخصصا لمشروع جماعي لمواجهة بعض التحديات البشرية العظمى |
Şu anda batıda Chatalengo'nun üçte biri ve doğuda Morazon vilayeti kontrolümüzde. | Open Subtitles | نحن الان نسيطر علي الثلث الشمالي لمقاطعة شالاتينانجو في الغرب و مقاطعة مورازون في الشرق |
ayrıca daha iyi aydınlatma ve ofis malzemesiyle üçüncü olarak maksimum soğutma | TED | بالإضافة إلى اعادة تصنيع أضواء ومعدات مكتبية أفضل تخفض أقصى حمل تبريد إلى الثلث. |
üçüncü kattan daha yukarı tırmandığını sanmıyorum ama... bizim Adam'ı elde etti. | Open Subtitles | لا اظن انها تسلقت حتى الى الدور الثلث لكنها سحرت ادم |
Sunucuya girmek için üçüncü kata girmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | تحتاج لإقتحام الثلث الأرضية لدخول الخادم. |
Rahmini doğuma hazırlamak için ikinci üç aylık dönemin başında başlayan aralıklı fiziksel kasılmalar yaşadın mı hiç? | Open Subtitles | لديك تقلصات بدنية متقطعة تبدأ في بداية الثلث الثاني |
Üçüncüyü yapmalarına izin verme. | Open Subtitles | - لا تتركهم ينهون ذلك الثلث |