Ama herkesin bu şarkıyı duyma şansı olması gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | لكني اعتقد انه يجب ان يحصل الجميع على فرصه لسماعها |
Ama herkesin bu şarkıyı duyma şansı olması gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | لكني اعتقد انه يجب ان يحصل الجميع على فرصه لسماعها |
- Evet. Görüşürüz. - Herkes bindi mi? | Open Subtitles | ـ نعم ، أراك قريباً ـ الجميع على متن الباخرة ؟ |
Çok gurur duydum, çok etkilendim, çok heyecanlandım ve olağanüstü çalışmalarınız için hepinize teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | أشعر بالسعادة والحماس والإثارة وأريد أن أشكر الجميع على المجهود العظيم |
Tamam, Herkesi sürekli bilgilendireceğim ve dans hareketleriniz üzerine çalışmaya devam. | Open Subtitles | حسنا , سأبقي الجميع على علم واصلوا العمل في خطواتكم الراقصة |
Sefalet dönemimde bana gösterdikleri anlayış için herkese teşekkür ederim... | Open Subtitles | أود أن أشكر الجميع على تفهمه لي عندما إحتجتكم |
Hiç kimse işini kaybetmedi ve herkes çalıştığı işin karşılığını aldı. | TED | لم يفقد أحد وظيفته، وتمت مكافأة الجميع على العمل الذي أنجزوه. |
Herkes bir önceki uçakla gitti. | Open Subtitles | لقد غادر الجميع .على متن الطائرة المغادرة الأن |
Teğmen, herkesin zırhının ve cephanesinin düzgün bir şekilde hazırlandığından emin ol. | Open Subtitles | أيّها الملازم ، تأكّد من أن يحصل الجميع على الدروع والأسلحة المناسبة |
herkesin aynı düşüncede olduğu, aynı bakış açısını ya da aynı tarihi paylaştığı bir zaman olmayacak. | TED | لن يكون هناك وقت محدد ليكون الجميع على توافق، ويتشاركون نفس التصور، و يعرفون خلفيات بعضهم. |
herkesin buna ikna olması şaşırtıcı değil, değil mi? | TED | ليس من المستغرب أن يعتاد الجميع على ذلك، صحيح؟ |
herkesin uzun zamandır bakıyor olduğu bir şeye bakarak çarpıcı bir şekilde yeni bir şeyler bulabilecek miydim? | TED | هل يمكنني أن أنظر إلى شيء ما دأب الجميع على النظر إليه لفترة طويلة والعثور على شيء جديد كُليّا؟ |
Burada her zaman birisi olurdu, fakat bugün herkesin bir planı var. | Open Subtitles | هناك دائما شخص ما هنا ، ولكن اليوم لقد حصل الجميع على الخطط. |
- Gençler, işte rüzgar. - Herkes gemiye! | Open Subtitles | ها هي الرياح،يافتى فليصعد الجميع على متن القارب |
- Herkes sahilde. | Open Subtitles | الى الشاطئ ؟ الجميع على الشاطئ |
- Herkes ana merdivende mi? | Open Subtitles | ـ هل الجميع على الدرج الرئيسى ؟ |
Başlamadan önce burada olduğunuz için hepinize teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | قبل أن نبدأ أود أن أشكر الجميع على تواجدهم |
İlk olarak, geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim. | Open Subtitles | أولا, أود أن أشكر الجميع على القدوم لهُنا |
İlk olarak, babamın düğününde yaptıklarınız için hepinize teşekkür etmek istiyorum, özellikle Finn'e. | Open Subtitles | أولاً, اودّ أن أشكر الجميع على ما عملوه بحفل زفاف أبي (خصوصاً (فين |
Ben aslında şöyle düşünüyorum; kız olmak o kadar güçlü bir şey ki Herkesi kız olmamak için eğitmemiz gerekiyor. | TED | في الحقيقة أنا أعتقد أن تكون فتاة يعني أن تكون في غاية القوة لدرجة أننا دربنا الجميع على أن لا يصبحوا كذلك |
Otuz kilometre sonra Alman askerleri treni durdurmuş ve Herkesi dışarı çıkarmış. | Open Subtitles | ...بعد 30 كيلومتر, الجنود الألمان أوقفوا القطار, و أرغموا الجميع على الخروج |
Yüksek sesle ve net. Roger. Herkesi buldum | Open Subtitles | ـ عال وآمن ـ تلقيت ذلك، الجميع على متن الطائرة |
Basıldığı zaman kıçını korumak için herkese yalan söylemişti. | Open Subtitles | حينما تم القبض عليها. أجبرت الجميع على الكذب لتحمي نفسها, |
ve herkes bu altının Fransa'ya ait olduğunu kabul etti. | TED | واتفق الجميع على امتلاك فرنسا لهذا الذهب. |
Ayrıca Herkes bir gün senin büyük adam olacağını biliyor. | Open Subtitles | و الجميع على علم بأنك ستصبح شخصا ذو مكانة جيدة في أحد الأيام |