Başka biri olsaydın, hizmetçiler şu anda yerden kanını temizliyor olurdu. | Open Subtitles | لو فعلها أحد غيرك، لكان الخدم يمسحون دماءه عن الأرض الآن. |
Rogers'ın bu evi kiralayıp hizmetçi gibi görünmediğini nereden biliyoruz? | Open Subtitles | و يتظاهر كأنه رئيس الخدم ؟ لا ، لا ، علم نفس سيئ |
Ama o iyi eğitimli bir uşak! Kâhya bile olabilir. | Open Subtitles | لكنه من ذوي الخبرة يمكنه أن يصبح كبير الخدم حتى. |
hizmetçilerin söylediklerini aktarmamak ya da pudingin nasıl yapıldığını sormamak. | Open Subtitles | لا تقدر الخدم أو تسألهم عن طريقة عمل حلوى البودينج |
14.yüzyıl Bavyera Katedrali kapısı olduğu için çarparken Hizmetkârlar bana yardımcı oldu. | Open Subtitles | بالطبع كان باب بافاري لكاتدرائية في القرن الرابع عشر لذلك جعلت إثنان من الخدم لمساعتدي على صفعة لكن |
Annem, beni bulmaları için insanları yollardı hizmetçileri ve bahçıvanları, evi temizleyenleri. | Open Subtitles | لقد كانت أمي ترسل الناس ليعثروا علي الخدم والبستانيون يأتون إلى المنزل |
hizmetkarlar böyle giyinmezler,ayrıca yağcı olurlar. | Open Subtitles | من المفترض أن يكون الخدم محترمين و مهذبين |
Başka biri olsaydın, hizmetçiler şu anda yerden kanını temizliyor olurdu. | Open Subtitles | لو فعلها أحد غيرك، لكان الخدم يمسحون دماءه عن الأرض الآن. |
Bütün hizmetçiler de fazladan bir haftalık maaş alacak. | Open Subtitles | آجل , وجميع الخدم صُرف لهم أجرِ أسبوع إضافى أيضاً |
hizmetçiler evin dışında değil de burada kalarak merkezi ısı sisteminden faydalanacaklar Mimar da çizimi buna göre yapmış zaten. | Open Subtitles | حسناً، الخدم سوف يحظون بتدفئة مركزية إذا وضعناهم هُنا بدلاً من الخلف. |
"Grohmann ya da karısı malikaneyi kiraladı ve hizmetçi imiş gibi davrandı." Unutuyorsun. | Open Subtitles | جروهمان و زوجته كان يمكنهما تأجير المنزل و يتظاهرا أنهما من الخدم |
İki hizmetçi odasının arasındaki duvarı yıktılar. | Open Subtitles | لقد هدموا جدارًا بين حجرتي اثنتان من الخدم. |
Bir arabacı, bir bahçıvan, bir kapıcı, bir kâhya, bir aşçı ve üst katta iki hizmetçi. | Open Subtitles | العامل، الحوذي، كبير الخدم، البستاني البواب، الطباخ واثنان من الخدم |
uşak, Albay'a yemeğini götürdükten sonra siz neredeydiniz? | Open Subtitles | بعد ان ذهب كبير الخدم بالعشاء الى الكولونيل, اين كنت انت ؟ |
Şimdi, hizmetçilerin nasıl olup da burada bulunduklarını hepimiz biliyoruz ve kuşkusuz, ajans tarafından tutulan Bayan Clyde'ın. | Open Subtitles | .. كلنا يعرف الآن كيف جاء الخدم إلى هنا .. و بالطبع مس كلايد تم إستخدامها عبر وكاله |
Midemin gurultusuyla uyandım ve mutfağa geç bir atıştırma için gitmiştim şimdi de Hizmetkârlar bölümüne dönüyordum. | Open Subtitles | أنا , أه، مستيقظ بمعده متزمره و ذهبت الي المطبخ من اجل وجبه ليليه خفيفه، و كنت في طريق عودتي الي ركن الخدم. |
hizmetçileri kendi eşitinmiş gibi görmek istiyorsun ya. | Open Subtitles | انت غريبة, لقد كنت متلهفة فى ان اتعامل مع الخدم بشكل متساوٍ معك |
hizmetkarlar bölümündeyiz. Onu burada bırakırsak, bir hizmetkar olduğunu düşünürler. | Open Subtitles | نحن في جناح الخدم، لو تركناه هنا سيعتقدون أنه أحد الخدم |
Evdeki tüm hizmetçilere izin verdi. | Open Subtitles | استدعاء السيد راج لمنزلها بالكذب منح كل الخدم عطلة |
Belki diğer hizmetçilerle biraz zaman geçirse bu kadar içmezdi... | Open Subtitles | ربما لو أنها تبقى مع بقية الخدم فلن تضطر للإفراط في الشرب |
Geçen gece ütü odasındaydık ve hizmetçilerden biri içeri girdi. | Open Subtitles | كنا في غرفة الكي فى منتصف الليل و دخل أحد الخدم زائرا ً |
Kendine bir üniforma bul ve bir hizmetkar gibi giyin. | Open Subtitles | سيتوجب عليك شراء بزّة وإرتدائها كما الخدم. |
Herkes geldi. garson ikrama başladı. | TED | و حضر الجميع. ووزع رئيس الخدم المقبلات. |
Tamam. Garaja giden arka girişi kullan sonra servis asansörüne bin. | Open Subtitles | حسنا, استخدى المدخل الخلفى للجراج,ثم استخدمى مصعد الخدم |
Bunu çekince de uşağın geleceğini söylemeyeceksin herhalde. | Open Subtitles | لا تخبرني ، بأنك تسحب هذه لاستدعاء كبير الخدم |
Böyle bir kampta... doğru düzgün hizmetli bulma şansınız pek yok. | Open Subtitles | في مخيم كهذا، يأتي الخدم من أماكن صغيرة وقذرة |