| Seçenekler: kapsayıcı yeşil büyüme, akıllı büyüme, dirençli büyüme, dengeli büyüme. | TED | يمكن أن تحقق النمو الأخضر، النمو الشامل، النمو الذكي والمرن والمتوازن. |
| akıllı bir oyuncu her zaman sağlam bir el tutmayı başarır ve önündeki her fişe baktıkça aklını kaybeder. | Open Subtitles | اللاعب الذكي بامكانه أن يكسر قوة أوراق منافسه ثم يقوم بالهجوم و يفقد عقله مع كل فيش يظهر أمامه |
| Çok akıllı biri değil ama işin o kısmında fena sayılmaz. | Open Subtitles | نعم، إنه ليس بذلك الذكي ولكنه جار جيد في الشقة المجاورة |
| Gözün, zeki bir tasarımcı tarafından dizayn edildiği kavramını bitirdiğinizi iddia ediyorsunuz. | Open Subtitles | أدعى إنه سيدحض الفكرة بأن العين كانت مصنوعة من قبل المصمم الذكي. |
| - Neden mi? O büyük, güzel, zeki beynini uyandırmak istemedim. | Open Subtitles | لأنّني لم أرد إيقاظ ذلك الدماغ الكبير الذكي والجميل الذي تملكينه. |
| Yapacağın en akıllıca şey, bunu neden yaptığın hakkında konuşmak olur. | Open Subtitles | الشيء الذكي هو التحدث عن سبب فعلتك ان كنت لم تفهم |
| Tanrı'nın kimin akıllı, kimin fakir olduğuna dair karar verme yöntemi. | Open Subtitles | وهي طريق الله في تحديد من هو الذكي ومن هو الفقير |
| Sesle aktive olan, prototip olarak tasarlanmış bu akıllı evin beyni bu. | Open Subtitles | هذا هو مركز المخ للنظام الآلي الذي يعمل صوتياً لهذا المنزل الذكي |
| Eikon piyasaya yeni bir akıllı telefon sürüyor, ona Oyun Bozan diyorlar. | Open Subtitles | إيكون لديه الهاتف الذكي الجديد القادمة أن يقال أن تكون لعبة المغير. |
| - Bilgisayarlarla ilgili çok şey bilen, akıllı bir adam. | Open Subtitles | هذا هو الرجل الذكي الذي يعرف كثيرا عن الأجهزة الإلكترونية |
| - Kayıp kişiler dosyasına tek ulaşabilen sen değilsin akıllı. | Open Subtitles | لست الوحيد الذي بإمكانه استخراج ملف شخص مفقود أيّها الذكي. |
| Şimd bunu nasıl yapacağız, seni akıllı? Diğeriyle beraber adamı da vurdu! | Open Subtitles | وكيف سنفعل هذا أيها الذكي أنت قتلت الرجل الذي معه كلمة السر |
| O küçük akıllı maymun yalnıza bir maymun değildi artık. | Open Subtitles | و ذلك القرد الصغير الذكي لم يعد قردا بعد الآن |
| Oğlunun uçması için o kanatları icat eden zeki mucitteymiş. | Open Subtitles | المخترع الذكي الذي بنى أجنحة لابنه حتى يتمكن من الطيران |
| zeki sermayedarlar güvenli bir yere çekildi. Böyle olunca taban değer düşüyor. | Open Subtitles | المال الذكي بات في أيد أمينة وعندما يحدث هذا سينهار المبلغ المعروض |
| Birimiz komik olandır, birimiz güzel olandır, birimiz sportif olandır, birimiz zeki olandır. | TED | فأحدهم الظريف والآخر الجميل، وأحدهم الرياضي والآخر الذكي. |
| zeki çocuk bunda yanılmış olabilir, bilmiyorum. | TED | لذا قد يكون الرجل الذكي مخطئاً في هذا, لا أدري. |
| Biliyorum. Ama bir gün senin küçük, zeki kafana girip, onun hakkında gerçekten neler düşündüğünü görmek isterdim. | Open Subtitles | أعلم ذلك ، ولكنني أود أن أغوص داخل عقلك الذكي |
| Bu kelimeyi kullandığında ona zeki beyefendi dediler | Open Subtitles | انه يستعمل كلمته الجميلة يقول اذهب هناك ايها السيد الذكي |
| Yaptığı en akıllıca şey memura benim adımı vermek olmuş. | Open Subtitles | التصرف الذكي الذي قامت به هو ترك اسمي لدى الضابط. |
| Pekâlâ, parlak çocuk, niye bir şey söylemiyorsun? | Open Subtitles | ، حسنا، أيها الفتى الذكي لماذا لا تقول شيئا؟ |
| Büyük istek, samimi çaba ve zekice uygulamanın bir sonucudur. | TED | بل هو نتيجة للنية الحاسمة والجهد الصادق والتنفيذ الذكي. |
| Benim yumurta kafalı, dahi kardeşime bir şey olmasına izin vermeyeceksin. | Open Subtitles | يجب أن تعدني أن لا تدع أخي الذكي المغفل أن يتأذى ؟ |
| Pekala, Ukala. Ona ne yaptırayım? | Open Subtitles | حسناً أيها الرجل الذكي ماذا لديك له ليعمله ؟ |
| Buradaki süper zeka arkadaşın güvenli olmayan bir hat kullanıyor. | Open Subtitles | أولهم مسؤلك الذكي هنا إستخدم خط غير مُؤمن |
| ...çünkü o zaman çok bilmiş konuşmalarınla büyük ikramiyeyi vurursun. | Open Subtitles | لأن بعدها ستدع فمك الذكي يتحدث من خلال الجائزة الكبرى |