"الريح" - Traduction Arabe en Turc

    • rüzgar
        
    • Rüzgâr
        
    • Rüzgarın
        
    • rüzgarı
        
    • rüzgarda
        
    • osuruk
        
    • gaz
        
    • rüzgardan
        
    • rüzgârda
        
    • rüzgârı
        
    • Rüzgara
        
    • rüzgârın
        
    • rüzgarla
        
    • Wind
        
    • Rüzgâra
        
    Tornado'ya binip rüzgar gibi uçacak. Kılıcı gün ışığında parlayacak. Open Subtitles على حصانه تورنادو، يركب مثل الريح سيفه يلمع فى الشمس
    İmansız olanlar ise rüzgar tarafından sürüklenen saman gibi olacaklardır. Open Subtitles لا كذلك الأشرار، لا كذلك لكنهم كالهباء الذي تذريه الريح
    "Baba"nın sonunu seyredelim sonra da ben "rüzgar Gibi Geçti"nin sonunu sana özetlerim. Open Subtitles سنشاهد نهاية الاب الروحى و بعدها سأعطيك تلخيص لبقية فيلم ذهب مع الريح
    Rüzgâr hızının saatte üç ila beş mil olduğu anlaşılıyor. Open Subtitles مينز، الريح تَتحرّكُ في ثلاثة إلى خمسة أميالِ في السّاعة.
    Eğer yeterli enerji varsa bu çok türbülans yaratıyor ve Rüzgarın hızını yavaşlatıyor. Open Subtitles إذا كان لديك الطاقــة الكافيــة فإنها تخلق الكثير من الصخب وذلك يبطئ الريح
    Yüzüme çarpan rüzgarı, kalbimin hızla atışını yani sanki o anı gerçekten yaşıyormuş gibi hissettim. TED شعرت بنسمات الريح على وجهي وبنبضات قلبي المتسارعة كما لو كنت أعيش تلك اللحظة حقاً.
    Tamam, rüzgar hızını ve yönünü gözlüyorsun ya Rüzgarın çıkardığı sesi? Open Subtitles حسنا، يمكنك مراقبة الرياح سرعة واتجاه، ماذا عن صوت الريح يجعل؟
    Ama şunu söylemeliyim ki, bu rüzgar yakın zamanda dinmeyecek. Open Subtitles لكن أود القول أن هذه الريح تنخمد قي وقت قريب.
    rüzgar bıçakları döndürecek mil suyu pompalayacak ve su akmaya başlayacak. Open Subtitles الريح سوف تدير الريش. البئر سوف تضخ المياه. والمياه ستندفق، وتتدفق.
    Sonrasında tektonik kuvvetler iskelet resifleri deniz seviyesinin üzerine çıkardı ve o da çağlar boyunca rüzgar ve yağmur tarafından şekillendirildi. Open Subtitles لاحقاً, القوى التكتونية رفعت هيكل الحيد عالياً فوق سطح البحر حيثُ تآكلَ و نُحِت على مر العصور بواسطة الريح و المطر.
    Ve eğer biraz rüzgar varsa çatıyı biraz indirerek suyun sıçramasını önleyebilirsiniz. TED وأذا كان هناك القليل من الريح ، وأردت أن تقلل من تناثر الماء ، يمكتك أن تخفض مستوى السقف.
    Ve onları dağılmak için rüzgar sesi yapmanız gerekiyor ve bu sayede kitabın devamını okuyorsunuz. TED لذلك يجب أن تقوم بصوت الريح وتزيل الأوراق وتقرأ بقية الكتاب.
    Rüzgâr esince şehir temizlik görevlileri küçük parçalarını aramak zorunda kalsın. Open Subtitles لذا عمال مدينة النظافة يضطروا لمطاردة القطع الصغيرة عندما الريح تطيرهم
    Bir yerde okumuştum, Rüzgâr, mağara gibi dar yerlerden geçince garip sesler çıkarabiliyormuş. Open Subtitles قرأت أنه عندما تمر الريح عبر أماكن ضيقة كالكهوف، قد تحدث أصواتاً غريبة.
    Anlaşma Rüzgarın sesi gibidir, Beyaz adam için. Open Subtitles المعاهدة كانت كحفيف الريح بالنسبة للبيّض
    Bilirsin işte, bir film izlersin, mesela kapının çarptığını, kuşun öttüğünü ya da rüzgarı duyarsın. Open Subtitles كما تعلمين، عندما تشاهدين فيلم و أنت تسمعين قرع الباب، سقسقة الطير، الريح
    Tamam, bu yüzden var Iki buçuk milyar doları rüzgarda yüzen. Open Subtitles حسنا، حصلنا على اثنين ونصف مليار دولار عائم في مهب الريح.
    Yaptıkları en önemli şey esrar içmek ve osuruk şakaları yapmak olan karakterler hakkında neden yazmak isteyecektimki? Open Subtitles ولماذا بحق الجحيم اظل اكتب عن شخصيات اكثر مايشغلها هو السجائر , والعضو , واخراج الريح ؟
    gaz çıkartan ve ağaç dalından düşen panda videosunu gördünüz mü? Open Subtitles هل رأيتم فيديو الباندا وهو يطلق الريح ويقع من الشجرة ؟
    rüzgardan olmalı. Open Subtitles ذلك بسبب الريح الحارة. و الرطوبة في الهواء.
    rüzgârda savrulup duruyorsun bu iş için ama konseyde üç oy daha bul ben de sana helikopter göndereyim. Open Subtitles أنت تتأرجح بمهبّ الريح في هذا، لكن أحضر لي أكثر من ثلاثة أصوات في المجلس، وسوف أرسل لك مروحيّة.
    Kaptan, açıkta Rüzgâr çıkıyor. Kanaldaki Batı rüzgârı, gece yarısına doğru onları alabora eder. Open Subtitles كابتن، الريح تزداد هناك، وبحلول منتصف الليل سيجرفهم التيار غربا.
    - Selam. Tüm alanı taradık. - Her kimdiyse, Rüzgara karışmış. Open Subtitles لقد غطينا المنطقة بأكملها أينما كان، فقد أصبح في مهبّ الريح
    rüzgârın ardından bir deprem oldu! Ancak Rab, depremin içinde de değildi. Open Subtitles ـ و بعد الريح زلزلة ـ و لم يكن الرب في الزلزلة
    Son gemiyle limandan ayrılırken hala çaresizlik çığlıklarını duyabiliyor rüzgarla yayılan isimleri ve silah seslerini işitebiliyorlardı. Open Subtitles وحين رحلوا على متن السفينة الأخيرة، كانوا مايزلون يستمعون، إلى صرخات اليأس، أسماء في مهب الريح , اطلاق النار.
    Candle in the Wind 'i onun için yeniden yazmış. Open Subtitles وهو يعيد كتابة أغنية "شمعة في الريح من أجلها ماذا؟
    Burnunu Rüzgâra dikip seni Tijuana'daki uyuşturucu zulasına götürebilir. Open Subtitles كان يمكن أن عصا خطم في مهب الريح الآن وتقودك الى خبأ في تيخوانا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus