"السعيدة" - Traduction Arabe en Turc

    • güzel
        
    • neşeli
        
    • Happy
        
    • İyi
        
    • mutlu
        
    • mutluluk
        
    • Şen
        
    • İndirimli
        
    • hoş
        
    • şerefi
        
    • keyifli
        
    • sevinçli
        
    Vereceğim güzel haber, okulumdaki oyunda masal prensesi rolüne seçildim. Open Subtitles الأنباء السعيدة هي أني اُخترت لأكون الأميرة الجنية بمسرحيتي المدرسية.
    Daha güzel şeylerden bahsedelim. Bana şu güzel düğününüzü anlatsanıza. Open Subtitles لننتقل إلى المواضيع السعيدة لمَ لا تخبرانني عن زفافكما الجميل؟
    Yine de tamamen bir yabancı olan benimle, sevdiklerinin ölümü hakkında konuştular. Çünkü bunlar neşeli olanlar kadar bizi mimleyen ve oluşturan deneyimler. TED لكنهم يتحدثون معي، وانا غريبة، عن الشخص الذي أحبوه وتوفي، لأن هذه التجارب تُميزنا بقدر ما تفعل التجارب السعيدة.
    ## Near, far, in our motor car, oh, what a Happy time we'll spend Open Subtitles هنا ,هناك فى سيارتنا اوه يالا الاوقات السعيدة التى نقضيها
    Sadece birbirimizle beraber olmaktan ötürü çok iyi vakit geçirdik. Open Subtitles إن الأمر متعلق بقضاء الأوقات السعيدة والإستمتاع برفقة بعضنا البعض
    Bir yalan... bütün mutlu anılarını sana geri verebileceğimi bana düşündürtdü. Open Subtitles الكذب هو إعتقادي أنني أستطيع أن أعيد لك كل ذكرياتك السعيدة
    Kime borçluyum sonsuz bir mutluluk veren bu beklenmedik ziyaret için? Open Subtitles ماذا فعلت لأستحق هذه الزيارة السعيدة المفاجئة
    - Ne var, mıymıntı hâlinin güzel haberlerini gölgelemesini istemedim. Open Subtitles ماذا؟ لا تدع مزاجك السيء يعترض طريق هذه الأنباء السعيدة
    Phil de bugünü mutlu ve sağlıklı bir aileyle geçirmesinin güzel olacağını düşündü. Open Subtitles يعتقد فيل انها قد تكون فكرة جيدة إذا قضى اليوم مع العائلة،الوظيفية السعيدة
    Norveçli sosyal bilimci Evelin Lindner'in söylediği gibi, "Karamsarlık güzel zamanların lüksüdür... TED وكما لاحظ عالم الإجتماع النرويجي إڤلين ليندنر، التشاؤم هو ترف الأوقات السعيدة...
    Ve şu şanslı tesadüfe bak ki, önünde bu güzel küçük bayan tarafından tasarlanan yeni, geliştirilmiş ruhsatlı, işe yarar, başarılı, küçük ama dev bir kütük çekici var. Open Subtitles وبالصدفة السعيدة كما كان سابقا قلت.. أصبح نموذجا بواسطة السيدة الصغيرة الجديد والمحسن
    Peki, hangi güzel tesadüf sizi evime kadar getirdi sevgili doktor? Open Subtitles إنما ما هي الأسباب السعيدة التي قادتك إلى بيتي دكتور؟
    Benim dünyamda ışıltılı hayaller ve neşeli icatlara ayıracak zaman yoktu. Open Subtitles ... فى عالمى , لم يوجد وقت للألعاب الخيالية والأختراعات السعيدة
    Bugün burada, iki genç kişinin evliliğin kutsal ve neşeli... ..bağı ile bir araya gelişi için toplandık. Open Subtitles نشهد اليوم ارتباط شابين فى الرابطة السعيدة من الزواج المقدّس
    ## Near, far, in our motor car, oh, what a Happy time we'll spend Open Subtitles قريبا,بعيدا فى سيارتنا اوه يالا الاوقات السعيدة التى نقضيها
    tekrar Happy Acres'e gitmek istemezsin. Open Subtitles أنت لا تريد الإنتهاء في الهكتارات السعيدة ثانية.
    Şirketin süper zeki politikalarını devam ettirmemesi... nereden baksan iyi bir haber. Open Subtitles الأخبار السعيدة أن هذه الشركة لا تُفرط في مذاكراتها الممتازة والمطبوعة بعناية
    İyi, daha zengin ve sağlıklı olmanın hoş bir hikayesini görüyorsunuz -- herkes karbon diyoksit salınımının bedeliyle yaptı. TED حسنا,ترون قصة الإغتناء السعيدة و الصحة الأفضل-- و الكل حصل على هذا على حساب إنبعاثات غاز ثاني أكسيد الكربون.
    mutlu sonu beklemeden A Christmas Carol'unki gibi huzurlu bir yaşamın olabilir. Open Subtitles سوف يلاحقك لبقية حياتك كترنيمة عيد الميلاد بدلا من اختيارك النهاية السعيدة
    Kime borçluyum sonsuz bir mutluluk veren bu beklenmedik ziyaret için? Open Subtitles ماذا فعلت لأستحق هذه الزيارة السعيدة المفاجئة
    Aynanı çıkarttın, kendine baktın ve o kocaman, Şen, kontrolsüz kahkahan Open Subtitles أخرجت مرأتك، وألقيت نظرة على نفسك وأطلقت هذه الضحكة السعيدة
    Salı günü içkiler indirimli Silas. Bizim olayımız gibi bir şey bu. Open Subtitles ساعة يوم الثلاثاء السعيدة ، سايلاس إنه شيء نقوم به
    Bu bireysel şerefi neye borçluyum? Open Subtitles لم أدين بهذه الزيارة المنفردة السعيدة ؟
    İlk mutlu hayat, keyifli hayat. TED النوع الأول من الحياة السعيدة هو الحياة السارة.
    Ben, düşündüm, sevinçli bir fırsattır. Öyle, iyi bir yerde kutlama? Otur. Open Subtitles يجب الاحتفال بالمناسبة السعيدة فى مكان جيد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus