Siperlikteki yarık dardır. Ama kıymıklar oradan geçebilir. | Open Subtitles | الشقّ فى فتحة الخوذة ضيق لكن قد تخترقه شظايا |
Taş onun eline geçtiği zaman, örtüdeki yarık bir daha asla onarılamayacak ve Yaşayanlar Dünyası sonsuza dek karanlığa gömülecek. | Open Subtitles | و بُمجرّد أنّ يحصل عليهِ ، لن تكون هنالك إمكانية لغلق الشقّ أبداً. و سيسقط عالم الأحياء في الظلمّة إلى الأبدّ. |
Elbette yarığı açman demek, bu gemiyi parçalara bölmen demek. | Open Subtitles | بالطبع فتح الشقّ يعني . أن تمزقي السفينة |
Katil onları çıkarmakla uğraşmış ve adamı asmadan önce yarığı kapatmış. | Open Subtitles | كلف القاتل نفسه إزالتهم وإغلاق الشقّ قبل أن يعلقه |
Ve nihayet, kafatasındaki küçük bir yarıktan, nano-cihazı doğrudan beynin içine yerleştirebildik. | Open Subtitles | وأخيراً خلال هذا الشقّ الصغير في الجمجمةِ فإن جهاز النانو يوضع مباشرة في الدماغ |
yarığa inemezsin. - İneceğim. | Open Subtitles | لا يمكنكَ الولوج خلال الشقّ. |
O parşömende, Gözyaşı Taşı'nın taşıyıcısın Yeraltı Dünyası örtüsündeki yırtığı nasıl mühürleyeceğinin talimatları yazıyor. | Open Subtitles | إنها إرشادات إلى حامل "حجر (الصدع)"، كيفية إستخدامه لغلق الشقّ بين العالمين. |
Mercan resifleri adalıların evleri ve şiddetli dalgaların arasında kalarak hemen hemen tüm tropikal sahilleri korur. | Open Subtitles | الشقّ المرجاني يحمي كلّ الساحل الإستوائي يقف بين بيوت ساكني الجزيرة والبحار العنيفة |
yarık üzerimizde değil. | Open Subtitles | الشقّ ليس فوقنا. |
Fark etmez. yarık gitti. Beacon Hills'te kalan son kişiler biziz. | Open Subtitles | لا يهم، لقد اختفى الشقّ ونحن آخر مَن بقي في (بيكون هيلز). |
Bir yarık aç Darken Rahl. | Open Subtitles | أفتح الشقّ ، يا (داركن رال). |
Ama o yarık kapandı. | Open Subtitles | -لكن ذلك الشقّ انغلق . |
Ama o yarık kapandı. | Open Subtitles | -لكن ذلك الشقّ انغلق . |
Bize yardım edeceğine dair söz verdin. Hala yarığı bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لقد وعدت بأن تساعدنا لا يزال علينا إيجاد الشقّ. |
Elbette yarığı açman demek, bu gemiyi parçalara bölmen demek. | Open Subtitles | بالطبع فتح الشقّ يعني . أن تمزقي السفينة ! فلتقاضني إذاً |
Yeni bir Arayıcı tayin eder. Gözyaşı Taşı'nı bulup yarığı kapatırlar. | Open Subtitles | "سيُكلـّفباحثاًجديداً،وسيجدوا"حجرالصدع، و سيغلقوا الشقّ بين العالمين. |
Yeni bir Arayıcı tayin eder. Gözyaşı Taşı'nı bulup, yarığı kapatırlar. | Open Subtitles | سيكلف باحثاً جديداً ، وسيجدون "حجر (الصدع)" ، و سيغلقون الشقّ. |
Dünyamıza korkunç yaratıklar göndermek için o yarığı kullanıyor. | Open Subtitles | الشقّ لإرسال مخلوقات إلى عالمنا |
Onu yarıktan geçirmek için. | Open Subtitles | حتى يعبر الشقّ. |
Şu an önemli olan tek şey şu yarıktan geçebilmek. | Open Subtitles | -كل ما يهمّ الآن هو عبور الشقّ . |
- yarığa iniyor! - Olamaz. | Open Subtitles | -إنه ولج خلال الشقّ . |
Valdaire Parşömeni'nde Yeraltı Dünyası'ndaki yırtığı kapatabilmek için Taş'ı oraya götürmem gerektiği yazıyor. | Open Subtitles | "لفيفة (فالدير)" ، نصّت بأنّ عليّ أنّ آخذه إلى هناك لأغلق الشقّ على العالم السفليّ. |
Çok yakın zamana kadar derin mercan resifleri yaşam haritasının kara deliğiydi. | Open Subtitles | حتى وقت قريب الشقّ المرجاني العميق كان الولد المظلم الكبير على خريطة الحياة |
Yeraltı Dünyası'yla Yaşayanlar Dünyası arasındaki örtüyü onarmak için ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاجه لغلقّ الشقّ بين العالم السُفليّ و عالم الأحياء. |