Ancak keşfetme arayışı beni, kısa sürede gezegenin en uzak köşelerine, bu keşfedilmemiş kıtanın yeni, potansiyel girişlerini bulmaya savurdu. | TED | ولكن السعي وراء الاستكشاف سرعان ما قادني إلى أبعد زاوية في الكوكب، باحثًا عن مداخل محتملة لهذه القارة الغير مكتشفة. |
Daha güneyde, kıtanın kıyısında denizdeki buz örtüsü kırılmaya başlıyor. | Open Subtitles | جنوبا, وبالقرب من القارة يبدأ غطاء البحر الجليدي في التكسر |
Onlar çok güçlüler. Bu gücü serbest bırakmalıyız ki kıta için katkıda bulunabilsinler. | TED | لديهنّ القوة وعلينا أن نطلق العنان لتلك القوة ليستطيعوا أن يساهموا في القارة |
Şirket anlaşması tetikçinin kıtayı terk etmesini emrediyordu, ben de ettim. | Open Subtitles | العقد مع الشركة كان يفرض مغادرة الرامي للقارة، لذلك تركت القارة. |
Ne yazık ki şehirlerin çoğu şu küçük kıtada toplanmış. | Open Subtitles | لحسن الحظ ان اغلب المدن متركزة على هذه القارة الصغيرة |
Burası kıtanın iç kesimlerindeki yağmur ormanlarıyla alay edercesine uzanan buzul ve donmuş göllerin egemen olduğu bir dünya. | Open Subtitles | إنه عالم تهيمن عليه الكتل الجليدية والبحيرات المتجمده. و على نقيض الغابات المطيرة المورقة التي وجدت في داخل القارة. |
Bu tarz bir görüntüde kıtanın farklılığnı gerçekten görebilirsiniz. | TED | ويمكنكم ملاحظة تنوع القارة من خلال صورة كهذه. |
Ve kıtanın en büyük ülkelerinden biri olan Nijerya'da bunu yapmaya başladık. | TED | وهذا ما بدأنا القيام به في واحدة من أكبر الدول في القارة ، نيجيريا. |
Ve bilirsiniz, komşu etkisi diye bir şey söz konusu, eğer kıtanın bir yerinde bir şeyler oluyorsa, sanki bütün kıtada oluyormuş gibi görünür. | TED | وكما تعلمون ، لديكم تأثر دول الجوار حيث إذا كان شيء ما يحدث في جزء من القارة ، يبدو كأن القارة بأكملها تتأثر . |
Afrika'da kıtanın en büyük iş alanı özel güvenliktir. | TED | في أفريقيا، أكبر موظِّف في القارة الآن هي القوات الخاصة. |
Fakat Bonaparte tüm kıtanın kontrolünü ele geçirene kadar durmadı. ve onun tüm bildiği savaşmaktı. | TED | لكن رفض بونابرت التراجع إلى أن يقوم بالسيطرة على القارة بأكملها، وكل ما كان يعرفه هو القتال. |
Resmi bir bildiri yayınlayarak, onlara yeni kıta üzerinde sınırsız haklar verdi... | Open Subtitles | منحناهم مرسوماً مقدساً يضمن لهم الحقوق الأبدية لتلك القارة الواسعة و الجديدة |
Ancak açık deniz sayılıyor çünkü kıta bölgesel iddialarda limitlerden ayrıldı | TED | ولكنه يعتبر من أعالي البحار لأن القارة قد وضعت حدودا للمطالب التوسعية |
Bazı insanlara göre - mesela Çin'de olan bir İngiliz arkadaşım dedi ki, "Bu kıta kayıtsızlığa doğru uyurgezer gibi ilerliyor." | TED | بعض الناس يقولون .. احدهم صديق بريطاني لي في الصين يقول ان القارة العجوز تسير مغمضة تجاه النسيان |
O yüzden, bu önemli işaretlerden, sinyallerden ve kıtayı çevreleyen değişim rüzgarlarından bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum. | TED | لذلك أريد أن أشارككم بعض هذه الإشارات الكرازية، أو العلامات، ورياح التغيير التي تجتاح هذه القارة. |
Bence bundan sonra gelecek olan yani dördüncü nesil kıtayı dönüştürmek için eşsiz bir fırsata sahip. | TED | أني أؤمن بأن الجيل القادم بعد هذا، أي الجيل الرابع، لديه الفرصة الفريدة لتحويل القارة. |
Yani ne söylemeye çalışıyorum? Sizlere kıtada yeni bir dalganın olduğunu söylemeye çalışıyorum. | TED | إذاً مالذي أحاول أن أقوله؟ أنا أحاول أن أقول لكم ان هناك موجة جديدة في القارة. |
Bu kıtaya özgü büyük bir kuş olan Emu'yu gördüler. | Open Subtitles | لقد شاهدو الإمو, طائر كبير طائر محلي في هذه القارة |
Bebek ölüm oranı bu kıtadaki en yüksek oran ve ABD ortalamasının yaklaşık üç katı. | TED | معدل الوفيات بين الرضع هو الأعلى في القارة كلها، والذي يصل إلى ثلاثة أضعاف المعدل القومي الأمريكي، |
Afrika Birliği 2030 yılına kadar sıtmayı kıtadan yok etmeyi amaçlıyor. | TED | وقد حدد الاتحاد الإفريقي هدفًا بحلول عام 2030 للقضاء على الملاريا في القارة بأكملها. |
Avrupa da kemer sıkma karşıtı protestolarıyla çalkalandı, ama kıta yönünü değiştirmedi. | TED | أوروبا أيضًا هزتها مظاهرات مناهضة للتقشف ولكن لم تغير القارة اتجاهها. |
Bugün Hindistan kıtasının kalınlığı diğer büyük kara kütlelerinin yarısı kadardır. | Open Subtitles | ، اليوم ، القارة الهندية هي نصف سماكة تلك اليابسة الضخمة |
Örneğin Amerika kıtasında bir işin iflasının ardından yapılan en yaygın tepki okula geri dönmek. | TED | على سبيل المثال، ردات الفعل الأكثر شيوعًا بعد فشل عمل تجاري في القارة الأمريكية هي العودة الى الدراسة. |
- Antarktika da bir tane var. - Antarktika! Ne mükemmel plan. | Open Subtitles | هناك واحدة فى القارة القطبية الجنوبية القارة القطبية الجنوبية , خطة رائعة |
Antarktika'nın büyük bir çoğunluğu yüzyıl önce keşfedilmemişti. | TED | كان مُعظم القارة القطبية الجنوبية، قبل قرن من الزمان، مجهولاً. |
Evet Missy egzotik Hindistan topraklarından gelen bir erkekle tanıştın mı daha önce? | Open Subtitles | إذن ميسي، هل سبق لك أن قابلت رجلا من شبه القارة الهندية العجيبة؟ |
Geçen 30 milyon yıl boyunca Hint alt kıtası Avrasya'ya doğru sıkıştırılmıştır. | Open Subtitles | خلال 30 مليون سنة , شبه القارة الهندية تم دفعهاشمالا في أوراسيا. |
Bu kanyonlar, eski kıtalar tarafından yüzeye ittirilen kayaların oluşturduğu çukurlar ve kıvrımlardan meydana gelmiştir. | Open Subtitles | تُظهر هذه الوديان الضيّقة الإنثناءات والإلتواءات التي سلكتها الصخور وكأنها دُفعت تجاه القارة القديمة. |