"الكافي" - Traduction Arabe en Turc

    • yeterli
        
    • yeterince
        
    • yeteri
        
    • yetecek
        
    • fazla
        
    • yeter
        
    • bile
        
    • az
        
    • pek
        
    • yetmez
        
    Bir noktada, böyle bir topun sıcaklığı nükleer füzyon için yeterli duruma geldi. TED عند نقطة ما، كان قلب الكرة أصبح ساخناً بالقدر الكافي لحدوث الاندماج النووي.
    Pompey bize geriden saldırmak için yeterli zamana sahip olacak. Open Subtitles سيكون لدى بومباي الوقت الكافي ليأتي و يهاجمنا من الخلف
    Birleşik Devletlerde yeterince kaldın. En az benim kadar Amerikalı sayılırsın. Open Subtitles حسناً , انت قضيت الوقت الكافي في الولايات انت امريكي مثلي
    Bu kalan ikisini almak için yeterince para biriktirememişti daha. Open Subtitles لم يكن في مقدرتها حتى الأن أن توفر الثمن الكافي.
    Annem gelince, adam annemden para istedi ancak onda da yeteri kadar yoktu. TED وحضرت أمي إلى الخارج، وطلب منها النقود، ولكنها لم تكن تملك المال الكافي.
    Zamanla, silahlarımız olacak, ve bizi zafere ulaştırmaya yetecek kadar yiyecek ve içeceğimiz. Open Subtitles بمرور الوقت، سيكون عندنا أسلحة والطعام والشراب الكافي طوال المدة حتى بلوغ النصر
    Sonunda hak ettiğin güzel bir hediye için yeterli para biriktirdiğimi düşünmüştüm. Open Subtitles إعتقدت أني أخيراً قد وفرت المال الكافي لأشتري إليكي هدية جميلة تستحقينها
    Şu ana kadarki davranışlarınızın muhasebesini yapmaya yeterli zaman bulacağınız çalışma kamplarına gönderileceksiniz. Open Subtitles وجميعكم ستحبسون وستذهبوا إلى معسكرات العمال وسيكون لذيكم الوقت الكافي لتفكروا بشناعة فعلتكم
    Yangınlar yeterli ceza olmuyor ya da yeterince dikkat çekmiyordu. Open Subtitles لم تعطي المقدار المناسب من العقاب او تجذب الانتباه الكافي
    Kayıtlara geçmesi için belirtmek gerekirse savcılık yeterli kanıt sunabilmektedir. Open Subtitles دع السجل يعكس بأن القضية لها الدليل الكافي المقدم لإظهاره
    İkisinin de enerji ve vücut sıcaklığını sağlamak için yeterli yağı yok. Open Subtitles لا هذا ولا ذاك حصل على الدهن الكافي من أجل الطاقة والتدفئة
    Güvenliğin büyük bir kısmını hallettim ama içeri girdiğimizde icabına bakmak için yeterli zamanımızın olmayacağı bir şey var. Open Subtitles لقد تمكّنت من التخطيط لإقتحام نظام حمايتهم كاملاً. ولكن هُناك شيئاً واحداً لن نملك له الوقت الكافي.. ونحن بالداخل.
    Ne? Senin hikayen bu mu? Sana yeterince ilgi göstermemem? Open Subtitles ماذا ،واو، هذا هو سببك أنني لم أعرك الأنتباه الكافي
    Bütün bunun için yeterince parası yok. Sadece an meselesi. Open Subtitles و ليس لديها المال الكافي لها لذا انها مسألة وقت
    yeterince zamanınız ve gerekli malzemeniz varsa her kasayı açabilirsiniz. Open Subtitles أي خزينة يمكن إختراقها فقط تحتاج الوقت الكافي والمعدات الصحيحة
    Bununla baş etmek uzman bir istihbaratçı için yeterince zordur. Open Subtitles و سيكون صعباً بالقدر الكافي لأي عميل متخصص للتعامل معه
    Ailesini rahat ettirmek için yeterince varlıklı değil miyim , hatta lüks? Open Subtitles ألم أكن ثرياً بالقدر الكافي لكي أضمن لعائلتها حياة مريحة، بل وبذخة؟
    Bağışıklık sistemi çökmeden ameliyatı yapabilmesi için ona yeteri kadar zaman veremedim. Open Subtitles لم أعطها الوقت الكافي لإجراء العملية قبل أن ينهار نظام المناعة لدية
    Belki de et kütlesi yapı maddesini yeteri kadar özümsemiyordur. Open Subtitles رُبما قطرة اللحم لا تأخذ القدر الكافي من المواد الغذائية
    İşlerinize bakasak, kazancınızın bunları karşılamaya yetecek kadar yüksek olduğundan emin değilim. Open Subtitles أنا لست واثقا من أن أرباحكم بالنظر للحجم كانت ستتضخم بالقدر الكافي
    Daha fazla insanın parası ve zamanı olsaydı, o kadar basit olmazdı. Open Subtitles سيكون هناك أكثر بكثير من ذلك إن كان للناس الوقت والمال الكافي
    Geronimo'yu yakalarsak, manşet olarak o yeter. Open Subtitles اذا مسكنا جيرونيمو ستكون العنوان الرئيسي الكافي
    Ben 75 yaşındayım ve kıçımı bile iki kez silecek vaktim yok. Open Subtitles ليس لديّ حتى الوقت الكافي لكي. أمسح مؤخرتي بعد أن أتبول مرتين
    Ama zannedersem olayları çözmek için pek zamanınız olmadı. ? Open Subtitles لكن أعتقد أنه لم يكن لديك الوقت الكافي .لتوضيح الأمور
    - Hayır, yapamazsın. Yakıtın beni alıp dönmene yetmez. Open Subtitles ليس لديكِ الوقود الكافي للوصول لي والعودة بنا مرة أخرى.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus