| Gidip ellerimi yıkayayım. Her taraf sümük. Çok iğrenç görünüyor. | Open Subtitles | اذهبي واغسلي يديك ,المخاط في كل مكان يبدو سيئا كالجحيم |
| Okul gezisi,sümük topağından kaçış,kızkardeş öldürme. | Open Subtitles | رحلة الفصل ، تفادي كرات المخاط ، قتل أختها |
| Benim kadar çok yunus yiyince bir ya da iki sümük karışabiliyor. | Open Subtitles | حين تأكل الكمية التي أكلتها أنا من الدلافين لابد أن يكون بها بعض المخاط |
| Ha bir de balık asalağının mukus üretme videosunu izledim. | Open Subtitles | أوه، أنا شاهدت الفيديو من المخاط سمك الجريث إنتاج و |
| Cheerios'larımı geri ver, ben de sana zavallı ve sümüklü takımını geri vereyim. | Open Subtitles | ستنجح مشجعاتي , واعيد لك فريقك من الخاسريين وحنفيات المخاط |
| İnsanlar bakteriyel menenjite, hastalığı kapmış birinin hapşırması veya öksürmesiyle havaya karışan küçük Balgam veya salya zerreciklerini nefes yoluyla içine çekerek yakalanır. | TED | جزيئات صغيرة من المخاط واللعاب موجودة في الهواء من رذاذ شخص مصاب يُطلقها عندما يعطس أو يسعل. |
| Burnundan sarkan o koca sümüğü silmedikçe bu konuşmaya devam etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أكمل هذا الحوار حتى تزيل قطعة المخاط النازلة من أنفك |
| Tütün... sümük, sakız... patlamış mısır, bir sürü kıyafet, çikolata... | Open Subtitles | التبغ المخاط, اللعاب الفشار, الكثير من الملابس, شوكولا |
| Her zamanki berbat halimde olurum sandın değil mi salya sümük olurum falan? | Open Subtitles | ظننت انني سأتي بشكلي الكئيب من المخاط والدموع اليس كذلك؟ |
| Sonra sümük salgılıyorlar ve bu sümük güneş kremi gibi davranıyor, ve miktarda cimrilik yok. | Open Subtitles | ثم يفرزون المخاط. لواقيمنالشمس, وليس هناك عمل بتعجل على الكمية. |
| Sen iki günlükken burnundan tüple sümük çekmem dışında seninle çok az tanışıyor sayılırız. | Open Subtitles | غير سحب المخاط من أنفسك بأنبوب عندما كان عمرك يومان انا بالكاد أكون معك |
| Valla burnundan akan sümük kadar beyninden iyi fikir aksa çok iyi durumda olurduk. | Open Subtitles | لو كانت الافكار تاتي من عقلك بقدر ما يخرج المخاط من انفط، سنكون بافضل حال |
| 2000 yılını bir sümük torbasını aramakla mı geçirdin? | Open Subtitles | هل قضيت 2000 سنة بحثا عن حوض من المخاط |
| sümük bataryaları bazı tozları tatak kaplıyor. | Open Subtitles | إنها مدافع المخاط تصطاد التراب |
| mukus partikülleri, virüsleri, olası alerjenleri temizler. Ve bu ufacık cilia hareket ederek mukusu dışarı taşır. | TED | المخاط يحبس الجزيئات و الفيروسات و المواد التي قد تسبّب الحساسية و هذه الأهداب الصغيرة تحرّك و تخرج المخاط من الرّئة. |
| Cilia ve mukusun temizlenememesi kistik fibrozis (mukus yoğunlaşması) gibi başka berbat hastalıklara da sebep olabilir. | TED | الأهداب و إخراج المخاط مرتبطة أيضا بأمراض خطيرة مثل التليف الكيسي. |
| Çevresindeki mukus ortamını inceltmek için kimyasal salgılar ve yapışkanın arasından kayarak ilerler. | TED | تفرز مادة كيميائية، تميع المخاط حولها لتنزلق عليه بكل سهولة |
| Hatırlatmama gerek var mı tanıştığımızda nasıl yaşadığınızı sen ve sümüklü oğlunun sokak köşesinde çiçek sattığını? | Open Subtitles | هل أنا بحاجة لأذكركِ بطريقة عيشك عندما قابلناكِ أنتِ وابنك ذو الأنف الذي يسيل منه المخاط |
| Dik dur ve sümüklü burnunu temizle. | Open Subtitles | قف بصورة صحيحة وأمسح أنفك من المخاط |
| Her öksürüşünüzde insanların üzerine Balgam saçmak ister miydiniz? | Open Subtitles | ايمكنك تخيل انه فى كل مره تقومينا باخراج كتله من المخاط اثناء السعال تهلل الناس؟ |
| Birbirlere vurduklarında, şiddetinden burunlarındaki sümüğü çıkaran, kafese kapatılmış iki adam. | Open Subtitles | رجلين في قفص يضربون بعضهم لحد إخراج المخاط |
| Ve birden tutundukları dalı bırakıp sümüksü bir ip boyunca aşağı doğru kaymaya başlıyorlar. | Open Subtitles | ثم فجأة, يحرر الزوجان نفسهما من الغصن ويبدأن بالتزحلق للأسفل على حبل من المخاط |
| İnsanların fırlatıp yapıştırdıkları sümükleri bile yalayabilirsin belki o zaman. | Open Subtitles | ربما يمكنك حتى لعق كل المخاط الذي الصقته الناس هناك |
| Cilia (tüycükler) adı verilen bu yapılar aslında mukusu akciğerden dışarıya taşıyor. | TED | هذه الهياكل تسمّى أهدابا، وهي قادرة على تحريك المخاط نحو خارج الرئة. |
| Ama çiçeğin üzerinde mukusla uyumlu bir madde buldum. | Open Subtitles | ولكنني وجدت مادة على زهرة متسقة مع المخاط. |
| Ellerini de yıkasın. Milletin yüzüne de sümüğünü attırmasın. | Open Subtitles | وعليك غسل يديك كي يقذف المخاط في وجوه الآخرين |