Bu, planı faaliyet yerine risk kontrol aracı olarak kullanmaktır. | TED | إنها إستخدام هذا كوسيلة تحكم في المخاطر, ليس كبديل للعمل. |
Bu yeni sınıra doğru giderken, risk almaya izin verilmeliyiz. | TED | لكي نستطيع الوصول الى حدود جديدة تكون فيها المخاطر مقبولة |
Şimdi siz bütün kazancı alırken benden sadece riskleri mi üstlenmemi bekliyorsunuz? | Open Subtitles | و الآن تتوقع مني أن أتحمل المخاطر بينما تجني أنت الثمار ؟ |
Bu riskler doğrudan bu ülkenin sürdürülebilirliğini ve devamlılığını etkiler . | TED | هذه المخاطر, تؤثر تأثير مباشر علي بقاء هذة الامة و استمراريتها. |
Vücut bu gibi problemlerden olabilecek her riski yok ederek kaçıyor. | TED | ويتجنب الجسم هذه المشكلة عن طريق إزالة كل المخاطر المحتملة ببساطة. |
Gerçek hayatta, herkesin bireysel risk değerlendirmesi, kişisel durumlarına bağlı olarak değişkenlik gösterir. | TED | في الحياة الحقيقة، سيختلف تقييم المخاطر الفردي لكل شخص اعتماداً على ظروفهم الشخصية. |
Yapılan analiz bunun kabul edilebilir bir risk olduğunu ortaya koydu. | Open Subtitles | لقد تم تقييم المخاطر و تم الإتفاق على قبول درجة المخاطرة |
Biz işin heyecanına kendini kaptırmış olan bir risk sermayesi şirketiyiz. | Open Subtitles | نحن شركة رأس المال المخاطر الذي حصل للتو قليلا من الشوائب. |
Ama hayatta yapmaya değer her şey için risk almak gerekir. | Open Subtitles | ولكن أي شيء يستحق القيام به في الحياة يتطلب اتخاذ المخاطر. |
Ayrıldığımızda kaybettiğimiz şeyleri yerine koyuyoruz. Bu risk alma heyecanı. | Open Subtitles | كنّا نستبدل ما خسرناه حينما خسرنا بعضنا البعض، إثارة المخاطر. |
Bütün riskleri ve avantajları programa yüklüyorum... tavsiyelerimi belirlememe yardım ediyor... | Open Subtitles | وضع كلّ المخاطر داخلا و لنقم بالبرنامج مما يساعدني لأنهي توصيتي |
Bütün riskleri ve avantajları programa yüklüyorum... tavsiyelerimi belirlememe yardım ediyor... | Open Subtitles | وضع كلّ المخاطر داخلا و لنقم بالبرنامج مما يساعدني لأنهي توصيتي |
Biz, almakta olduğunuz riskleri her zaman anlamanız gerektiğine inanıyoruz. Bu yüzden anlamadığımız şeylere yatırım yapmıyoruz. | TED | انه يعني اننا نؤمن انه يجب دوما أن نفهم المخاطر التي سنوشك على خوضها فنحن لا نستثمر في الامور التي لا نفهمها |
İşte bu hepimiz için yeni türde riskler demek olacaktır. | TED | و هذا ما يفتح نوع جديد من المخاطر لنا جميعا |
Batı ve Kuzey Afrika'dan Avrupa'ya geçmeye çalışan kuzenlerimin karşılaştığı riskler bunlar. | TED | هذه هي المخاطر التي يواجهها أصدقائي من شمال وغرب أفريقيا أثناء محاولتهم العبور إلى أوروبا. |
Terazinin bir tarafında hayatınız varsa operasyonel riski tartmak zordur. | Open Subtitles | تقدير المخاطر العملية صعب عندما تكون حياتك على كفة الميزان |
Neden bütün riski biz alırken işleri sen seçiyorsun ki? | Open Subtitles | لماذا انت تأمرين بالسرقات بينما نحن نقوم بتحمل المخاطر ؟ |
Bu bazen yüksek maliyetli olan aşırı riskli bir araştırmadır. | TED | هذا البحث عالي المخاطر وفي بعض الاحيان يكون عالي التكلفه |
Bir fikir üreten, riske girmeyi göze alan birini eleştirmek kolaydır. | Open Subtitles | من السهل إنتقاد من يولد فكرة ويتحمل مسؤلية المخاطر التي تصحبها. |
Yanıtları bilmeyiz, onları bulup bulmayacağımızı bilmeyiz ve risklerin yüksek olduğunu biliriz. | TED | ولكننا لا نعلم لماذا. لا نعلم إذا كنا قادرين على إيجاد ما نسعى له ونعلم أيضًا أن المخاطر كبيرة جدًا. |
İşlemin yan etkilerinden biri de enfeksiyonları süzebilmesi ya da sağlığı tehlikeye atmasıdır. | Open Subtitles | واحدة من المنتجات الثانوية لعملية هو القدرة على تصفية الملوثات أو المخاطر الصحية |
Sorun şu ki, kıyıdan ne kadar uzaklaşırsak, tehlike o kadar artıyor. | Open Subtitles | المُشكلة هي , كلما جازفنا كثيرا ً من الساحل فإن المخاطر تزيد. |
Bunun ne kadar tehlikeli olduğu hakkında bir fikrin var mı? | Open Subtitles | هل تملكين أي فكرة عن المخاطر التي يمكن أن تتعرضين لها? |
Ama yine de aktif bir volkanın üzerinde yaşamanın tehlikeleri yok değil. | Open Subtitles | لكن , ومرة أخرى فإن الحياة على بركان نشط لا تخلو من المخاطر |
Söylediğim, bir yiyecek arama bağlamında, bunun sadece riskin azaltılması için en iyi yol olduğu. Ve gerçekten antropologlar içinde | TED | ما أقوله هو أن هذه بكل بساطة هي أفضل طريقة لتخفيف المخاطر في عملية البحث عن المؤن. |
Laboratuarda çeşitli biyolojik tehlikelerden korunmak için son derece dikkatliyiz. | TED | فى المختبر، نكون فى أعلى درجات الحذر محاولين اجتناب العديد من المخاطر البيولوجية |
Bunun ne kadar önemli olduğunu biliyorum, fakat risklerini de düşünmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | أعلم كم مهم هذا الأمر, و لكن المخاطر معتبرة. |
tehlikeler hakkında bizden daha gerçekçi düşünüyorlar. | TED | يفكرون بشكل أكثر منطقية حول المخاطر مما نفعل نحن |