"المرات" - Traduction Arabe en Turc

• kez
• kere
• defa
• keresinde
• zaman
• defalarca
• sefer
• zamanlar
• kat
• seferinde
• defasında
• zamanlarda
• sefere
• seferde
• zamanlardan

Açık konuşmak gerekirse, büyürken okulda ırk birkaç kez ortaya çıktı.
ولكي نكون منصفين، فالنقاشات حول العرق أُثيرَت بِضعَ المرات في المدرسة.

Ve böylece aklımda Kuzey Kutbu'nda tam anlamıyla yüzlerce ve yüzlerce kez yüzdüm.
و اذن حرفيا سبحت عبر القطب الشمالي مئات و مئات المرات في عقلي.

Atık su kanalına daha önce de gitmiştim. Yüz kez gitmişimdir oraya.
. لقد ذهبت إلى الماسورة من قبل ذهبت إلى هناك الآف المرات

O kıza kaç kere tarzımın bu olmadığını söylemem gerek, bilmiyorum.
لا اعرف كم من المرات اخبرت هذه الفتاة بانها ليست عشيقتي

Geçtiğimiz dört yıl boyunca birçok kere size teşekkür etmek istedim.
العديد من المرات على مدى الاربع سنوات الماضيه وددت ان اشكرك

diyoruz. Şey, iki yıl önce bu benim problemimdi. Çünkü daha önce milyonlarca defa oturduğum yatağımın ucunda oturuyordum ve intihara eğilimliydim.
قبل سنتين كانت هذه مشكلتي، لأنني جلست على حافة سريري المكان الدي جلست فيه ملايين المرات من قبل وكنت أرغب في الإنتحار.

Bir keresinde Teddy'nin kulağını sobaya yapıştırmış, az kalsın yakıyormuş.
في إحدى المرات وضع أذن تيدي فوق الموقد وأحرقها تقريباً

Öldürme yetkisi var ve bunu bir çok kez kullanmış.
مُصرح له بالقتل وقد قام بذلك فى العديد من المرات

Son birkaç gün içinde seni kaç kez öldürmek istediğimi biliyor musun?
هل تعلم عدد المرات التي لم أقتلك بها خلال اليومين الماضيين ؟

biliyor musun bunu ona söyleye kaç kez karar verdim.
لو تعلمين عدد المرات التى حاولت ان اقول لها هذا

Kaç kez benim kanlı kıyafetlerimi yıkadın? Hâlâ anlamadın mı?
كم عدد المرات التي نظفتي بها ملابسي المليئة بالدمّ ؟

Aile diye bir şey olduğu için günde 12 kez şükrediyorum.
و عدد المرات يوميا التي أكون فيها شاكرة لوجود شئ كالعائله

Onunla pek çok kez konuşmaya çalıştım. Bu bir duvarla konuşmak gibi.
لقد حاولت الحديث معها عدد من المرات ولكن من دون أي فائده

Kendi kendime milyonlarca kere yalnızca bir deri tabakası, bir yüzey dedim.
أخبرت نفسي ملايين المرات بأنه ليس إلا طبقة من الجلد.. مجرد سطح

Kaç kere söyledim sana şu lanet kapıyı kilitle diye?
كم من المرات قلت لك أن تغلق هذا الباب اللعين

Sana kaç kere söyleyeceğim? Böyle cılız vuruşlarla hiç bir dövüşü kazanamazsın.
كم عدد المرات التي ينبغي علي أن أخبرك الا تقاتل يهذا الاسلوب

Birçok defa o resmin üzerine başka bir resim yapmayı düşündüm.
كان هناك بعض المرات التي فكرت بها بالرسم فوق تلك اللوحه

Bunu defalarca yaptım ama her seferinde sanki ilk defa yapıyormuşum gibi hissediyorum.
مهما كان عدد المرات الي عملتها بها دايما بحس اكنها المرة الأولى دائماً

Ona bu yüzden takıldığım bir keresinde bana şöyle demişti.
: فى أحد المرات عنفتها بسبب ذلك ، فقالت لى

Tıbbi marihuanayı istediği zaman, istediği şekilde, kendisine uygun dozda ve sıklıkta kullanabilirdi.
أستطاعت استعماله عندما أرادت، وبالطريقة التي رغبت وفي الجرعة وعدد المرات التي ناسبتها.

defalarca, seçimlerinin ne kadar yanlış... ve salakça olduğuna şahit oldum.
العديد من المرات ، بقيت فيها حيادية أشاهدك تقوم باختيارات سيئة

Sadece bana zorla annemin kıyafetlerini giydirdiğin her sefer için... suçluluk duymanı istiyorum.
أريدكِ ان أجعلكِ تشعرين بالذنب بسبب كل المرات التي جلعتني أرتدي ملابس أمي

Bilirsin bir zamanlar Teksas Ranger'larından birisi babamın dişlerini eline dökmüştü.
هل تعلم في أحد المرات ضرب جوال تكساس أبي فاسقط أسنانه

Bakırdan bin kat daha fazla iletken.
إنه أكثر بآلاف المرات في التوصيل الكهربائي من النحاس.

Bir meslektaşım bir defasında şunu söyledi, "Bana çocukları sevmem için para vermiyorlar.
زميل قال لي في مرة من المرات "لا يدفعون لي كي أحب الطلاب

Tırnak içinde söylüyorum, "bu hafta sonu takımımız kazanacak" ve biz bu bilgiyi sadece haklı çıktığımız nadir zamanlarda hatırlayacağız.
نعلم أن فريقنا سيربح في عطلة نهاية الاسبوع هذه ونتذكر فقط هذه المعلومة في المرات التي نكون فيها على صواب

Gelecek sefere daha yardımsever olmayı denerim Elmo.
سأحاول أن أكون أكثر مجاملة فى المرات القادمه

İlk altı seferde kırılmadı. Ama o denemekten vazgeçti mi?
لم تنكسر في المرات الست الأولى ولكن هل إنسحب من المحاولة؟

Eğlendiğimi hatırladığım ender zamanlardan biri.
واحدة من المرات القليلة التي أتذكر اني كنت استمتع بوقتي