"المعلمة" - Traduction Arabe en Turc

• öğretmen
• hoca
• öğretmenin
• öğretmeni
• öğretmenim
• Usta
• öğretmenle
• hocam
• hocanın
• Profesör
• öğretmenine
• hocası
• işaretli
• mürebbiye
• One

öğretmen işlemi harekete geçirecek ve sonra arkasına yaslanacak ve öğrenmenin gerçekleşmesini izleyecek.
المعلمة تخلق جو التعلم و من ثم تشاهد في اعجاب كيف يحدث التعلم.

Rus operatörle arkadaşlık ederken... o kadın öğretmen telgraf çekmeye geldi.
بينما كنت أحاول مصاحبة العامل الروسي جاءت تلك المعلمة لإرسال برقية

Sonra öğretmen beni kenara çekti, benim içki problemim olduğunu düşünmüştü.
وقامت المعلمة باستبعادي لأنها ظنت أني أعاني من مشاكل في الشرب

Joo Won Lisesi'nden Park Hyun Joo hoca'yla mı görüşüyorum?
معي المعلمة بارك هيون جو من مدرسة جو وون الثانوية، صحيح؟

öğretmenin sözünü kesmemelisiniz Bay Siciliano.
يجب ألاّ تقاطع المعلمة يا سيد سيسيليانو لما لا؟

Öğrencisinden çocuğu olan şu öğretmeni hatırlıyor musun?
اتعرف المعلمة التي حملت بطفل من طالب عندها؟

Fakat benim öğretmenim aynı zamanda bir de değnek verirdi ki yürürken gürültü yapanlara karşı devriye gezesiniz.
بالإضافة إلى أن المعلمة ستمنحك عصا تتباهى بها خلال دوريتك في القسم بحثا عن المزعجين.

Kasabamıza gelir gelmez öğretmen Hye Jin'in cesedini bulman da tuhaf.
ومن الغريب أنك مَن وجد جثة المعلمة بمجرد وصولك إلى بلدتنا

En tuhaf şey ise öğretmen Hye Jin'i gördüğüm gece.
والشيء الأغرب هو الليلة التي رأيتُ بها المعلمة هي جين

İki ya da üç yıl önce, gecenin bir yarısında o öğretmen Posten Hanım'dan bir telefon aldım. "Seni görmeliyim,
قبل ثلاثة او اربعة اعوام, تلقيت اتصالا في منتصف الليل من المعلمة , السيدة بوستين التي قالت, " اريد مقابلتك.

Bu öğretmen ne içmiş böyle, üniversiteye gideceğimi düşünüyor?
يا رجل، ماذا تدخن هذه المعلمة كي تفكر بأنني سأذهب للجامعة؟

Gün bitiminde, eve gitmeden hemen önce öğretmen hepimizi topladı, bense oluşturdukları çemberin dışında kalmıştım.
وفي نهاية الصباح وقبل عودتي للمنزل، جمعتنا المعلمة في دائرة، ووجدت نفسي حقيقةً خارج الدائرة.

Ayrıca bir de köşede panik atak geçirecekmiş gibi duran ben varım, öğretmen.
وهناك المعلمة التي هي أنا، أقفُ في الزاوية، على وشك أن أصاب بنوبة هلع.

Okulun ilk günüydü ve öğretmen gelen çocukların isimlerini yazıyordu.
إنه اليوم الأول في المدرسة وكانت المعلمة تكتب اسم كل طفل يأتي حديثاً إلى الصف.

Sen Seo hoca'yı sen de Do Jin'i al.
أنت فلتحضر المعلمة سيو و انت أحضر دو جين.

Eğer söylediğin şey gerçekse öğretmenin bedenine ihtiyacım olacak.
اذا ما قلته لى صحيح يجب ان أحصل علي جسد المعلمة

Bir ebeveyn öğretmeni bir şeyler içmeye götürebilir mi?
هل بإمكان والد أحد الطلاب اصطحاب المعلمة في موعد ؟

öğretmenim ayın sarı olamayacağını söyledi.
المعلمة قالت بأن القمر لا يمكن أن يكون لونه أصفر

Usta sensin. Burada olmaktan mutluyum. Yetenekli bir aşçısın.
أنت المعلمة ، أنا سعيدة بالتواجد هنا أنت طاهية بارعة

Bu kursu vermesi planlanan öğretmenle bir anlaşmazlık olmuş ve ilk derslerde olamayacak yerine geçen öğretmen de Matthew...
المعلمة المخصصة لتدريس هذا الفصل تضاربت مواعيدها و لن تستطيع الحضور بالمحاضرات الأولى و المعلم البديل لها هو (ماثيو)

Seo hocam için endişelenme. O götürecek onu.
لا تقلق بشأن المعلمة سيو، سيقوم بإصالها.

Moriguchi hocanın bize gösterdiği korkunç gerçeği gizlemeye çalışıyordu.
انهم يريدون الاختباء من حقيقة المعلمة يوكو التي ظهرت لنا

Yürüttüğü testle ilgili Profesör Lipson'la konuştum.
تحدثتُ مع المعلمة ليبسون حول الاختبارات التي أجرتها

en arkada oturmuş, resim yapan bir kız. ve öğretmenine soracak olursanız bu küçük kız derse hemen hemen hiç ilgi göstermiyordu. O gün hariç. O gün nedense bütün ilgisi yaptığı resimdeydi.
وكانت في الخلف ترسم، وقالت المعلمة أن هذه الطفلة قلما انتبهت، بينما كانت منتبهة في هذا الدرس.

Ama sanırım eski özel ders hocası demek istedin. Yani şu cadaloz Rachel sayesinde.
أعتقد أنكِ تقصدين المعلمة السابقة, الشكر لرايتشل الشريرة

Sadece mavi X işaretli ağaçları kesebilirsiniz.
من المفترض أن نقطع فقط الأشجار المعلمة بحرف الإكس الأزرق

mürebbiye, hayırseverlerin parasıyla karşılanacak bir evde kalacak ve yılda 15 sterlin alacak.
المعلمة ستمتلك كوخًا على نفقة الهبات الخيرية. وستجني خمسة عشر باوندًا في السنة.

Hepimiz şifa bulma vaadi ile geliyoruz ama bunun yerine Ancient One bize ucuz numaralar öğretiyor.
وعوض ذلك تقدم لنا المعلمة الكبيرة خدعًا رخيصة.