Hiç şansımız olmaz. Her şeyi dışarı çıkarmalarına yardım et. Her şeyi. | Open Subtitles | ليس لدينا فرصة , ساعدهم بإخراج كل شيئ من هنا كل شيئ |
Topu camdan dışarı sarkıtalım. | Open Subtitles | دعنا نقوم بإخراج كاميرا الكرة من النافذة الرئيس على حق، لا نتقدم حتى يكون الهدف وحيداً |
Doktorlar kurşunları çıkardı, beni derleyip toparladı ve vurulduğum aynı mahalleye geri gönderdi. | TED | قام الطبيب بإخراج الرصاص، وقطب جرحي، وأعادني إلى نفس الحي الذي أُصبت به. |
Şimdi ufaklığı kutusundan çıkaracağım. | Open Subtitles | سأقومُ بإخراج هذا الفتى الصغير من قفصه إنَّه شقيٌ قليلاً |
Giymek istedim, ama birisi çamaşırlarımı halâ ıslakken kurutma makinasından çıkarmış. | Open Subtitles | أردت ذلك لكن شخص ما قام بإخراج ملابسي من النشافة |
Arabayı vermem için önce bir izin çıkarmam gerekiyormuş da. | Open Subtitles | عليّ فقط أن أحصل على تصريح قبل أن أسمح بإخراج السيّارة |
Çünkü herkes çok yorgun ve Justin ilk müzik videosunu yönettiği için mutluydu. | Open Subtitles | لأن الجميع مُرهق ومُثار. أن يقوم جاستن بإخراج أول موسيقى تصويرية. ذلك رائع. |
Kimse bir kadının film yönetmesine müsaade etmez. | Open Subtitles | لن يسمح أحد لامرأة بإخراج فلم أنت تحلمين |
Ayrıca kısa vadede şu çöpleri dışarı çıkarır mısın? | Open Subtitles | أيضا ، حيث أننا تنقصنا العمالة نعم ؟ هل لك أن تقوم بإخراج بعض القمامة؟ |
Havuzun oradan eşyaları dışarı çıkarırken ormanda bir araba gördüm. | Open Subtitles | حين كنتُ أقوم بإخراج الأدوات من منزل الحوض رأيتُ سيارة متوقفة بالأحراج |
Sonra yine ucuz bir kolye çıkardı. | Open Subtitles | وبعدها يقوم بإخراج قلادة قبيحة ورخيصة أخرى. |
Baban da olabildiğince çabuk bir şekilde aileni ülke dışına çıkardı. | Open Subtitles | وقام بإخراج عائلتك من الولايات المتحدة في أسرع وقت ممكن |
Fi'yi ne olursa olsun oradan çıkaracağım. | Open Subtitles | سوف أقوم بإخراج "فيونا" من هناك مهما كان |
Şimdi, Biri hariç bütün kurşunları çıkaracağım. | Open Subtitles | سأقوم بإخراج جميع الرصاص من سلاحي |
Dr. Bishop'u St. Claire'den başarılı şekilde çıkarmış bulunuyorum ve kendisi eski laboratuarını kullanmak istiyor. | Open Subtitles | يجب أن تعرف أني قمت بإخراج والتر بيشوب من المصح وهو بحاجة لاستعمال مختبره القديم |
Arabayı vermem için önce bir izin çıkarmam gerekiyormuş da. | Open Subtitles | عليّ فقط أن أحصل على تصريح قبل أن أسمح بإخراج السيّارة |
Benim yeni ayrıldığım eski erkek arkadaşım, onun yeni ayrıldığı eski erkek arkadaşının yönettiği okulumuzda sahnelenen Grease müzikalini. | Open Subtitles | صديقها القديم يقوم بإخراج مسرحية تتضمن صديقي القديم |
Bir çok kişi Mel Gibson'ın Cesur Yürek'i yönetmesine izin verildiğinde de şaşırmıştı. | Open Subtitles | لقد تفاجئ الكثير أيضاً (حينما سمح أحدهم لـ (ميل جيبسون أن يقوم بإخراج القلب الشجاع |
Bileğini çıkar. Bileğini kırmadan çıkaracaksın! | Open Subtitles | أخرجي رسغك, قومي بإخراج رسغك بدون أن تكسريه |
Biri şu köpeği çıkarsın buradan. | Open Subtitles | انت انت ليقم أحدكم بإخراج هذا الكلب من هنا |
- Evet, ilk filmlerini ben yönettim. | Open Subtitles | نعم, لقد قمت بإخراج جميع أفلامها الأولى. |
Arabamda çükünü çıkarmayı aklından bile geçirme. | Open Subtitles | لا تفكّر حتّى بإخراج قضيبك في سيّارتي |
İlk filmini yönetmişsin. | Open Subtitles | أنك قمت بإخراج أول أفلامك |
Sargıları yavaşça çıkaracağız ki böylece kanamayı arayabilelim. | Open Subtitles | إذا، سنقوم بإخراج اللبادات ببطء كي نستطيع البحث عن النزيف. |