Buhar bulutlarından, kaynayan denizlerden ve patlayan volkanlardan başka bir şeyin olmadığı. | Open Subtitles | لا شئ بخلاف السحاب و البخار البحار التي تغلي و البراكين المتفجرة |
Ama bu, senin kafayı yemiş olmandan başka neyi kanıtlar? | Open Subtitles | ولكن مالذى يثبته كل ذلك .. بخلاف أنك فقدت عقلك؟ |
Biraz yorgun göründüğünü söyledi ama bunun haricinde durumu iyiymiş. | Open Subtitles | لقد أخبرني انها تبدو مجهدة ولكن بخلاف هذا فهي بخير |
Kiralık araba hariç, kemiği almayı deneyen vampir-cadı karışımı bir kadını patlattım. | Open Subtitles | بخلاف فقدان عقدي، فجرت مصاصة دماء ذات قوى سحرية حاولت أخذ العظمة. |
Bu nedenle ana dilimizden farklı diller öğrenmenizi şiddetle tavsiye ediyorum, çünkü bunu yapmanın daha iyi zamanı olmadı. | TED | لذا أوصيكم أن تسعوا لتعليم أنفسكم لغات بخلاف التي أتحدثها أمامكم، لأنه لن يكون هناك وقت أفضل لفعل ذلك. |
Aksi taktirde isminde tam olarak 3 sesli harf var. | TED | بخلاف ذلك، فإن اسمه سيحتوي بالضبط على ثلاث أحرف صوتية. |
Güzel bir günde, parkın keyfini çıkartmayı saymazsak, ne sabıkası olan, ne de reşit olan bu delikanlı ucundan bile kanunsuz sayılabilecek ne gibi bir aktivitede bulundu? | Open Subtitles | اذا بخلاف الاستمتاع بيوم جميل في الحديقة الذي لديك فرصة ضئيلة لاثبات انه مخالف للقانون |
Basit bir blok şekli dışında başka hiç birşey yapamayacaklar. | Open Subtitles | لن يكونوا قادرين على فعل أي شيئ بخلاف الاغلاق البسيط. |
Eve sağlık görevlileri ve polislerden başka giren oldu mu? | Open Subtitles | هل دخل أحد آخر إلى المنزل بخلاف رجال الشرطة والمسعفين؟ |
Ee torun da bize çekecekti zaten başka ne olacaktı? | Open Subtitles | وأظن أنّ الحفيد طلع علينا، فكيف يكون الأمر بخلاف ذلك؟ |
Ne yapıyorsun? Bana, seni hapse atma nedeni vermekten başka? | Open Subtitles | ماذا أنت فاعل بحق الجحيم، بخلاف إعطائي سببًا وجيهًا لحبسك؟ |
Bodruma hizmet girişi dışında başka bir giriş var mı? | Open Subtitles | هل يوجد أي طريق آخر للأسفل بخلاف مدخل الخدمات ؟ |
Birbirimize; bazı şeylerin onarılamaz olduğunu, tüm yaraların iyileşmesi gerekmediğini hatırlatmaktan başka ne yapabiliriz? | TED | ماذا يمكننا أن نفعل بخلاف المحاولة لتذكير بعضنا البعض أن بعض الأشياء لا يمكن اصلاحها، وليس على كل الجروح أن تشفى؟ |
Bana IID şikayetlerinden haricinde birşeyler getir ki bazı şeyleri görmezden gelmek için elimde sebep olsun. | Open Subtitles | أحضرلي شيئا بخلاف الشكاوى الداخلية وربما سأغض الطرف عن بعض الأمور |
-Bunun haricinde, 50 Km. boyunca birşey yok. -Bana şüpheci diyebilirsiniz ama bu tam bir tuzağa benziyor. | Open Subtitles | ، بخلاف هذا ، لا يوجد شيء لمسافة ثلاثين ميلاً فلتدعُني بالمرتاب ، لكن هذا الموقف يحمل كل علامات الفخ |
İğrenç, düşüncesiz, cinsi ve ırkçı yaftalamaların haricinde mi? | Open Subtitles | بخلاف نظرتك الغير حساسة والمقززة والجنسية والعنصرية؟ |
Yani, bbn.com ve symbolics.com hariç istediğim herhangi bir şeyi alabilirdim. | TED | لذا كان بإمكاني اختيار أي شيء أريده بخلاف bbn.com و symbolics.com |
Deneyleri yaparken genellikle bir grubun diğer gruptan daha farklı bir performans göstermesini bekleriz. | TED | وحين نجري التجارب، نتمنى عادة أن تتصرف مجموعة بخلاف الأخرى. |
Aslında 5 dakika gecikti. Aç kurtlar gibi yemek zorundayız Aksi takdirde saat 3'e kadar banyo molası veremeyeceğiz. | Open Subtitles | أنّ الأفطار متأخر 5 دقائق ، سيكون علينا تناوله بسرعة ، بخلاف ذلك لا يوجد إستراحة للحَمام حتي الـ3 |
Ortalıktaki alet edevatı saymazsak, insanların hayallerini süsleyecek bir ev. | Open Subtitles | بخلاف الأجهزة فهو منزل يحلم الناس بالعيش به |
Çok zayıf görebiliyormuşsunuz belirttiğinize göre, ...her ne kadar bilirkişi raporu aksini söylese de. | Open Subtitles | كما تدعين بخلاف شهادة الخبير التي سمعناها |
Sunduğum savunmaya rağmen, bu oturuma devam etmemiz gerekiyor mu? | Open Subtitles | بخلاف الادعاء الذي تورطت فيه هل يجب اكمال هذا الحوار؟ |
Yoksa ben de aynı kodeste 2 yıl yatardım. | Open Subtitles | بخلاف هذا كنت أدخن سيجارة حشيش معه . الذى إنتهى بنا إلى سجن واحد لمدة سنـتين. |
Elizabeth, ağaçlarda yaşıyorlar. Atlantis onlar için büyük bir adım olur. Ayrıca kendilerini sebepsiz yere öldürmekten vazgeçerler. | Open Subtitles | إنهم يعيشون بين الأشجار بخلاف أنه يمكنهم الكف عن قتل أنفسهم دون سبب |
Adamlarını mevkilerine yerleştir ama ben tersini söyleyene dek yerlerinizde kalın. | Open Subtitles | ضع رجالك في الموقع لكن التزم الهدوء حتي أخبرك بخلاف ذلك. |
Adli uzmanımızı aksine ikna etmek için bir günün var. | Open Subtitles | أنتَ لديك يوم واحد. لتقنع عالمتنا للطب الشرعي بخلاف ذلك. |