"Biz kodese kilitlenirken sana Bir şeyler vereceğim | Open Subtitles | حسناً، سأَقولُ أنكَ تتظاهرُ بشيءٍ ما بينما نحنُ مَسجونونَ هُنا في هذا السِجن |
Bana Bir şeyler söylediğini düşünmüş olmalı... onu öldürmeye değecek bir şey... | Open Subtitles | لابدّ أنّه إعتقد أنّها أخبرتني بشيءٍ ما سبء يستحق القتل لأجله |
En azından üzerine uygun Bir şeyler giyemez misin? | Open Subtitles | أبمقدورك القيام بشيءٍ ما على الأقل حيال هذه الملابس التي ترتديها؟ |
Sana bakıyor. Ona Bir şeyler söylemeye çalış. | Open Subtitles | إنه ينظر إليكِ، حاولي التحدّث معه بشيءٍ ما |
Pekala, son dakikaydı ve Bir şeyler düşünmem gerekiyordu. | Open Subtitles | حسناً، لقد كان ذلكَ في آخر دقيقة، ولقد وجب عليَّ أن أفكّر بشيءٍ ما. |
Bir şeyler hissedebilmek için bazen iç çamaşırı giyip geziniyorum. | Open Subtitles | أحياناً ألبس ملابسي الداخلية فقط لأشعر بشيءٍ ما. |
Tahliyemi batırmak için Bir şeyler yapacak. | Open Subtitles | سيقومُ بشيءٍ ما ليُفسدَ إطلاقي المشروط |
Evet, herkes Bir şeyler feda eder. | Open Subtitles | لأن الجميع يجب أن يضحوا بشيءٍ ما |
Ağır Bir şeyler yaşadığı belli. | Open Subtitles | أعني، إنها بالتأكيد تمرُ بشيءٍ ما. |
Sanki birileri bana Bir şeyler göstermeye çalışıyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بأنّ أحدهم يحاول إخباري بشيءٍ ما |
Bir şeyler düşünsen iyi olur çünkü S.P.K.'dan piçin biri ile az önce telefonda konuştum ve seni Harvey Specter ile işbirliği yapmakla suçluyor. | Open Subtitles | حسنٌ , من الأفضلِ لك بأن تُفكر بشيءٍ ما لأنني أغلقت مكالمتي للتو مع أحمقٍ من لجنةِ الأوراقِ المالية والبورصات والذي إتهمك |
Sesini duyuyorum ve bana Bir şeyler anlatmaya çalıştığını da biliyorum ama sadece sesler duyuyorum, kelimeleri anlayamıyorum. | Open Subtitles | أسمع صوتها, واعرف بأنها تحاول ...إخباري بشيءٍ ما, لكن .لكنها ليست إلّا أصوات, لا كلمات |
Matt'le silkelenseniz de Hell's Kitchen'da uğruna savaşacak her şey yok olmadan bu konuda Bir şeyler yapsanız dehşet olur. | Open Subtitles | فهلا توقفت أنت و(مات) عن التصرف بأنانية والمساعدة بشيءٍ ما قبل أن لا يتبقى شيء في (هيلز كيتشن) للوقوف لأجله |
İşte o zaman Bir şeyler yapmak için motivasyon bulursun. | Open Subtitles | وهذا قد يُعطيكِ دوافع للقيام بشيءٍ ما. |
Bir şeyler düşünmeliyiz. | Open Subtitles | عليّ أن أفكّر بشيءٍ ما |
Bilmiyorum. Bir şeyler düşün! | Open Subtitles | لا أعلم، فقط فكّر بشيءٍ ما |
Bilmiyorum. Bir şeyler düşün! | Open Subtitles | لا أعلم، فقط فكّر بشيءٍ ما |
Bir şeyler yapmalıyım. | Open Subtitles | عليَ القيام بشيءٍ ما |
Dur, Bir şeyler oluyor. | Open Subtitles | لحظة، أشعرُ بشيءٍ ما |
Ama bence Alex Bir şeyler yapmalı. | Open Subtitles | لكن أتعلمين؟ ينبغي على (آليكس) أن يقوم بشيءٍ ما |