"بعث" - Traduction Arabe en Turc

    • gönderdi
        
    • yolladı
        
    • göndermiş
        
    • Diriliş
        
    • yollamış
        
    • attı
        
    • gönderdiğini
        
    • göndermek
        
    • tekrar
        
    • gönderen
        
    • dirilişi
        
    • göndermeye
        
    • gönderilen
        
    • göndermişti
        
    • dirildi
        
    Aslında bir sürü özgeçmiş gönderdi, ama kimse önemsemedi bile. Open Subtitles في الحقيقه بعث العشرات من الملخصات ولم يصبح حتى يأكل
    Onun sevgisini görüyoruz... oğlunu bir adamın hayatını yaşasın diye dünyaya gönderdi. Open Subtitles و لنعرف ما هو الحب .بعث بابنه ليعيش حياة الانسان
    Ona bu akşam götürmem gerekiyordu. Bana bir adres yolladı. Open Subtitles يفترض أن أخذها له الليلة، لقد بعث لي رسالة بالعنوان
    Sana göndermiş olabileceği her hangi bir şey suçsuzluğunu kanıtlayabilir. Open Subtitles أي شيء قد يكون بعث به إليك سيساعدنا على تبرئته.
    Yanlarında Diriliş gemisi var. Open Subtitles توجد سفينة بعث معهم
    İki kutuyu da sana yollamış. Belki de bana nasıl ulaşacağını bilmiyor. Open Subtitles قد بعث بالطردين إليكِ، لعلّه لا يعرف كيف يجدني
    Bir gün, genelevin madamı... beni başka bir çapkının evine gönderdi. Open Subtitles يوم واحد، بعث لي مدام إلى بيت زنديق آخر.
    Bunu şuradaki bey gönderdi ve ücreti de ödedi. Open Subtitles هذا الشخص هناك هو من بعث لك بهذا ودفع مقابله أيضا
    Kennedy kardeşini Sovyet büyükelçiyle başka bir toplantıya daha gönderdi. Open Subtitles بعث كينيدي بشقيقه إلى اجتماع آخر مع السفير السوفياتي
    Ben de diyordum Dean neden bana çikolata, çiçek ve minik ipek bir elbise gönderdi. Open Subtitles لقد تساءلت لماذا بعث لي دين الشوكولاتة والازهار . وثوب حريري ناعم
    Kızı nişanlandı o da ona uyandırmak için evrenler arasından bir dalga gönderdi Open Subtitles ابنتها خُطبت و هذا بعث بتأثير مردد فى الكون جعلها تستيقظ
    Bana...bana bir e-posta gönderdi. Open Subtitles إنه .. إنه بعث .. انه ارسل لي بريد الكتروني
    Nil'in 2575 km yukarsına Hartum'a yolladı. Open Subtitles و بعث بهم 1600 ميلا أعالى النهر الى الخرطوم
    Bismil haber yolladı İmparatorluğun parasını taşıyan Lucknow trenini yedi gün sonra Kakori'den geçerken soyacağız. Open Subtitles بسمل بعث برسالة قطار لكناو الذى يحمل أموال الامبراطورية
    Bana bir mesaj göndermiş. Sonum yaklaşıyormuş. Open Subtitles لقد بعث لى برساله السماء على وشك أن تقع على رأسى
    Buraya geldim ve Sandersons yanlış çiçek göndermiş. Open Subtitles ثم عدت فوجدت ان ساندروز بعث الورود الخاطئه
    Al sana sevgi. Tam bir yeniden Diriliş. Open Subtitles حسناً ها هو بعث حقيقي
    Sana fotoğraflar da yollamış. Kim onlar? Open Subtitles لقد بعث بصورٍ إليكـَ أيضاً من هؤلاءِ الأشخاص؟
    - Evet. Bana mesaj attı ve büyük para kazandığını söyledi. Open Subtitles أجل، بعث لي برسالة نصية يقول فيها أنّه فاز بجائزة كبرى.
    O mesajları kimin gönderdiğini ve ona güvenip güvenmeyeceğimizi bilmiyoruz. Open Subtitles . . لازلنا نجهل من بعث بتلك الرسائل او اننا يجب ان نثق بهم
    Zaman içinde mesaj göndermek için sadece tek bir yolumuz var. Open Subtitles لا يمكننا بعث الرسائل إلّا للمستقبَل، حيث ينتظر المُستقبِل وصولها من الماضي.
    dedi 'İşten ayrıldığımda, İsa'nın neden tekrar doğduğu ve buna inanmanın neden bu kadar önemli olması üzerine bir kitap yazacağım.' TED عندما أترك منصبي سوف أقضي وقتي في تأليف كتاب عن الأسباب وراء بعث اليسوع مرة أخرى وأهمية الإيمان بذلك
    Biliyorum fakat bu mesajı gönderen dostum, direnişin liderlerinden biri. Open Subtitles اعرف ذلك. لكن الصديق الذي بعث بالرساله هو زعيم المقاومه.
    Hayır. Biz, Kutsal Teslisin Sekizinci Günde dirilişi Ahdi'yiz. Open Subtitles لا, نحن في اليوم الثامن من بعث ميثاق الثالوث المقدس
    Biri bir mesaj göndermeye çalışıyormuş. Kanla yazılmış. - Telefon numarası mı? Open Subtitles كان أحدهم يحاول بعث رسالة، مكتوبة بالدماء، أهو رقم هاتف؟
    Buradan gönderilen hiç bir şeye altı ay bakmadı. Open Subtitles بعث بي هنا وجعلني ابحث لستة أشهر. من أجل لا شيء
    - Bugün postayla biri bana bir şey göndermişti ve bence... Open Subtitles بعث لي شخص شيء ما؛ في البريد اليوم
    Freeza dirildi ve binlerce askerle birlikte Dünya'ya doğru geliyor! Open Subtitles (فريزا) قد بعث وهو هناك بينما نحن نتكلم ولديه ألف رجل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus