"بعملٍ" - Traduction Arabe en Turc

    • bir iş
        
    • gayet
        
    • işler
        
    Çünkü biz NASA'nın mükemmel bir iş yaptığına kesinlikle inanıyoruz. Open Subtitles لأننا نثق , وبالتأكيد أثق بأن ناسا قامت بعملٍ ممتاز
    Ama birileri kendi izlerini gizlemede harika bir iş çıkarıyor. Open Subtitles لكن شخص ما يقوم بعملٍ لا يُصدّق في تغطية آثاره.
    İnsan gizleme aracına göre iyi bir iş çıkarttım orada. Open Subtitles لقد قمتُ بعملٍ رائع جداً هناك. بالنسبة لجهاز تغطية بشرية.
    Burada işleri gayet iyi hallediyorsun. Open Subtitles يبدو أنّكَ تقوم بعملٍ رائع في هذا بنفسكِ
    Benim halletmem gereken bazı işler vardı. O da sizinle geliyor değil mi? Open Subtitles عليّ أن أهتم بعملٍ ما هنا, إنه ذاهبٌ معك, صحيح؟
    Pekiyi bir iş çıkarttığın söylenemez. Open Subtitles حسناً, إنكم لا تقومون بعملٍ جيد. وأنت لا تُساعد كثيراً.
    Üçü de inanılmaz ümitsiz mahkûmlardı, üçü de mükemmel bir iş çıkartıyorlar. Open Subtitles لديَ ثلاثة من أكثَر السجناء يأساً سبقَ لي التعامُل معهم و كُل واحد منهُم يقومُ بعملٍ رائع
    Harika bir iş çıkardık ama senin sayende değil. Open Subtitles قمنا بعملٍ عظيمٍ اليوم، لكنّ الفضل لا يعودُ لك
    Sahte bir sigorta parası talebinde bulunacaksan en azından fark edilmeyecek kadar iyi bir iş yap. Open Subtitles تعلمين، إن كنتِ ستقومين بمطالبة تأمين مزيّف على الأقل قومي بعملٍ جيّد في تزييفه
    Eğer beni korkutmaya çalışıyorsan, Marcus, ...gerçekten harika bir iş çıkarıyorsun. Open Subtitles إذا كُنتَ تُحاول أن تُخيفَني يا "ماركس" فلقد قُمتَ بعملٍ جيد
    Almadılar. İyi bir iş çıkardın ve onu korudun, tamam mı? Open Subtitles لن يفعلوا، لقد قمت بعملٍ جيّد فقد حميتها؟
    Sağ salim döndüğüne sevindim. Harika bir iş çıkardın. Open Subtitles سعيدةٌ، لعودتَكِ سالمةً لقد قمتِ بعملٍ ممتاز
    Bence gayet iyi bir iş çıkarım orada. Open Subtitles أتعلمُ، أعتقدُ أنني قمتُ بعملٍ جيدٍ هنالكَ.
    Sıkıldım ama çok iyi bir iş çıkardım. Open Subtitles .حسنٌ أُصابُ بالضجر , لكنني أقوم بعملٍ حسن بالفعل
    Biri her seferinde bir iş yaparsa, bu beş dolar eder. Open Subtitles كل مرة يَقوم فيها أحد بعملٍ ما، فالتَكلفة خمسة دولارات
    Hayır, yeni bir iş bulduğunu, daha az çalışıp daha çok kazandığını söyledi. Open Subtitles لا، قالت أنّها حظيت بعملٍ جديد، ذا ساعات أقل، و مال كثير.
    gayet iyisin, pratik yapman gerek. Open Subtitles بل أنتِ تقومين بعملٍ ممتاز، الأمر يحتاج إلى ممارسة
    Benimkisi onları eğitmek, ve bu konuda gayet iyiler. Open Subtitles مهِمتي كانَت أن أدربهم، وها هم يقومون بعملٍ مُرضٍ.
    Yani, bu işi sevdin, ve işler daha kolaylaştı. Open Subtitles وعندما إبتدءتِ التمثيل .. أعني, فأنتِ أحببتِه والأمور بدت أكثر يُسراً عندما تقومين بعملٍ ما.
    Gerginim, sanki kendimi değil de, pis işler yapan başka bir kadını izliyor gibiyim. Open Subtitles متوترة كأني أتجسس على أحدهم أحدٌ ما يقوم بعملٍ قذر
    Oysa harika işler çıkarıyorlar. Open Subtitles إنهم يقومون بعملٍ مُذهل. في الواقع قاموا بعمل مذهل جداً.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus