"بكل شيء" - Traduction Arabe en Turc

    • herşeyi
        
    • her şey
        
    • her şeyle
        
    • her şeyini
        
    • hepsini
        
    • her şeyin
        
    • her şeyimi
        
    • her şeye
        
    • her şeyi anlatacağım
        
    • her şeyi anlattı
        
    • her şeyi anlattım
        
    • her şeyden
        
    • - Her şeyi
        
    • her şeyi anlatırım
        
    • her şeyi anlatır
        
    Ve Necmettin orada kalıyor, herşeyi hallediyor ve hastaları bana rapor ediyordu. TED ونجم الدين كان قابعا هناك قائما بكل شيء وكاتبا تقارير عن المرضى.
    Sanırdım ki, herhangi bir şeyi umursarsam, herşeyi umursayacağım ve kendimi kaybederdim. Open Subtitles كنت أعتقد، أنه لو أهتممتُ بشيء سأهتم بكل شيء وأُجن بسبب ذلك
    Şimdi, dünyadaki her şey üzerinde derinlemesine kontrolünüz olduğunu düşünün. TED تخيل الآن وجود تحكم دقيق بكل شيء موجود في العالم.
    Ondan boşandı çünkü iki dudağı olan her şeyle yatıyordu. Open Subtitles طلقته لأنه كان يظفر بكل شيء من مجموعتين من الشفايف
    Sana tüm varlığıyla güvendi vücudunun dışında kalan her şeyini verdi. Open Subtitles لقد أوْدَع بك ثقته. بروحه الخالصة، بكل شيء افتقر إليها جسده.
    Şimdi, eğer bunların hepsini atlatırsan, tam bir iyileşme için mükemmel şansınız var. Open Subtitles الآن, بما اني اخبرتك بكل شيء, فرصتك للحصول على تعافي كامل هي رائعة.
    Ben, bugünden itibaren her şeyin, kontrolüm altında olduğunu söylemek için geldim. Open Subtitles حسنا انا هنا لأبلغك انه ابتداء من اليوم انا متحكم بكل شيء
    O çocuklar için her şeyimi feda ettiğimi herkes bilir. Open Subtitles الجميع يعرفون أنـّي ضحيت بكل شيء من أجل ألئكَ الأطفال.
    her şey içeriğinden ayrı, ve bu da içerik her şeye müsaade ediyor demek. Self Park, Etklinlik Merkezi... TED كل شيء خارج عن السياق، ما يعني أن السياق يسمح بكل شيء:موقف سيارة ذاتي، أو مركز فعاليات، أو سمك قرش مرجاني.
    Ben bir kadınım. herşeyi söylemen gereken bir robot değilim! Open Subtitles أنا سيدة أيضاً, لست أنسانة ألية عليك إخبارها بكل شيء
    Sahip olduğun herşeyi feda edebilmeli ve kendi tutkularını gerçekleştirebilmek için güce dönüştürebilmeliydin. Open Subtitles أحلامك هي شيء كنت تضطر إلى التضحية بكل شيء من أجل وتحقيق لنفسك.
    Ona herşeyi anlattım. Bu işi durdurabilecek tek kişi o... Open Subtitles لقد أخبرتها بكل شيء إنها الوحيدة التي يمكنها إيقاف هذا
    Tüm bilgileri oraya koyarak, temelde anlatmaya çalıştığım şey herşeyi söylediğim. TED فبإخراجي لكل المعلومات هناك، أخبركم أساساً بكل شيء.
    Ruhsal açıdan zor olduğunu biliyorum ama her şey halloldu. Open Subtitles أعرف بأن الأمر صعب ذهنيا، ولكن تم الاعتناء بكل شيء.
    her şeyle ilgilenmesini, faturayı bana göndermesini ve adımı gizli tutmasını söyledim. Open Subtitles قلت له أن يهتم بكل شيء ، أرسل لي الفاتورة ، حافظ على أسمي مجهولاً.
    Kardeşi için her şeyini feda etti buna rağmen onu kurtaramadı. Open Subtitles لقد ضحى بكل شيء من أجل أخيه ولم يتمكن من إنقاذه
    Biz burada türümüzü kurtarmaya çalışıyoruz sizse hepsini tehlikeye atıyorsunuz. Open Subtitles إننا نحاول أن ننقذ نوعنا وأنتما تحاولان المخاطرة بكل شيء
    Bir anda, çevremizdeki her şeyin farkında olmamızı sağlar. TED لأنه يجعلك تشعر فجأة بكل شيء في البيئة.
    ve ben orada her şeyimi ortaya koydum. TED وها أنا أخوض ذلك السباق، مغامرة بكل شيء.
    Bu arada radikal şeffaflık derken bahsettiğim, her şeye dair bir şeffaflık değil. TED وبالمناسبة، عندما أقول شفافية مطلقة، لا أقصد شفافية تتعلق بكل شيء.
    Evet, şimdi size hakkımda bilmeniz gereken her şeyi anlatacağım. Open Subtitles حسناً، سأخبركم بكل شيء تحتاجون معرفته عني
    Konuşuyor zaten, hatırladığı her şeyi anlattı bana yani hiçbir şeyi. Open Subtitles لا ، إنها تكلمت أخبرتني بكل شيء تتذكره أيّ لا شيء
    İşte, sana her şeyi anlattım. Fotoğraflar çıkınca gözlerinle görürsün. Open Subtitles ها قد أخبرتك بكل شيء والباقي ستراه في الصور
    Kız adamın hayatındaki en önemli şeydi. Onun uğruna her şeyden vazgeçti. Open Subtitles لقد كانت شيء مهم بالنسبة له لقد ضحى بكل شيء من أجلها
    Üzgünüm ama bunun nasıl açılacağı konusunda en ufak bir fikrim bile yok. - Her şeyi denedim. Open Subtitles آسف لأخبرك أن ليس لديّ فكرة عن كيفية فتحه، وحاولت بكل شيء..
    Kapıyı açıp ilaçlarımı bana verirsen bildiğim her şeyi anlatırım. Open Subtitles أفتحي هذا الباب ودعيني آخذ أدويتي وسأخبرك بكل شيء أعرفه.
    Bir erkekle yeterince samimi olursan sana her şeyi anlatır. Open Subtitles إبقي على علاقة قريبة مع هذ الرجل وسيخبرك بكل شيء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus