Belki steroitlerin Cinayetle alakası yoktur. Belki de dikkatinizi dağıtan unsurdur. | Open Subtitles | ربّما لا علاقة للمنشطات بمقتله ربّما يكون شيئاً مضللاً |
- Hayır ama Cinayetle ilgili olmalı. | Open Subtitles | لا، لكن بالتأكيد أمر مرتبط بمقتله. |
Ona neredeyse birini öldürtecek olan sanrı onun hayatını kurtardı. | Open Subtitles | الوهم الذي كاد يتسبب بمقتله. هو ما أنقذ حياته |
Ve Rodney kendini öldürtecek kadar kafayı yemişti. | Open Subtitles | وكان مجنوناً بما يكفي كي يتسبب بمقتله |
Çünkü baban ve halan az önce onun cinayetiyle bağlantılı oldukları için tutuklandılar. | Open Subtitles | لأنه تم القاء القبض توا على والدك وعمتك بما يتعلق بمقتله |
cinayetiyle hiç bir ilgisi olamaz, değil mi? | Open Subtitles | محالٌ أن يكون هذا الأمر له علاقة بمقتله أليس كذلك؟ |
Onun ölümüyle bir alakası yok. | Open Subtitles | هذا ليس له علاقة بمقتله |
Onu öldürteceksiniz. | Open Subtitles | انت ستتسبب بمقتله |
Hawkins'e künyeyi veren kişinin Cinayetle ilgisi olabilir. | Open Subtitles | اذاً ، من قام بإعطاء "هوكينز" البطاقة . قد يكون لديه علاقة بمقتله |
Cinayetle ilgisi olup olmadığını merak ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل حقاً إن كان لها دخلٌ بمقتله |
Cinayetle bağlantısı olduğunu düşünmüşsün. | Open Subtitles | أتعتقد بأنها كانت لها صلة بمقتله |
Cinayetle alakam yok. | Open Subtitles | لم يكن لي علاقة بمقتله |
- Bu adam kendini öldürtecek ne yaptı? | Open Subtitles | اذا ماذا فعل هذا الرجل ليتسبب بمقتله ؟ |
Bu zavallı kendini öldürtecek. | Open Subtitles | المسكين سيتسبب بمقتله |
Lanet olası çocuk kendini öldürtecek. | Open Subtitles | فتىَ لعين سيتسبب بمقتله |
Ama cinayetiyle bir ilgim yok. | Open Subtitles | لكن لا علاقة لي بمقتله |
Underhill'in eski dosyalarının cinayetiyle hiç bir ilgisi yokmuş. | Open Subtitles | ليس لها علاقة بمقتله |
Onun ölümüyle bir alâkam yok. | Open Subtitles | لا علاقة لي بمقتله |
Onu öldürteceksiniz. | Open Subtitles | ستتسبب بمقتله... |