Konusu açılmışken, küçük dostumuzun doğum günü yaklaştı değil mi? | Open Subtitles | بمناسبة التحدث عن الرجل الصغير عيد ميلاده يقترب، أليس كذلك؟ |
Konu açılmışken bundan sonra eğitim görmemiş disiplinsiz bir sivili sahaya gönderemem. | Open Subtitles | صحيح؟ بمناسبة هذا الامر لم اعد استطيع ان ارسل عميلا ليس متدربا |
Bir lütuf bu. Lütuf demişken, yeni bir bebek yoldaymış diye duydum. | Open Subtitles | هذه مباركة, و بمناسبة التحدث عن المباركات سمعت أنه سيكون هناك طفلاً |
Adil olmaktan bahsetmişken, Annemin harçlık verip, senin vermemen hiç adil değil. | Open Subtitles | بمناسبة التحدث عن العدل، هذا لا يبدو عدل فأمِّي تعطينى وأنت لا. |
Doğru. Bu arada sakıncası yoksa, su anda bacağına çakabilir miyim? | Open Subtitles | ،صحيح، بمناسبة الكلام حيال هذا .لن أمانع إذا ضاجعت ساقك الآن |
Bu gerdanlığın bulma şerefine... ..hapishanede bir party. | Open Subtitles | بمناسبة العثور على القلادة ..سنقيم حفلةً في السجن |
Kadın sağlığından konu açılmışken, kanser tespiti üzerine bir çalışmam var. | Open Subtitles | حسناً، بمناسبة ذكر صحة المرأة، لديّ برنامج يُعنى بالكشف عن السرطان، |
Söz ondan açılmışken şehirde 20 yaşında bir fingirdekle takıldığını duydum. | Open Subtitles | بمناسبة الحديث عنه لقد سمعت أنه بصحبة فتاة في العشرينيات في المدينة |
Söz krallardan açılmışken... Reis ile yüce rahibin sanki biraz arası açık. | Open Subtitles | أتَعْرفُ، بمناسبة الحديث عن الملوكِ، الرئيس والكاهن ألاكبرَ يبدو متوترين. |
Çocukları terk etmekten söz açılmışken, babana nur topu gibi, orta yaşlı bir bebeği olduğunu ne zaman söyleyeceksin? | Open Subtitles | بمناسبة الحديث عن الأطفال متى ستخبرين والدكِ أن لديه إبنة في متوسط العمر |
Ölçülerden söz açılmışken, göğüslerin için her ne kadar ödemişsen, çokmuş. | Open Subtitles | بمناسبة الحديث عن الأحجام، ،مهما كان ما دفعته على صدرك، فقد كان كثيراً جداً |
Gece demişken, siz ikiniz aksi söyleninceye dek gece vardiyasında çalışacaksınız. | Open Subtitles | بمناسبة الحديث عن الليل كلاكما ستتوليان النوبه الليله حتى إشعار آخر |
Sürpriz demişken o köpeğin davetli listesinde olmadığından adım gibi eminim. | Open Subtitles | بمناسبة المفاجآت، أنا متأكدة بأن هذا الكلب لم يكن ضمن القائمة |
İnsanlardan bahsetmişken son zamanlarda cinsel açıdan başarıya ulaştın mı? | Open Subtitles | بمناسبة الحديث عن البشر هل نجحتى فى التأقلم الجنسى معهم؟ |
Opera kostümlerinden bahsetmişken başka bir şey göstermek istiyorum. | TED | سأريكم التالي، بمناسبة الحديث عن أزياء الأوبرا. |
Ne güzel, değil mi? Bu arada güzel demişken bak bana ne verdi. | Open Subtitles | أوه، بمناسبة لطيف، شاهدي ماذا أعطاني أيضا. |
- Çalışmıyorum bütün günü utancının şerefine içerek geçireyim dedim. | Open Subtitles | ـ حسناً ، أنا لا أعمل لذا فكّرت أن أقضي اليوم أحتسي النبيذ بمناسبة إحراجك |
Hazır ondan bahsetmişken, bölümü çekmek için başka bir zaman ayarladın mı? | Open Subtitles | بمناسبة الحديث عن الشيطانة بعينها، هل اتصلتِ لتعديل موعد فقرتكِ؟ |
Caddeye yeni taşındım size küçük bir ev hediyesi vermek istedim. | Open Subtitles | في الواقع فكرت في أن أجلب لك هدية بمناسبة السكن الجديد |
Yeri gelmişken bu plak kayıtlarını odadan ne zaman çıkaracaksın? | Open Subtitles | الآن، بمناسبة القضايا الخيرية، متى ستُخرج تسجيلات والدك من هنا |
Hanımefendi, güzel bir evde yaşıyorsunuz, yerleriniz tertemiz, çeşme suyuna tenezzül bile etmezsiniz ve Sevgililer günü'nde çiçeğiniz eksik olmaz... | Open Subtitles | سيدتي أنت تقطنين في منزلك الجيد تنظفين الأرضية بزجاجات الماء و الأزهار بمناسبة عيد الفالنتاين |
Kuruldan söz etmişken, yarından sora bütçeyi tartışmak için toplanacağız. | Open Subtitles | بمناسبة الحديث عن المجلس سنعقد اجتماع مناقشة الميزانية بعد غد |
Oğlunuzun altıncı doğum günü için ona olası en hoş yaratığı almaya söz verdiniz: Cuddly. | TED | بمناسبة عيد ميلاد بلوغ ابنك الست سنوات، وعدت بأن تجلب له الكائن الأكثر ظرافة على الإطلاق: الكلدلي. |
Yarın akşam hepimiz yeni yılı kutlamak için başkanın davetlisiyiz. | Open Subtitles | فى نهاية السهرة اليوم كلنا مدعوون لحفلة فى قصر الرئاسة بمناسبة العام الجديد |
İyi haberlerim var. Mevlit kandili kutlaması! | Open Subtitles | عندى أخبار سارة بمناسبة الاحتفال بمولد النبى |