Düşünüyordumda bende beyin tümörü yok... çünkü senin asla bir erkek kardeşin olmamış. | Open Subtitles | انا اعتقد انى غير مصاب بورم فى المخ لانه لا يوجد لديك اخ |
Ara sıra pankost tümörü gelmesini istemem çok kötü bir şey mi? | Open Subtitles | هل من المؤسف أنني أرغب برؤية مصابين بورم بانكويست من حين لآخر |
Bir şey bilincini yitirmesine ve merdivenlerden düşmesine sebep oldu. tümör olabilir. | Open Subtitles | شيء ما جعله يفقد وعيه ويقع على الدرج، قد يكون مصاباً بورم |
Ama omurgamda bir tümör ve ellerimde kızımın kanıyla kalakaldım. | Open Subtitles | وانتهى بي الأمر بورم في ظهري ودماء ابنتي تملأ يدي |
Ray, hala Boerum Hill'deki yerde mi kalıyorsun hala? | Open Subtitles | "راي"هل مازلت تقيم في بورم هيل؟ |
Bir dakikalık boşluğum yüzünden evlendim ben de, ama tümörüm yok. | Open Subtitles | , انا تزوجت مجاراة للحظة و انا لست مصاباً بورم في المخ |
Boreham Mağaraları. Bıkkınlık mağarası gibi. | Open Subtitles | الخطر الوحيد بالنسبة لي أن أغفو كهف بورم أين هو كهف بورم؟ |
Sözleriniz benim için çok anlamlıydı. Ne tesadüf ki, oğlumda tedavi edilemez beyin tümörü var. | Open Subtitles | كما حدث، لدىّ ابن بورم فى المخّ غير قابل للشفاء |
Onu hastaneye halüsinasyon gördüğü için getirmişsin 10 yaşında Gliyom beyin tümörü saptanmış. | Open Subtitles | يقول بأنه كان يعاني من الحول عندما ولدتيه وعندما كان في العاشرة شخص بورم في المخ |
22 yaşında bir yüzücünün beyin tümörü varmış. | Open Subtitles | أتعلم , قرأتُ بالصحيفة عن تلك السبّاحة ذات الـ 22 عاماً أصيبت بورم دماغي |
Onun da senin gibi tümörü vardı. | Open Subtitles | لقد أُصيب بورم مثلك أخرماطلبتمنه أنيفعله.. |
Uçakta tanıştık. Kendisinde pituiter tümörü olma ihtimali var. | Open Subtitles | تقابلنا على الطائرة، وهو مصاب بورم نخاميّ |
...c.T.'ye göre, Kyla'nın 2.tip p.P.B. tümörü var. | Open Subtitles | بناء على الإشعة كايلا مصابه بورم حبيبي المرحلة الثانية |
diye sordum. Resimde, 9 yaşındaki boksör cinsi Milo'yu görüyorsunuz. Milo'nun omzunda, "malignant nörofibroma" diye bilinen çok saldırgan bir tümör vardı. | TED | إذن هذا كلب بوكسر ذو تسعة اعوام يدعى مايلو و مصاب بورم شديد الشراسة يدعى بالورم الليفي العصبي الخبيث في كتفه. |
Bence bu kontrol edilemeyen gelişigüzel şişen bir et parçası, gerçek bir tümör değil. | Open Subtitles | ليس بورم ليس نوع من التدهور اللحمي الغير موجة والذي لا يمكن التحكم بة |
Otopside belkemiğinin üst ve altında habis tümör bulunmuş. | Open Subtitles | . حيث أنهم مصاب بورم خبيث في أعلى حبله الشوكي وأسفله |
Omuriliğimde habis bir tümör olduğunu öğrenmemden iki gün sonra gökten bir omurilik cerrahı düştü. | Open Subtitles | بعد يومين من إكتشافى أنى مريض بورم قاتل فى عمودى الفقرى جراح العمود الفقرى سقط من السماء |
Başkasında tümör gelişirse, reçeteye bir uyarı eklerler. | Open Subtitles | ليس عليهم أن يقوموا بشيء وإن أصيب أحدٌ آخر بورم |
Boerum Hill'de oturuyoruz. Proje evlerinde. | Open Subtitles | نعيش في (بورم هيل) في المجمعات |
Beyin tümörüm olduğunu öğrendiğimde ihtiyacım olan şey teselli idi. | Open Subtitles | .. عندما أُصبت بورم دماغي ما اردته كانت الراحة |
Boreham mağaraları için aynen böyle bir rota verilir ki zaten burası Boreham mağaraları değil, ne dersin, Juno? | Open Subtitles | هكذا يفترض أن يكون ، ولكنني صرحت عن ذهابنا إلى كهف بورم وهذا ليس كهف بورم ، إنه كهف جونو |
Beyninde greyfurt kadar ur vardı. | Open Subtitles | العنب ؟ نعم لقد اصيب بورم كبير كحجم العنب |
fakat annemin dediğine göre beynimde tümor varmış sinir sistemimi etkiliyormuş | Open Subtitles | لكن امي تقول اني مصابة بورم في المخ يؤثر علي اعصابي |
Halk geçen seneki trajedinin şokunu üzerinden atamamışken burada başka bir trajediyle karşı karşıyayız Boorom. | Open Subtitles | بينما المجتمع لا يزال مضطرب من مأساة العام الماضي... هنا في "بورم"، لدينا مأساه جديدة. |
yüzünde sivrisinekler olan çocuklar, ölü hayvanlar gibi içeriği olan fotoğraflar görürsünüz. | TED | ترون صورًا لأطفال يغطي الذباب وجوههم جثث لجيوانات ميتة وما إلى ذلك |
Ama yine de Tazmanya canavarı üç yavrusunu kesesinde besliyordu. | TED | ﻣﻊ ﺫﻟﻚ ﻛﺎﻧﺖ لا ﺗﺰﺍﻝ ﺗﺮﺿﻊ ﺻﻐﺎﺭﻫﺎ ﺍﻟﺜﻼﺛﺔ ﻓﻲ ﺟﻴﺒﻬﺎ |