Siz iyi insanlarsınız bunu görebiliyorum ama bana yardım edemezsiniz. | Open Subtitles | أنتما شخصان طيبان، بوسعي رؤية هذا. ولكن لا يسعكما مساعدتي. |
Evet, gerçekten etkileyiciydi. Bu son iki dövüşte gösterdiğin ilerlemeyi görebiliyorum. | Open Subtitles | ذلك كان مُذهلًا، بوسعي رؤية تقدُّمكَ الذي أحرزته خلال القتالين الأخيرين. |
Seninkini gördüğüm gibi onun yüzünü de açıkça görebiliyorum. | Open Subtitles | بوسعي رؤية وجهها بالوضوح الذي أرى به وجهك |
Vay canına, arabaları, tepeleri, insanları görebiliyorum. | Open Subtitles | سحقاً، بوسعي رؤية .السيّاراتوالتلالوالناس. |
Vay canına, arabaları, tepeleri, insanları görebiliyorum. | Open Subtitles | سحقاً، بوسعي رؤية .السيّاراتوالتلالوالناس. |
görebiliyorum. Burada olmak istemiyorsun ve korkuyorsun. | Open Subtitles | بوسعي رؤية هذا، يُمكنني أن أرى بإنك لا تريد أن تكون هُنا وأنت خائف. |
- Taşınıyoruz işte. - Onu görebiliyorum. | Open Subtitles | ـ حسناً، إننا ننتقل ـ هل بوسعي رؤية هذا؟ |
- Çok fazlalar, meşalelerini görebiliyorum. | Open Subtitles | ,هنالك أعدادٌ كبيرة منهم بوسعي رؤية مشاعلهم |
Bu arada arka cebinden çıkıntı yapmış silahını görebiliyorum. | Open Subtitles | وبالمناسبة بوسعي رؤية مسدسك يبرز من جيبك الخلفي |
Evet, bunu görebiliyorum. Burada ne işin var? | Open Subtitles | أجل، صدقت، بوسعي رؤية ذلك، ماذا تفعلين هنا؟ |
Arabanı görebiliyorum. Biliyorum oradasın. | Open Subtitles | بوسعي رؤية سيارتك بالخارج اعلم انك موجود |
Aynen, görebiliyorum. Yeni kamyonet mi aldın? | Open Subtitles | أجل، بوسعي رؤية هذا هل إشتريت شاحنة جديدة؟ |
Acayip iğrenç bir şey bu be. Göz çukurunu görebiliyorum. | Open Subtitles | هذا مقرف بشكل جهنميّ، بوسعي رؤية تجويف عينك. |
Acayip iğrenç bir şey bu be. Göz çukurunu görebiliyorum. | Open Subtitles | هذا مقرف بشكل جهنميّ، بوسعي رؤية تجويف عينك. |
Geleceği de görebiliyorum, ama en önemlisi insanların nerede olduklarını da görebiliyorum. | Open Subtitles | بل وأرى مستقبله، لكن الأهم أن بوسعي رؤية مكان الناس. |
Senin kafanin içindeyim. En kötü korkularini görebiliyorum: | Open Subtitles | لستُ موجودًا إلّا في رأسك، بوسعي رؤية خوفك الأسوأ. |
Gözlüklerim lazım, ama o kadarını görebiliyorum. | Open Subtitles | لعلي بحاجة للنظارة ولكن بوسعي رؤية هذا. |
görebiliyorum durumu iyi değil. | Open Subtitles | بوسعي رؤية ذلك ليست بحالة جيّدة |
Ben hayaletleri görebiliyorum o da duyabiliyor. | Open Subtitles | بوسعي رؤية الأشباح وهو بوسعه سماعهم |
Sanırım burdan evimi görebiliyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنه بوسعي رؤية منزلي من هنا |
Senin için ne kadar şaşırtıcı olabileceğini anlayabiliyorum Jimmy, ama en sevdiğim kısım berbat oldu. | Open Subtitles | بوسعي رؤية كيف قد يكون هذا محيراً بالنسبة لك، (جيمي) |