Annemle her kavga ettiğinizde, ayrılmanız gibi birşey olurdu bu. | Open Subtitles | فهذا سيشبه انفصالك عن أمي في كل مرة تتشاجران فيها |
Tony yüzünden kızlarım kavga ettiler ve o günden beri küsler. | Open Subtitles | كانت ابنتاي تتشاجران على تومي بيبنس ومنذ ذلك الحين لم يتواءما |
Hem kavga nedeniniz neydi sizin? | Open Subtitles | ما الذى كنتما تتشاجران عليه ، على أى حال ؟ |
- Bence siz kesinlikle tartışıyorsunuz. | Open Subtitles | أعتقد بأنكما بالتأكيد تتشاجران نحن لا نتشاجر |
Ama yol boyunca tartıştığınız için doğru dürüst düşünemiyorum. | Open Subtitles | . ولكن ، وأنتما تتشاجران طوال الطريق . لم أستطع حتى أن أفكر |
- Evet. Ama ölmeden önce tartışıyordunuz? | Open Subtitles | لكنكما كنتما تتشاجران قبل وفاته |
Sonra bir gece, nişanlım ve annem düğünümüzdeki davetli listesi hakkında büyük bir kavga ettiler. | Open Subtitles | وفي ليلة خطيبتي وأمي كانتا تتشاجران حول قائمة المدعوين في حفل زفافنا |
Onun gördüğü şey, Bess ve sen çok fazla kavga ettiğiniz için kardeşini başkalarına verdiğinizi düşünüyor. | Open Subtitles | هكذا كان يرى الموضوع كنتَ وبيس تتشاجران كثيراً، لذلك تخلّيتما عن أخيه |
Diğer okulların dalga geçtiği bir okulda ünvan konusunda kavga ediyorsunuz. | Open Subtitles | انتما حتي تتشاجران علي من الذي تسخر منه مراسلات المدرسه |
Peki tamam, siz ikiniz kavga ediyordunuz şimdi bu kavgayı benim üzerime çevirmeye çalışıyorsunuz. Ama ben bunu yutmaya hiç meyilli değilim. | Open Subtitles | حسناً يا رفاق لقد كنتما تتشاجران ، و الآن تحاولان إقحامي في الأمر ، لكنني لست مهتماً حقاً بذلك |
Zavallı Gabe'nin evde sıkça kavga etmenizi görmesi yeteri kadar kötü değil mi? | Open Subtitles | ألم يكن سيء بما فيه الكفاية , أن غايب المسكين قد يستمع إليكما الإثنان و أنتما تتشاجران بإستمرار في المنزل ؟ |
Siz iki sürtük bugün ne için kavga ediyorsunuz bakalım? | Open Subtitles | وعن أي موضوع تتشاجران اليوم بخصوصه أيها الحمقى؟ |
Yani, akşam altı da kavga ettiniz, gece yarısı kadın öldü. | Open Subtitles | كنتما تتشاجران في السادسه ثم قُتلت في منتصف الليل |
Stacey ile kavga ederken bir şeyi geri vermesini istemişsin. | Open Subtitles | عندما كنتما تتشاجران قلتَ أنّكَ تريد إستعادة شيء |
Ölümünden birkaç gün önce sizi kavga ederken görenler olmuş. | Open Subtitles | لقد رآكما شهود وأنتما تتشاجران بالأيدي، منذ عدة أيام قبل مقتله. |
Eğer yüz yüze kavga ettiyseniz ulaşması zor bir nokta. | Open Subtitles | يصعب بلوغ تلك المنطقة إن كنتما تتشاجران وجهاً لوجه. |
Tamam mı? Yani ne yüzünden kavga ediyorsanız gerçekten kavga etmeye değmez. | Open Subtitles | حسناً , مهما كان الأمر الذي تتشاجران حوله فإنه لا يستحق كل هذا |
İkiniz de batırdınız. İkinizin bir çakmak için kavga etmeniz yüzünden neredeyse gölgeyi hapsetme şansımızı kaybediyorduk. | Open Subtitles | كِلاكما أخفق و كدنا نضيّع فرصة الإمساك بالظلّ لأنّكما تتشاجران على ولّاعة |
İkiniz hep tartışıyorsunuz. | Open Subtitles | انتظرني، أنتما دائماً تتشاجران |
Bana tartışıyorsunuz gibi geldi. | Open Subtitles | -نحن لا نتشاجر -حسناً ، ذلك يبدو بأنكما تتشاجران |
Ne hakkında tartışıyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا تتشاجران بشأنه؟ |