Claire beni terk ettiğinden beri hiç bir şey yapasım gelmiyor. | Open Subtitles | منذ انت تخلت عني كلير لا أريد ان اقوم بأي شيء |
Ailem beni çok küçükken terk etmiş. O yüzden onun hislerini anlamıyor olabilirim. | Open Subtitles | لقد تخلت عني عائلتي عندما كنت صغيرة ربما لهذا السبب لا أفهم شعوره |
Ben bu işi en iyi yapan yapım yönetmenini beni terk eden eski sevgilim olmasına rağmen işe aldım. | Open Subtitles | لقد قمت بتعيين أفضل منتجة منفذة في مجال البث التلفزيوني بغض النظر عن كونها صديقتي السابقة التي تخلت عني. |
Biz, bilirsin işte, yakındık, sonra beni terketti. Evet. Görünüşe göre yakın olduğu birisi daha varmış. | Open Subtitles | لقد كنا قريبين جدا، عندما تخلت عني يبدوا أنها أصبحت قريبة من شخص آخر الآن |
Aniden bıraktı işini. Bir erkek olayıydı herhâlde. | Open Subtitles | تخلت عن البريد فجأة شيء ما مع رجل ، على ما يبدو |
Dışarı çıkacağımız tek akşamda ise başka bir erkekle yatmak için beni ekti. | Open Subtitles | والموعد الوحيد الذي كان من المفترض ان نخرج به تخلت عني لتنام مع شخص آخر |
Okulundan, ülkesinden, her şeyinden vazgeçti. | Open Subtitles | ولقد تخلت عن مدرستها , عن مدينتها , كل شيء |
Beni ağacın altına terk ettikten sonra sadece bir kere görmeye geldi. | Open Subtitles | بعد أن تخلت عني تحت الشجرة، لم تأتي إلا مرةً واحدة لرؤيتي |
O kendi çocuğunu terk etti. Anne olmayı hak etmiyor. | Open Subtitles | لقد تخلت عن طفلتها، إنها لا تستحق أن تكون أم |
Karılarından birisi, kendisini terk etti, diğeri kötü ruhlara karşı tedavi esnasında öldü. | TED | واحدة من الزوجات تخلت عنه وأخرى توفت أثناء العلاج من أرواح شريرة. |
Ey Denizler Tanrısı, rüzgar bizi terk ediyor. İnsanlarımız zayıflıyor ve ölüyorlar. | Open Subtitles | يا إله البحار، الرياح تخلت عنا رجالنا يضعفون ويموتون |
Hayat bedenimi terk ettiğinde, beni tabuta yerleştirecek, kefenimle sarmalayacak, ve sonra da... kapağı kapatacaksın. | Open Subtitles | 'عندما تخلت عن الحياة جسدي' أنت نفسك سوف يضع لي في نعش، التفاف لي في كفن لي، |
Önce dükkan gitti. Ardından taksiler. Karı terk etti. | Open Subtitles | في البداية فقدت الدكان بعده التاكسي وأخيرا زوجتي تخلت عني |
Onlar mantıklı sebeplerle terk ediyorlar. Bu yüzden fakirler hep fakirleşiyorlar. -Kim öğretti sana bunu, baban mı? | Open Subtitles | تخلت عنها لسبب وجيه لهذا السبب الفقير يزداد فقراً |
Biz, bilirsin işte, yakındık, sonra beni terketti. Evet. Görünüşe göre yakın olduğu birisi daha varmış. | Open Subtitles | لقد كنا قريبين جدا، عندما تخلت عني يبدوا أنها أصبحت قريبة من شخص آخر الآن |
Kız arkadaşı onu birkaç hafta önce terketti, bilirsin. | Open Subtitles | أتدري، لقد تخلت عنه حبيبته منذ أسبوعين |
Annen seni bıraktı diye benimkini de bırakmamıza gerek yoktu | Open Subtitles | بأن تشاهد أمك تطرح للأرض إنظر, بسبب أن أمك تخلت عنك ,في منزل متـهالك |
Monica Penny, eski kimliğini tamamen bıraktı ve kendini gösteri sanatçısı olarak yeniden oluşturdu. | Open Subtitles | مونيكا بيني تماما تخلت عن شغلها سابقا وصحبت تعمل ذالك كفنانة الأداء. |
Aria Radley'de kaldı. Spencer beni ekti. | Open Subtitles | (آريا) لا تزال في (رادلي) و (سبنسر) تخلت عني في اللحظة الأخيرة |
Pilot olmaktan vazgeçti, ama uçaklardan vazgeçemedi. | Open Subtitles | تخلت عن حلمها بأن تصبح طيارة لكنها لم تتمكن التخلي عن الطائرات |
İlginç çünkü benim dünyamda bana sırtını dönen sensin. | Open Subtitles | هذا مثير للاهتمام لأنه في عالمي، أنت من تخلت عني |
Büyük bir kaza geçirdiği için mezun olamadan okulu bırakmış ve sonrasında bu hale gelmiş diye duydum. | Open Subtitles | لذا تخلت عن الدرساة قبل تخرجها و سمعت انه لهذا السبب اصبحت على ما هي عليه اليوم |
Brian, annen seni, daha iyi bir hayatın olsun diye verdi. | Open Subtitles | براين, امك تخلت عنك لانها اعتقدت انك ستحصل على حياه أفضل. |
Fakat erkek kardeşi hatırına her şeyi bırakıp buraya geldi. | Open Subtitles | لكن لأجل أخيها تخلت عن كل شيء وأتت هنــا |
Buraya gelmek için çok fazla şeyden vazgeçmişti ve birden kendini koyuvermişti. | Open Subtitles | لقد تخلت عن الكثير لتقدم هنا وبعدها فقط تركت كل شيء |
Hey, erkek arkadaşını terkedip giden... ve lise öğretmeniyle düzüşen kişi ben değilim. | Open Subtitles | لست انا من تخلت عن حبيبها لتحصل على علاقة مثيرة مع معلم الانجليزية |