"تربية" - Traduction Arabe en Turc

    • yetiştirmek
        
    • büyütmek
        
    • yetiştirme
        
    • ebeveynlik
        
    • yetiştirmeye
        
    • yetiştirmenin
        
    • büyütme
        
    • yetiştirmeyi
        
    • büyütmeyi
        
    • büyütmeye
        
    • büyütmenin
        
    • büyütemem
        
    • yetiştirmekten
        
    • büyütürken
        
    • büyütmekten
        
    Siz de dahi olmadıkça bir dahi yetiştirmek çok zordur. Open Subtitles إنه تحد تربية عبقري حين لا تكوني عبقرية أنت نفسك
    Küçük bir çocuğu yetiştirmek hiç de kolay değil, değil mi? Open Subtitles أنه ليس سهلاً ، اليس كذلك ؟ تربية ولد صغير ؟
    Gerçek sihir bu hayat şartlarında üç çocuk birden büyütmek! Open Subtitles السحر الحقيقي هو تربية ثلاثة أطفال في هذا النظام الأقتصادي
    Bebeği büyütmek istiyorsun, yani büyüttüğün o bebek gibi olmayacak mı? Open Subtitles إذن تريدين تربية الطفل لكي لا يصبح مثل الطفل الذي ربيتيه؟
    Çocuk yetiştirme yöntemlerimi gözden geçirirdim oğlunuz elektrikli sandalyeyi boylamadan! Open Subtitles لو كنت مكانك ياسيد جوف سوف أقيم بإعادة تربية أبنك
    Senin gibilerin benim gibilere akıl vermesine bayılıyorum, hele de ebeveynlik konusunda. Open Subtitles رباه، إنني أحب أحدهم مثلك ينصح .أحداً مثلي، بالأخص عن تربية الصغار
    Mutlu şekilde yaşayıp, çocuk yetiştirmeye devam ederler ve sonunda da ölürler. Open Subtitles انهم استمروا في العيش بسعادة و تربية الاطفال ,و بالنهاية الموت
    İnsanların yaşam alanlarının gelişmesi için gerekenleri bir düşünün: yiyecek temin etmek, barınaklar inşa etmek, çocuklar yetiştirmek ve daha fazlası. TED فكروا في جميع الأشياء التي يجب أن تحدث من أجل ازدهار مستوطنة بشرية: الحصول على الطعام توفير المأوى تربية الأطفال، والمزيد.
    O sadece inek yetiştirmek istiyor biz ise ailelerimizi, iyi ve güçlü yetişmeliler, yetişmeleri gereken şekilde. Open Subtitles يريد فقط أن يربي الأبقار ونحن نريد أن نربي العائلات ونربيها تربية صالحة لتكون قوية وبالأسلوب الذي يجب أن تربى به
    Bu devirde çocuk yetiştirmek zor olsa gerek. Open Subtitles ويجب أن يكون من الصعب تربية الاطفال في العالم اليوم
    3 çocuk yetiştirmek, tam gün işte çalışmak ve zamparalık sahip olduğundan daha fazla enerji gerektirir. Open Subtitles تربية ثلاثة أطفال، الدوام الكامل و مطاردة النساء تتطلب طاقة كبيرة أكثر مما هي عندك
    Elim için teşekkür ederim, ...ama çocuklarını büyütmek için yardıma ihtiyacım yok. Open Subtitles أشكرك على مساعدتك بشأن يدي ولكني لا أريد مساعدتك في تربية أبنائي
    Yemek pişirmek, evi temizlemek çocuk büyütmek için işe yarar oldukları düşünülür. TED لو اعتُبرن مفيدات، فإنه فقط لطهي الأطباق، الحفاظ على المنزل نظيفًا أو تربية الأطفال.
    Oynanacak bir oyun daha var. Adı, "Bebeği büyütmek". Open Subtitles لقد تبقت لعبة فقط لنلعبها إنها تسمى ، تربية الطفل
    Çocuk yetiştirme dünyasında, bize rehberlik edecek herhangi bir model yokken, nasıl yol alıyoruz? TED كيف نبحر الآن جميعنا في عالم تربية الأطفال بدون وجود قواعد ترشدنا؟
    Sadece bu aralar belirli bir ebeveynlik tarzı var, çocukları mahveden türden, onların kendileri olma şanslarını engelliyor. TED هناك فقط نمط تربية معين في هذه الأيام يفسد الأبناء نوعًا ما، ويعوق فرصهم في التطور ليصبحوا أنفسهم.
    Demek istediğim bir çocuk olmaktan, bir çocuk yetiştirmeye geçtim. Open Subtitles أعني أنني انتقلت من كوني طفلة الى تربية طفل
    Bugünlerde insanlar çocuk yetiştirmenin uğraştırıcı ve zor olduğunu söylüyor, Open Subtitles يقال في الوقت الحاضر أن تربية الأطفال تحدي و صعوبة
    Çocuğu onsuz büyütme konusunda ısrar edince ne tepki verecek? Open Subtitles كيف سيتصرف عندما أخبره أنني أنوي تربية الطفل بدونه ؟
    Ton yetiştirmeyi de deneyebiliriz ama ton, su kültürü için nefes keser bir biçimde kötü. TED يمكن ايضا تربية التونة ولكن التونة سيئة بشكل مذهل للمزارع السمكية
    Kadınlara nasıl davrandıklarını bile bile, Mahtob'u burada büyütmeyi nasıl düşünebilirsin? Open Subtitles كيف يمكنك أن تفكر في تربية ماهتوب هنا مع الكيفية التي تعامل بها المرأة؟
    Annem ise tek başına hayatının aşkının yasını tutuyor, üç çocuk büyütmeye çalışıyor, alacaklılar kapıya dayanıyordu. TED وأمي كانت وحيدة، تتحسر على حب عمرها وهي تحاول تربية ثلاثة أبناء، بينما كان الدائنون يطرقون على الأبواب.
    Kimse bize çocuk büyütmenin ne kadar zor olduğunu söylemedi. Beni neredeyse sert şarap bağımlısı yapacaklardı. Open Subtitles لم يخبرنا أحد بمدى صعوبة تربية الأطفال ، كادوا يجعلونني سكيرة
    Neler yapabileceğimi biliyorum, ve karım olmadan bir çocuk büyütemem hem de benim kanımdan olmayan bir çocuğu. Open Subtitles أعرف ما أنا قادر عليه، وأنا.. أنا لا أستطيع تربية طفل بدون زوجتي.. خاصة أنها طفلة ليست من دمّي.
    Amerika'da genç bir kız yetiştirmekten ne anlarım ben? Open Subtitles وماذا عساي أعرف عن تربية فتاة أصبحت الآن مراهقة، في أمريكا؟
    Kendi çocuğumu büyütürken tecrübe kazandım, o da böyle yerinde durmuyordu. Open Subtitles لدى القليل من الخبره تربية الروح على قدم المساواة واحده من مهاراتى.
    Sen benim vaftiz çocuğumu büyütmekten başka bir şey düşünme. Open Subtitles لا تقلق بأي شئ أكثر من تربية ابنك الروحي هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus