"تساءل" - Traduction Arabe en Turc

    • sordu
        
    • merak etti
        
    • merak etmişti
        
    • merak ediyordu
        
    • merak etmiştir
        
    • merak eden
        
    Spor bölümü bir öğrencinin durumunu sordu. Open Subtitles تساءل قسم الرياضة حول كيف تسير الأمور مع شخص معين
    Gidip izler misin diye sordu. Open Subtitles وقد تساءل إن كان بإمكانك الحضور لمشاهدته
    İzler Xixo'ya, iri insanların oraya geldiklerini belirtti ama neden gereksiz fildişlerini alıp, eti bıraktıklarını merak etti. Open Subtitles عرف كيكو من الآثار أن الأشخاص الضخمين كانوا هنا لكن تساءل لما أخذوا الأنياب العديمة النفع وتركوا اللحم ليتعفن
    Cantor, büyüklüğü bu iki sonsuzluğun arasında olan başka sonsuzluklar olup olmadığını merak etmişti. Olabileceğine inanmıyordu, fakat bunu kanıtlayamadı. TED تساءل كاندور فيما إذا كان يوجد لانهايات بأحجام مختلفة بين هاتين اللانهاتين.
    Charlotte gerçek aşkı için ne kadar ileri gidebileceğini merak ediyordu. Open Subtitles شارلوت تساءل إلى أي مدى انها سوف تذهب لحبها الحقيقي.
    İnsanoğlu yıldızlara baktığı sürece sakladıkları gizemi hep merak etmiştir. Open Subtitles لطالما تساءل البشر وهم ينظرون إلى النجوم عن أسرارها
    Bu eğilim aynı zamanda doğada benzer bir seçici üretim sürecinin gerçekleşip gerçekleşmediğini merak eden bir Charles Darwin'in dikkatini çekti. TED وهذه النزعة جذبت اهتمام تشارلز داروين الذي تساءل عن حدوث عمليّة تربية انتقائيّة في الطبيعة.
    Mandelbrot, doğadaki bütün değişik şekilleri tanımlayan benzersiz bir şey olup olmadığını sordu. Open Subtitles تساءل ماندلبروت عما اذا كان هناك شئ موحد والذى يربط ويصل كل الأشكال فى الطبيعة
    Spor bölümü bir ögrencinin durumunu sordu. Open Subtitles تساءل قسم الرياضة حول كيف تسير الأمور مع شخص معين
    Spor bölümü bir öğrencinin durumunu sordu. Open Subtitles تساءل قسم الرياضة حول كيف تسير الأمور مع شخص معين
    1930'larda İsveçli astronom Fritz Zwicky galaksilerin neden gruplar halinde bulunduklarını merak etti. Open Subtitles تساءل لماذا المجرات تبقى معاً في مجموعات وفقاً لحساباته ، المجرات لم تولد جاذبيه كافيه
    Başkaların düşüncelerini de merak etti. Open Subtitles تساءل إنْ شعر كل فرد آخر بنفس الشعور.
    Beckett dişilerin bağışıklığı olup olmadığını merak etmişti. Evet. Open Subtitles بكيت تساءل إذا كان الإناث سيكونوا منعين
    Beckett dişilerin bağışıklığı olup olmadığını merak etmişti. Evet. Open Subtitles بكيت تساءل إذا كان الإناث سيكونوا منعين
    - Helen-Louise de muhtemelen aynı şeyi merak etmişti. Open Subtitles (هيلين لويز) ربما تساءل نفس الشيء.
    Ben, Samantha'nın ayak kokusuna karşı muhalefetinin içindeki imayı merak ediyordu. Open Subtitles تساءل بن عن خلفية .عداء سمانثا أتجاه مشاكل قدمه المزعومة
    Halley, söylenenlere göre aşırı geçimsiz olan bu adamın Hooke'un ve diğerlerinin başarısız olduğu noktada başarılı olup olmayacağını merak ediyordu. Open Subtitles تساءل هالي ما إن كان ذلك الرجل الغريب والصعب بكل المقاييس سينجح بينما فشل هوك وأخرون
    Onu ölü mü ilan edeceklerini yoksa öteki dünyadan gazeteleri mi okuyacağını merak ediyordu. Open Subtitles "تساءل عمّا أذا كان سيسمع الطبيب يعلن عن وفاته" "أو عمّا أذا كان سيقرأ ما ستقول عنه الصحف من الجهة الأخرى"
    İnsanoğlu yıldızlara baktığı sürece sakladıkları gizemi hep merak etmiştir. Open Subtitles لطالما تساءل البشر وهم ينظرون إلى النجوم عن أسرارها
    Bilmek. İnsanlar hep dünyayı merak etmiştir. Open Subtitles لطالما تساءل الناس حول العالم.
    merak eden varsa ben iyiyim Open Subtitles أي شخص في حالة تساءل, هل أنا بخير

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus