"تظل" - Traduction Arabe en Turc

• hala
• devam
• kalmak
• yine
• kalması
• sürekli
• hâlâ
• kalmasını
• kalır
• kalıyor
• hep
• duruyorsun
• kalmanı
• olmak
• kalacak

Bilgi görüş alanı dışında ama hala kara deliğin gizemli boşluğunda var olabilir.
فقد تنزوي المعلومات خارج المشهد، ولكنها تظل كامنة في الفراغ الملغز للثقب الأسود.

Ama nedense inşa etmeye devam Onları seviyor. Ve yeni bir gizemli.
لكن بطريقةً ما، تظل الناس تعتقد بإنه يحبهم، الآن هذا شيء غامض.

Maalesef, patronumun kimliği şu an için gizli kalmak zorunda.
هوية رب عملى يجب أن تظل سرية فى الوقت الحالى.

yine de babasıyla bağ kurması için en iyi yol bu.
تظل الطريقة الأفضل له للتواصل مع والده , هل تعلم ؟

Kadınla erkek arasında gizli kalması gereken şeyler vardır.
ثمة أمور معينة ينبغى ان تظل مفهومة ضمنيا

su sürekli bahsettiginiz Fonzie sahsi baska bir doktor mu?
هذا فونزي الذي تظل تتحدث عنه هل هو طبيب آخر؟

Rebecca MacKinnon: Videonun vermek istediği mesaj bugün bile hâlâ güçlü.
ريبيكا ماك كينون: الرسالة الضمنية لهذا الفيديو تظل قوية جداً حتى يومنا هذا.

Çizgilerin kırmızı kalmasını sağlamak için o bayrak üzerine kanımı akıtacağım.
ولكني سوف اذرف دمي على العلم الامريكي حت تظل خطوطه حمراء

Her zaman ölenlerden geriye onların çürüyen bedenlerinden ve kaybolan hatıralarımızdan daha dayanıklı olan bir şeyler kalır.
هناك دائما بقايا للناس الذين هلكوا والتي تظل صامدة أكثر من أجسادهم الهشة ومن ذاكرتنا الانتقائية المتلاشية عنهم.

Ama bazı felsefe sorunları hala sorun olarak varlığını sürdürüyor.
و لكن بعض المشاكل الفلسفية تظل مقلقة كما كانت بالماضي

Ama gerçek şu ki, ...Brenda Dillard hala bir şüpheli.
نعم. حسنا، تظل الحقيقة، بريندا ديلارد لا يزال مشتبه به.

Fakat bir gerçek hala mevcut: Otomobilin temel DNA'sı hemen hemen aynı kaldı.
ولكن تظل الحقيقة الجوهر الأساسي للسيارات ظل كما هو

Ya her şey olduğu gibi devam edecek ya da savaşacaksın.
إما أن تظل الأمور على ما هي عليه، أو بإمكانك المقاومة.

Beden öldükten sonra ruhun yaşamaya devam ettiğini biliyor musun?
إن الروح تظل حية بعد فناء الجسد، ألا تعلمين هذا؟

Bu toplumun bir üyesi olarak kalmak istiyorsan bu standartlara uymanı tavsiye ederim.
إذا كنت تريد أن تظل جزءاً من هذا المجتمع فأنصحك إذاً بأن تتبعها

yine de bakterinin belli bir yüzdesi koloniyi yenilemek için canlı kalır.
ومع ذلك، فإن نسبة معينة من البكتيريا تظل حيّة لتجديد المستعمرة.

Karmaşık yaşamın tutunabilmesi için, çevrenin nispeten istikrârlı kalması çok önemlidir.
البيئة التي تظل مستقرة نسبياً ضرورية لبقاء الحياة المعقدة.

Şu lanet olası dağa tırmanmak zorundayım ama kış sürekli yakamıza yapışıyor.
يجب أن نصعد ذلك الجبل اللعين لكن الرياح تظل تدفعنا إلى الأسفل

Kortikal harita, yüksek olasılıkla artık orada olmayan uzuvların hissedilmeye devam edilmesinin de nedenidir çünkü hâlâ beyinde suretleri bulunur.
الخريطة القشرية أيضًا مسؤولة عن الإحساس بأجزاء الجسم التي لم تعد موجودة لأنها تظل ممثلة على المخ.

Yanlışlık olmasın, dünya iklim değişikliği nedeniyle Afrika'nın enerji kıtlığında kalmasını bekleyemez.
ولنكن واضحين: لا يمكن للعالم أن يتوقع أن تظل أفريقيا في فقر للطاقة بسبب التغير المناخي.

Mantıklı ol. Tarlada belimiz kırılıyor, ama karınlarımız aç kalıyor.
نحن نكسر ظهورنا فى الحقول و لكن جيوبنا تظل فارغة

Neden en kötü, en korkunç şeyler hep bu lanet kasabada oluyor?
أقصد، لمَ أكثر الأشياء فظاعة وبشاعة تظل تحدث في هذهِ البلدة المنبوذة؟

kim olduğunuzu ve nereden geldiğinizi bildiğimi unutup duruyorsun.
أنت تظل تنسى أنني أعرف من أنت ومن أين أتيت

Orada kalmanı ve bilgi toplamaya devam etmeni istiyor.
وهو يريدك أن تظل كما أنت وتستمر في جمع المعلومات

Senin de söylediğin gibi olumlu olmak önemlidir, değil mi?
من المهم أن تظل إيجابياً كما تقول ، أليس كذلك؟

- Faili meçhul olarak kalacak, en azından bana göre. - Herkes binsin!
وسوف تظل غير محلولة هكذا ,على الاقل بواسطتى