"تلك الأشياء" - Traduction Arabe en Turc

    • O şeyler
        
    • o şeyleri
        
    • bu şeyleri
        
    • böyle şeyler
        
    • Onları
        
    • o şeylerin
        
    • Bu şeylerden
        
    • bunlara
        
    • bunların
        
    • bunları
        
    • bunlar
        
    • bu şeyler
        
    • bu şeylerin
        
    • bu tür şeyler
        
    • o şeylerden
        
    Allahtan buradaki insanların elinde O şeyler olmadan konuşabilmeyi unutmuyorlar. Open Subtitles لحسن الحظ الناس هنا بإمكانهم التحدث بدون ذكر تلك الأشياء
    Hepimiz aynı şeyleri istiyoruz, O şeyler bazen söylenmeden kalsa da. TED كلنا نريد نفس الشيء، حتى تلك الأشياء التي لا يتم الحديث عنها.
    Böyle olsun dediğin o şeyleri gerçekten istiyor muydun merak ettim. Open Subtitles أنا كنت أتسائل إذا أردت تلك الأشياء أنت تقول للحدث حقا.
    bu şeyleri elinizden alırsam çok hızlı bir şekilde sorun yaşarsınız. TED وإذا سُلبَت كل تلك الأشياء منّا، فسوف نكون في مأزق كبير.
    Biz saç spreyi ve koltukaltı deodorantı ve böyle şeyler kokuyoruz. TED تصدر منهم رائحة مصفف الشعر و مزيل الروائح، وكل تلك الأشياء.
    Bazen kaybettiğinizi sandığınız şeyler sanki hiçbir şey olmamış gibi her zaman Onları sakladığınız yere, eski yerlerine geri dönerler. Open Subtitles تلك الأشياء التي تعتقد إنك فقدتها أحيانا تعود إلى مكانها إلى المكان الذي أخذتهم منه بالأصل، وكأن شيئاً لم يحدث
    Bakın, dışarı çıktığımızda o şeylerin nerede olduğundan haberimiz olmayacak. Open Subtitles ولسنا نملك أي فكرة عن مكان تواجد تلك الأشياء اللعينة
    Buna inanmayacaksın ama O şeyler burada, garajdaydılar ve beni yakalayacaklardı. Open Subtitles لن تصدق هذا لكن تلك الأشياء كانت هنا بالكراج و كانوا سينالون مني
    İkincisi, artık köpek maması yok. O şeyler şişmanlatıyor. Open Subtitles ثانياً، لامزيد من طعام الكلاب تلك الأشياء مقرفة
    O şeyler sizin kata çıkarken ayrıldım. Open Subtitles لقد غادرت عندما خرجت تلك الأشياء من الأرضية
    Adil olmak gerekirse, tüm o şeyleri ona siz attınız, tamam mı? Open Subtitles حسناً , لأكون مٌنصفاً لقد ألقيت كل تلك الأشياء عليه, إتفقنا ؟
    Hayatı yaşamaya değer kılan o şeyleri aramaya koyuldum. TED وبدأت أبحث عن تلك الأشياء التي تجعل للحياة سبباً لنحياها.
    Evlat, şimdi oturup sana kadınlar hakkında öğrettiğim... tüm o şeyleri düşün. Open Subtitles بني، فقط فكر مرةً أخرى حول كل تلك الأشياء التي علمتك بها حول النساء
    Negatif enerji, travma ve acıyla beslenir. bu şeyleri kendine çeker. Open Subtitles الطاقة السلبية تتغدى على الصدمة والألم إنها تقود تلك الأشياء إليها..
    beyninizin gerçekten daha iyimser ve daha başarılı bir şekilde çalışmasını sağlayabiliyoruz. bu şeyleri çalıştığım her bir şirketteki TED يمكنك بالفعل إعادة تشغيل عقلك لتمكن عقلك من أن يعمل بتفاؤل أكثر ونجاح أكثر أجرينا تلك الأشياء في بحث الآن
    İnsanlar eskiden abime böyle şeyler söylerdi, o da salak gibi inanırdı. Open Subtitles أعتاد الناس قول مثل تلك الأشياء لأخي و كان غبياً كفاية لتصديقهم
    Peki, öyleyse sanırım bunu, burada durup Onları seyretmeye tercih ediyorum. Open Subtitles حَسناً، أعتقد بأن تلك الأشياء هنا تقضى مراقبة أفعال هؤلاء الرجال
    Böylece şu an, bütün o şeylerin altında yatan matematiğin birazını biliyorum. TED و أنا أعرف الآن على الأقل بعضاً من التكامل والتفاضل الذي يوضح كل تلك الأشياء.
    O zaman deneyle ilgili birkaç fotoğraf çek ve savcıya yolla... sonra da Bu şeylerden kurtul. Open Subtitles إذاً,خذي بعض الصور للتجربة إلى المدعي العام و تخلصي من تلك الأشياء
    Adamım, şanslısınız ki bunlara hiç para vermedim. Hepsini çalmıştım. Open Subtitles أنت محظوظ أنني لم آخذ كل تلك الأشياء لقد سرقتُها
    bunların hepsini bir araya getiren öğe ise bilgisayar destekli tasarım. TED وهناك خيط واحد مشترك يربط بين كل تلك الأشياء هو التصميم بمساعدة الحاسوب.
    bunları sana açıkladı ve sen bunu ortaklar dinleyebilsin diye kayda mı aldın? Open Subtitles هل كشف تلك الأشياء لك وانت قمت بتسجيل كلامه لكي تقوم بتشغيله للشركاء؟
    bunlar üstüme o kadar yapıştı ki özümde kim olduğumu unutmaya başladım. Open Subtitles لقد كانت تلك الأشياء لفترة طويلة لقد بدات انسى ما بدأت به
    Ama yuva dağıldığında, bu şeyler de kişiler arasında dağıtılmalıdır... Open Subtitles لكن عندما ينقسم هذا الموطن فعلى تلك الأشياء أن توزّع
    Burada dediğine göre bu şeylerin bir sürü yan etkisi var. Open Subtitles يقول هنا هناك العديد من ردود الأفعال المعادية من تلك الأشياء.
    Yalnızca eklemeyi biliyorlar. Yemek, ilaç, bu tür şeyler. Open Subtitles يبدو أن كل شىء يتجمع و يتجمع . الطعام و الدواء , و تلك الأشياء
    Eminim tuvaletlerinde o şeylerden vardır, hani şu kıçını yıkadığın hortumlardan. Open Subtitles أراهن بأنّ لديهم تلك الأشياء في الحمّام التي ترشّ مؤخرتك بالخرطوم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus