Fırını temizlemeyi bitirdin mi, yoksa hava almakla mı meşkulsün? | Open Subtitles | هل انتهيتِ من تنظيف الموقد أم أنّكِ منشغلة بهبّات النسيم؟ |
Bir arkadaşım vardı ve insanlar onu merak ettiklerinde arayıp alışverişe gitmek ya da garajlarını temizlemeye yardım etmek isteyip istemediğini sorardı. | TED | لدي صديق ممن إذا قلق الناس عليه، فإنّهم يتّصلون به ويسألونه إن كان يرغب بالذهاب للتسوّق أو أن يساعدهم في تنظيف مرأبهم. |
15 dakika sonra orkestra provasına katılacağım ve daha flütümdeki tükürükleri temizlemem lazım. | Open Subtitles | لدي تدريب أوركسترا خلال 15 دقيقه علي تنظيف آلة النفخ أيمكننا إرجاء الجلسه؟ |
Bak, Quintus, toz toprağı temizlemek, kanı temizlemekten çok daha kolay. | Open Subtitles | أنت تعلم .. تنظيف الطين أسهل كثيرا من الدم .. كوينتوس |
Eh, bu dava beni, bundan böyle masamı temiz tutmaya mecbur etti. | Open Subtitles | حسنا, هذه القضية اضطرتني الى . تنظيف هذا المكتب مرة آخرى وللأبد |
420 numaralı odayı temizleyin, lütfen. 420 numaralı odayı temizleyin. | Open Subtitles | الرجاء تنظيف الغرفة 420 نحتاج لتنظيف الغرفة 420 |
Şu aptal kaydedicinle oynamayı bırak da git tuvaletleri temizle. | Open Subtitles | توقف عن لعب ادوارك الغبية .. واذهب الى تنظيف الحمامات |
Burayı temizleyebilir misiniz? Biz de dükkanı açalım. | Open Subtitles | أبوسعكم تنظيف هذا كيّ نتمكّن من فتح المطعم؟ |
O burada kalamaz, bu yüzden, temizlememiz hayati bir konu. | Open Subtitles | لن يقبل بكل هذا لذا من المهم جدا تنظيف المكان |
Ve yerleri temizleyip ailenin karnını doyurmaya devam edebilmen için teftiş sırasında her yerin pırıl pırıl göründüğünden emin olmanı tavsiye ederim. | Open Subtitles | وإذا أردت مواصلة تنظيف الأرضيه و تطعم عائلتك أقترح عليك بأن تفعل كل مالديك لكي تتأكد من أن هذا المكان يبدو رائع |
Ahırların temizlenmesi garip oluyor da kuşların konuşması nasıl olmuyor? | Open Subtitles | تنظيف الاسطبلات أغرب من طائر يتحدث ، أليس كذلك ؟ |
Şimde sen tek bir şise bütün pencereleri temizleyecek mi diyorsun? | Open Subtitles | اذاً أتظن أن تلك القنينة تستطيع تنظيف كل النافذة؟ |
Evinizde, mutfağınızı bir aylığına temizlemeyi bırakırsanız eviniz hızlı bir şekilde, tamamiyle yaşanmaz bir hale gelecektir. | TED | في منازلكم، لو توقفتم عن تنظيف المطبخ لمدة شهر، بيوتكم سوف تصبح غير صالحة للعيش تمامًا بسرعة شديدة. |
Umarım oturma odasını temizlemeyi düşünmüyorsundur. | Open Subtitles | أَتمنّى بأنّك لا تَعتقدُ حول تنظيف غرفةِ الجلوس. |
Bütün günüm Emmy ödüllerini temizlemeye ve... yemek yapmaya ayırdım. | Open Subtitles | لقد قضيت طوال اليوم في تنظيف جوائزك و اعداد الطعام |
Ama böylesi daha iyi, komutanım. Böylece mayınları temizlemeye devam edebiliyoruz. | Open Subtitles | كان جيدا بتلك الطريقة ، لنتمكن من الإستمرار في تنظيف الألغام |
Ben sokaklardaki pisliği görürüm.Ve temizlemem gerekir çünkü bu benim işim. | Open Subtitles | انا استيقظ واري الاوساخ في الشارع ويجب تنظيف ذلك بحكم عملي |
Arada sırada yaptığın pislikleri temizlemekten gocunmam. Aile ne için var? | Open Subtitles | لإنني لا امانع في تنظيف الفوضى المعتادة لك هذا مانقوم به |
Bu çok fazla enerji ,Bununla tuzdan arındırma... ...yada bu ülkedeki gibi temiz suyu sağlamayazdınız. | TED | وهذا يمثّل الكثير من الطاقة ، بحيث لا يمكن أن تنجح في تحلية أو تنظيف المياه في هذا البلد بهذه الطريقة. |
Burayı temizleyin, ve sanki bir parça aklınız varmış gibi davranın. | Open Subtitles | الآن، يجب عليكم تنظيف المكان ومحاولة التصرف ببعض الأحساس بالمسئوليه. |
Şu dakikadan itibaren sana pencereleri temizlemeni söylediğimde pencereleri temizle. | Open Subtitles | من هذه اللحظة عندما أطلب منك تنظيف النوافذ، تذهبين وتنظفينهم |
"Bunun bir şişesi evinizdeki tüm pencereleri bütün apartmanı, hatta korkulukları bile temizleyebilir." | Open Subtitles | هذه القنينة تستطيع تنظيف كل نوافذ منزلك أو شقتك أو مقطورتك |
Oğlu gelmeden önce buraları temizlememiz iyi olur değil mi? | Open Subtitles | سيكون جيدا تنظيف الغرفة قبل مجيء الابن الى هنا صحيح؟ |
İşe, dolapları temizleyip tozlarını alarak başlayabilirsiniz. | Open Subtitles | ثم، لويز، يمكنك أن تبدأ في عن طريق تنظيف الأدراج والغبار كل شيء. |
Okullarda öğrenciler yerlere dışkılıyor sonra binanın dışında bir iz bırakıyor ve binanın etrafında dışkılamaya başlıyor, ve bu çukurların temizlenmesi ve elle boşaltılması gerekiyor. | TED | في المدارس، الأطفال يتبرزون على الارض ثم يتركون وراءهم أثرًا خارج المبنى ويبدأون في التبرز حول المبنى، ويجب أن يتم تنظيف هذه المراحيض وتُفرغ يدويا. |
İş arıyorsan, etrafı temizleyecek birine her zaman ihtiyacım var. | Open Subtitles | إن كنت تبحثين عن عمل فقد أحتاج عامل تنظيف |
Meğer tabancasını temizlerken kendisini vurmuşmuş. | Open Subtitles | إنه اطلق الرصاص على نفسه اثناء تنظيف غطاء المسدس |
Bu hatırayı almak, katilin kendini temizlemesi amacıyla yaptığı bir hareket. | Open Subtitles | أهم شيء طريقة عمل القاتل على تنظيف نفسه من القاذورات |
Çünkü bunu son söylediğin zamanı hatırlıyorum da o günden beri eski ekmek teknemden enkaz temizliyorum. | Open Subtitles | لأنني أتذكر آخر مرة قلتِ هذا لقد قضيت الكثير من الوقت منذ تنظيف حطام مصدر رزقي القديم |