Senin açından daha bir saniye önce bıraktığın aynı kişiyim. | Open Subtitles | نفس الشخص الذي تركتيه منذ ثانية من وجهة نظرك |
Kaç zamandır seni arıyordum. bir saniye bekle. | Open Subtitles | لقد قضيت أسبوع من حياتي بحثاً عنكِ, أعطني ثانية من وقتك |
Eminim ki bu silahla ikinci bir vuruşun öldürdüğünden haberin vardır.. | Open Subtitles | أنا واثقة أنك تعي أن طلقة ثانية من هذا السلاح ستقتل |
Günün her saniyesi bu hissi kafanda döndürdüğüne adım gibi eminim. | Open Subtitles | أحسبك ربّما تحملين هذا الشعور معك، في كل ثانية من اليوم. |
İlk raundun bitmesine sekiz saniye kaldı! | Open Subtitles | ثمانية ثانية من نهاية المباراة في الجولة. |
On saniyelik bir öpüşmeden sonra cinsel yönelimlerini unutuverdim. | Open Subtitles | عشرة ثانية من التقبيل وأنا تقريبا نسيت افتقاره التوجه الجنسي. |
Yaklaşık 35 saniye içinde 4 katlı binayı aşıp ortadan kayboldu. | Open Subtitles | حوالى 35 ثانية من التفاوض . أربعة طوابق , ثم إختفى |
Millet, dinleyin, ben deyince yapacaksınız; bir saniye önce bile değil. | Open Subtitles | إستمعوا يا رفاق، ستنطلقون عندما أبدأ بالعد ليس قبل ثانية من ذلك |
Darbeden bir saniye önce diski bırakmıştı. | Open Subtitles | الرجل أرسل القرص على الأقل قبل ثانية من الضربة |
Sadece birkaç yüzyıl önce, yani kozmik zamanda yalnızca bir saniye önce nerede ve hangi zamanda olduğumuza dair hiçbir şey bilmiyorduk. | Open Subtitles | قبل قرونٍ قليلة فقط مجرد ثانية من الزمن الكوني لم نكن نعرف شيئاً عن من و أين كنا |
Etrafına bir zaman kapsülü cisimleştirerek gemin patlamadan bir saniye önce hayatını kurtardım. | Open Subtitles | لقد جسّدتُ كبسولة زمنيّة وأنقذتُ حياتكِ قبل ثانية من إنفجار مركبتكِ ولكن، لا بأس، إستمري بالبكاء |
bir saniye sonrası bile çok geç olur. | Open Subtitles | حالًا، لأنّه بعد ثانية من الآن سيكون قد فات الأوان |
Ateşin içindeydim ve tekrar geri döndüm ve bunu yapabilecek tek kadından ikinci bir şans istemek için buradayım. | Open Subtitles | لقد مررت بالعقبات طوال طريقي و الآن أنا هنا لأطلب فرصة ثانية من المرأة الوحيدة التي يمكنها فعل ذلك |
İkinci bir grup insan ise Indus yazısının, bir Hint-Avrupa dilini temsil ettiğine inanıyor. | TED | هناك مجموعة ثانية من الناس الذين يعتقدون أن كتابة اهل السند تمثل لغة الهندو أوروبية. |
İkinci bir bakış anlatacak size | Open Subtitles | كل ما أحتاجه فرصة واحدة ثانية من تفكيرك.. ثانية من نظراتك |
Baba... Beni günün her saniyesi koruyamazsın. | Open Subtitles | أبى ، لا يمكنك أن تحمينى فى كل ثانية من كل يوم |
Zavallı kısa hayatımın her geçen saniyesi de o düğme kadar işe yaramaz. | Open Subtitles | كل ثانية من حياتي المثيرة للشفقة ليس لها أي فائدة بالضبط كضغط هذا الزر |
Onlardan biri olmamak için hayatının her saniyesi ne kadar çaba harcaması gerektiğini daha önce hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | انا في الحقيقة ابدا لم افكر في ذلك من قبل كم كان عليه ان يعمل بكل مشقة في كل ثانية من .. حياته |
Sekizinci raundun bitmesine 30 saniye kaldı. | Open Subtitles | 30 ثانية من نهاية المباراة في الجولة الثامنة. |
Hayalini gerçekleştirmek için 15 yıl uğraş ve 15 saniyelik bir telefon görüşmesi bunu mahvetsin. | Open Subtitles | 15سنة لتبني حلمك و 15 ثانية من اتصال هاتفي تهدمه |
Bütün bunlar suikasttan sonra en fazla 90 saniye içinde oluyor. | Open Subtitles | كل هذا خلال مدة أقصاها 90 ثانية من اطلاق النار |
Bu önemli. Bu öylesine önemli ki değerli TEDTalk zamanımızın 30 saniyesini buna harcayacağız hiçbir şey yapmayıp, sadece bunun hakkında düşüneceğiz. | TED | هذا مهمٌ جداً. مهمٌ للغاية لدرجة أننا سنقضي 30 ثانية من وقت محادثة تيد القيم صامتين لنفكر في ذلك الموقف. |
Sana ihtiyacım olacak her günün her dakikasının her saniyesinde. | Open Subtitles | سأحتاجكِ في كل ثانية من كل دقيقة في كل يوم. |
Sen de dönersin her nereye dönüyorsan, ben de hücreye dönerim ve bütün bunlara bir kez daha katlanmak zorunda kalırım. | Open Subtitles | , وأنت تعود إلى مهما ما كان تود العودة إليه وأعود أنا إلى الزنزانة وأبدأ بالأمر ثانية من جديد |