Sonbaharda bir cuma, Anderson'a yolunuz düşerse oraya erken varın. | Open Subtitles | لو ذهبت الى أندرسون فى أى يوم جمعه فى الخريف |
Çünkü bugün cuma, bugün işin yok... ve yapacağın bir bok yok. | Open Subtitles | والسبب هو اليوم جمعه أنت لن تحصل على أي عمل وأنت لم تحصل على التبن لتعمل |
Çünkü bugün cuma, senin işin yok... ve yapacağın bir bok yok. | Open Subtitles | والسبب هو اليوم جمعه أنت لم تجد أي عمل ولم تحصل على تبن لتعمل |
Evet, General Juma'ya oraya vardığında beni aramasını söylersiniz, olur mu? | Open Subtitles | نعم، (أخبراللواء(جمعه.. أن يتصل بي عندما يصل هل ستفعل؟ |
Onlar söylenti değil. Juma'nın askerleri sınırı geçiyor ve çocuklarımızı kaçırıyorlar. | Open Subtitles | جنود (جمعه) يعبرون الحدود و يسرقون أطفالنا |
Babanın topladığı bütün kanıtlara dayanarak biraz derinlemesine araştırma yaptım. | Open Subtitles | حقيقةً، إسناداً على الصور كلّ دليل جمعه والدك، قمت بالتقصي عنه |
Jomeh, şu adam diyor ki; Annen iyi hissetmiyormuş. | Open Subtitles | إستمع (جمعه) ، هذا الرجل يقول ... بأنوالدتكلا تشعربصحةجيدة |
Her cuma gecesi fazladan bir bardak şarap koymasını söyleyin. | Open Subtitles | أخبريها اني اريدها ان تستمر بشرب كأس من الشامبانيا كل ليلة جمعه |
Buraya cuma günü gelip hemen satabileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنه يمكنك فقط القدوم إلى هنا في جمعه و بيعهم ؟ |
Dokuz hisse senedi düşüyor ama sekizi de tırmanışta, Kara cuma'ymış gibi konuşma. | Open Subtitles | ـ ولكلِ ليلة ـ كف عن القول بأنه يوم جمعه أسود |
Her cuma gecesi. Ciddi misin? Cumartesileri. | Open Subtitles | كل ليله جمعه ومعظم ايام السبت واحيانا الثلاثاء والاربعاء |
Son üç cuma günü, iş çıkış saatinde üç bankanın soyulduğunu... | Open Subtitles | نعلم ان ثلاثة بنوك تم نهبها في ثلاث ايام جمعه في وقت الذروه |
Birlikte tamir edeceğiz ön bahçede çocuklarla yakalamaca oynayacağız ve her cuma Brody'nin yerine gideceğiz. | Open Subtitles | نحن سنرممه سويأً نلعب مسك الكره فى الساحه الأماميه مع الأطفال ونذهب لحانه برودى كل جمعه مساءٍ |
1.80 boylarında, 100 kilo ağırlıgında 52 yaşında paraları her çarşamba ve cuma 08:12'de tam olarak aynı saate alıyor günde 110 dolar kazanıyor 9mm'lik SIG silahı taşıyor... ve birazdan soyulmak üzere... helikopter yada özel tim görürsek siki tuttuk demektir.. | Open Subtitles | طوله 5,10 قدم يزن 220 باوند عمره 52 عام يُحصل كل أربعاء و جمعه في تمام الساعه 8: 12 |
Juma'nın askerleri yok ve silahları da yok. | Open Subtitles | (جمعه) ليس لديه جنود و لا أسلحة و الكل يعلم ذلك |
Juma bir problem yaratıyor olsaydı kulağımıza bir şeyler çalınırdı, değil mi? | Open Subtitles | إذا كان (جمعه) يصنع مشاكل لكنّا سمعنا شيء |
Şu anda biz konuşurken, Juma kuvvetlerini başkente doğru ilerletiyor | Open Subtitles | (جمعه) ينقل قواته نحو العاصمة ونحن نتحدث الآن |
Özel dedektifin topladığı herşeyi konferans odasına getirdiler. | Open Subtitles | احضروا كل شيء قد جمعه المحقق الخاص إلى غرفة الاجتماعات |
Merak etme. Ben Jomeh'le ilgilenirim. | Open Subtitles | لاتقلق (سوف اعتني بـ (جمعه |
Başka bir takım onu oradayken öldürmek için toplarlanıyor. | Open Subtitles | فريق أخر تم جمعه |
toplayabildiğimiz kadar çok kanıt toplayacağız ve bir veya birkaçımızın açığa çıkma ihtimaline karşı, iddialarımızı kanıtlayan bu kanıtları gizli tutacağız. | Open Subtitles | نحن نجمع ما بوسعنا جمعه من أدلة نخفي هذه الأدلة والتي تؤيد مزاعمنا.. |
Beni, dişimden tırnağımdan artırıp biriktirdiğim parayı fırlatıp atmaya zorluyor. | Open Subtitles | يجبرني على التخلي عن مالي الذي عانيت كثيراً في جمعه |