"حادّ" - Traduction Arabe en Turc

    • Keskin
        
    • şiddetli
        
    • ciddi
        
    • yoğun
        
    • aşırı
        
    • akut
        
    Keskin bir bıçakla karnıbaharın çiçeklerinden birini keserseniz, ve kestiğiniz parçalara ayrı ayrı bakarsanız, bütün bir karnıbaharı, ama ufak boyutta olduğunu düşünürsünüz. TED إذا قمت باستعمال سكّين حادّ لقطع إحدى الزّهور الصغيرة للقرنبيط ونظرت إليها على حدة، فستحصل على زهرة قرنبيط كاملة، ولكن في حجم أصغر.
    Hafif ve cevizli ama yine de tadı Keskin mi? Open Subtitles هو معتدلُ وبالبندقُ , حادّ مع ذلك في نكهِته؟
    Kaçırıldıktan 48 saat sonra şiddetli tahrip görmüş şekilde bırakılıyorlar. Open Subtitles يختطفون ويطلق سراحهم بعد 48 ساعة مع انحلال داخلي حادّ
    şiddetli bir endişe atağı kalp krizi gibi görünebilir. Open Subtitles هذا هجوم حصر نفسي حادّ بإمكانه أن يتنكر وكأنه نوبة قلبية؟
    Ve o komunist yüzünden adamlarımızdan biri omurgasından ciddi şekilde yaralandı. Open Subtitles وبسبب ذلك االشيوعي أحد رجالنا تحمّل جرح حادّ إلى العمود الفقري.
    Plan, İngilizleri afallatan kısa ama yoğun bir bombardımanın ardından Yıldırım Birliklerinin şok saldırılarıydı. Open Subtitles الخطة كانت قصف حادّ وقصير لإذهال البريطانيين ثمّ هجوم مُفاجئ بقوات العاصفة
    Organ dokularında aşırı çürüme, bağışıklık sistemlerinde çökme... Open Subtitles تلف حادّ للنسيج العضوي، ضعف النظام المناعي
    Notlardan anlaşılan akut depresyon geçiriyorsun ve bunu gayet güzel gizliyorsun. Open Subtitles في هذه الملحوظات، أدلّة كثيرة تبيّن أنّك كنت تعاني من اكتئاب حادّ وأنّك تقوم بعمل بارع في تغطيته
    Aortu kesen Keskin cisim yarasından ileri gelen kan kaybı. Open Subtitles Exsanguination مِنْ a حادّ جرح قوةِ الذي قَطعَ الشريان الأبهرَ.
    Keskin viraj yapmamanı öneririm. Open Subtitles الآن، الشيء الوحيد الذي أقترح بأنّك لن تجعل أي إنعطافات حادّ
    Bir savaşçı kılıcını daima Keskin tutar ama sebepsiz yere kılıcını kullanmaz. Open Subtitles المحارب يبقي دائما سيفه حادّ لكنّه لا يسحبه ابداً بدون سبب
    Keskin bir sopa saplamayı denemek zorunda kalmamıştım. Open Subtitles ‫لم يكن عليّ يوماً ‫محاولة وخز إحداها بقضيب حادّ
    Güçlü dokunaçları, 70.000 iğne ile donatılmış vantuzları ve eti delip geçen jilet gibi Keskin bir gagaları vardır. Open Subtitles لديهم لوامس قويّة، ممصّات يحيط بها 70.000 خطاف وفم حادّ جداً لتمزيق اللحم.
    Uygulanan çeşitli güç iletimi birisinin kurbanın yüzüne doğru küçük ve Keskin bir eşyayla vurmaya çalıştığını gösteriyor. Open Subtitles الدرجات المتغيرة للقوة قد تشير إلى أنّ أحدهم حاول طعن الضحية في الوجه بجسمٍ حادّ ضيق
    şiddetli bir elektromanyetik enerji alanı saatinin dişlilerini dondurmuş olabilir. Open Subtitles حقل طاقة كهرومغناطيسي حادّ قد يجمّد ساعتك
    şiddetli kusma ve karın ağrısı ağrı üç gündür varmış. Karaciğer testlerinde hafif yükselme var. Open Subtitles امرأة تبلغ 30 عاماً، تقيّؤ وألم حادّ بالبطن مسبوق بثلاثة أيام من الألم المتوسط
    Fakat ikinci nakilden sonra ateşi çıktı, belinde şiddetli ağrı ve kolunda aşırı bir yanma hissetti, yoğun ve siyah idrar çıkardı. TED لكن عقب عملية نقل الدم الثانية، أُصيب بِحُمى، مع ألم حادّ في أسفل الظهر، وشعور شديد بالحرق في ذراعه، وكان يتبول سائلاً أسودَ سميكاً.
    Boynunun altıncı omurunda ciddi bir zedelenme var. Open Subtitles كان هناك a كسر عنقي حادّ الفقرةِ السادسةِ.
    Dokuların niteliğine bakarsak, yaralarınız ciddi derece de ve yakın bir zamanda olmuş ama ateşten veya kimyasal birşeyden dolayı değil. Open Subtitles من نوعية النسيج، ك جرح أخير جدا... المدى منه حادّ لكنّه ليس من الإحتراق أو مواد كيمياوية.
    Kızınızı ciddi bir yanıktan oğlum kurtardı. Open Subtitles وفّرَ إبنُي بنتُكَ مِنْ حرق حادّ.
    Hem de şimdiye kadar hissettiğimden daha yoğun bir şekilde! Open Subtitles حادّ وأكثر عمقاً مِنْ أَنِّي أَبَداً شَعرتُ.
    Otopsi kızın yoğun iç kanaması olduğunu doğruladı, Sopalamayla oluşan. Open Subtitles أكّد التشريح أنّها عانت من نزف داخليّ حادّ بسبب الضرب بالهراوة
    Akciğerler aşırı derecede kan birikmesi var. Open Subtitles الرئتان تُشير لوجود إحتقانٌ رئويٌّ حادّ.
    Bipolar, psikotik belirtileri de gösteren akut mani. Open Subtitles مرض ثنائي القطب، هوس حادّ مع اضطرابات نفسيّة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus