"حاولتم" - Traduction Arabe en Turc

• çalıştınız
• denediniz
• çalışırsanız
• kalkarsanız
• çalıştığınız
• çalışıyordunuz
• denedin
• denerseniz deneyin
• çalıştın
• kalktınız
• çalıştığınızı
• çalıştığınızın
• savmaya çalışıp
• çabaladınız

Gözlerinizin önünde vazelinden bir perde varken bunu görmeye çalıştınız mı hiç?
هل حاولتم من قبل رؤية ذلك إذا كان هناك فازلين أمام أعينكم؟

Birlik üyelerini birçok defa öldürmeye çalıştınız fakat asla başaramadınız.
جميعكم حاولتم وفشلتم في قتل أفراد القضاة في مناسبات متعدّدة.

Bilmiyorum hiç Silikon Vadisinde ev satın almayı denediniz mi.
ولا أعلم إن سبق لكم أن حاولتم شراء منزل في سيليكون فالي.

Petri kabında bu o kadar zor değil, ancak bunu bütün bir organizmada yapmaya çalışırsanız bu oldukça zorlaşıyor.
فمن السهل وضعه بطبق بتري، لكن إن حاولتم ذلك داخل كائن حي، فإن الأمر أكثر صعوبة.

İlerlemeye kalkarsanız ateş açacağız.
إن حاولتم التقدم أكثر سيتم رشقكم بالنيران

Tamam kartı kullanmaya çalıştığınız son yer nereydi?
ماهو آخر مكان حاولتم فيه إستخدام البطاقة؟

Kapıyı açmaya çalışıyordunuz çünkü salaksınız.
حاولتم فتح تلك البوابة لأنكم جميعاً حمقى

Kendisini buraya çağırdım çünkü son hatırladığımda siz akıllılar cinayeti üzerime yıkmaya çalıştınız.
إنه هنا لأنه في آخر مرة أنتم أيها العباقرة الفدراليون حاولتم وضع القتل علي

Anladığımız kadarıyla, sen ve arkadaşların bu adama bir dümen çevirmeye çalıştınız, ve olaylar kötü gitti.
بالطريقة التي عرفنها بها الأمر انتَ واصدقاءكَ حاولتم خطة إختطاف السيارة على هذا الرجل ، ولم ينجح الأمر

Plağı piyasaya sürdüğünüz zaman, ona ulaşmaya çalıştınız mı?
عندما اصدرتم الألبوم ، هل حاولتم التواصل معه ؟

"Gerçek mi, cesaret mi" oynayıp, birbirlerinizin sutyenlerini mi denediniz?
هل لعبتم لعبة التحدى او الحقيقة و حاولتم الوصول الى صدريات بعضكن

Bizi bitirmeyi denediniz ama sonunda biten siz olacaksınız.
حاولتم إلتهامُنا ولحد الآن أنتم تلتهموا أنفسكم.

Sorunu doğrudan çözmeyi denediniz mi?
هل حاولتم التحدث مع الطالب الآخر مباشرة؟

Eğer yolumuza karışmaya çalışırsanız, uçak düşer.
إن حاولتم التدخل و تعقبتم أثرنا فستكون نتيجة ذلك تحطم الطائرة

Onu kapıdan atmaya çalışırsanız, önce beni geçmek zorunda kalırsınız.
إذا حاولتم رميها خارجا يجب عليكم المرور عبري أولا

Eğer kaçmaya çalışırsanız, ikinizi de vururum. Yemin ederim ki vururum.
إذا حاولتم الهروب سأطلق النار عليكم أقسم لكم بإنني سأفعل

Eğer birşey yapmaya kalkarsanız, yemin ederim, sizi hayalarınızdan vururum.
إذا حاولتم فعل أي شيء ، أقسم بالله ، أني سأيطلق النار على خصيتيكم. لا بأس.

Nehirde boğmaya çalıştığınız, hastanede çürümeye terk ettiğiniz babanızı görmezden gelin.
تجاهلوا والدكم الذي حاولتم إغراقه في النهر والذي تركتموه ليتعفن في المستشفى

Evet! Dışarı çıkmam icin beni kandırmaya çalışıyordunuz.
نعم, لقد حاولتم خداعي لأخرج من صدري

Telefonundaki GPS'ten takip etmeyi denedin mi?
هل حاولتم تعقبه عبر جهاز التموضع العالمي في هاتفه؟

Ne kadar denerseniz deneyin asla kontrol sahibi olamayacaksınız.
لن تستطيعوا السيطرة على الأمر مهما حاولتم

- Onları dışarı çıkarmaya çalıştın mı?
هل حاولتم إخراجهم ؟ ماذا تقترحين أن نفعل يا سيادة المحامية ؟

- Ve onu çalmaya kalktınız. - Ben...
و حاولتم سرقتها

Kullanmasını engellemeye çalıştığınızı söyledi. Nasıl?
لقد قالت بأنكم حاولتم حرمانها من إستخدامها كيف

Beni öldürmeye çalıştığınızın farkındayım.
أنا عاوز أقولكم أني عارف أنكم حاولتم قتلي

Ama sen bunu baştan savmaya çalışıp işin kolayına kaçarsan o zaman ütüyü yersin.
وإن حاولتم التحايل عليها والحنث بها... عندئذٍ يكون جزاؤكم المكواة الحديديّة.

Çünkü ondan hoşlandığımı söyledim ama yine de ikiniz de onun için çabaladınız.
لأنني قلت أنني معجبة به وكلاكما حاولتم التقرب منه