Bütün iyi zindanların Avrupa'da olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | حسبت أن الزنزانات الجيدة موجودة في أوروبا حصرياً |
O kasaların değerli eşyalar için olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | حسبت أن صناديق الودائع تكون لحفظ الأغراض ذات القيمة |
Ailenin ev için verdiği peşinatın, senin erken mirasın olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | حسبت أن الرهن العقاري الذي منحنا إياه والديك لأجل المنزل كان إرثك المبكر |
Ben sadece sarsaparilla içmesi gerekiyordu sandım. | Open Subtitles | حسبت أن مسموح لي بتناول الساسبريلا فقط إنه ليس للشرب على الأقل ليس لك |
-herkesin içinde bir iyi var sanmıştım -sadece hoş bir resmini yap yapabileceğimi sanmıyorum | Open Subtitles | حسبت أن هناك خيراً في الجميع حتى إلتقيت به لا بأس ما دمت سترسمين لوحة جيدة له بحلول الغد لا أظنني قادرة |
Umursadığın tek zamanın, Bobby, zaman öldürmek olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | حسبت أن الوقت الوحيد الذي تهتم به هو وقت التعويض يا "بوبي" |
Yazması bir saat sürdü, okuması da bir saat sürer diye düşündüm. | Open Subtitles | استغرقت ساعة في كتابته، حسبت أن قراءته ستستغرق ساعة أيضاً. |
15,005.50 pound olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | حسبت أن المبلغ كان خمسة عشر ألفاً وخمسة جنيهات ونصف |
Asistanının bir şekilde yardımcı olabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | حسبت أن مساعدتك بوسعها مد العون لك بطريقة ما |
Uğraşacak başka işlerin olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | حسبت أن لديك أمور أخرى لتولّي أمرها |
Sadece Kale'nin gizli yerin olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | وأنا حسبت أن القلعة كانت مخبأك الوحيد |
Sadece arkadaşlar ve aile için olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | حسبت أن الحفل للأصدقاء والأقارب فقط. |
Sonucunun artık oraya dönmemek olduğunu sanıyordum? | Open Subtitles | حسبت أن العواقب لن تعود إلى هناك؟ |
Dostum, çizilmenin altın bilet kazanmak gibi olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ...حسبت أن الخدش سيكون أشبه بالفوز بالبطاقة الذهبية لكن هذا المعمل قد افسد المتعة لا أدري، كيف تدبرها والدي؟ |
sandım ki o bir çesit sevgili gibi yatağı yapmandı. | Open Subtitles | حسبت أن ذلك كان اعداد فراش الصديقة الحميمة. |
Zoey ile seks yaptım çünkü mektubuma hiç cevap vermemeden ötürü beni artık unuttuğunu sandım. | Open Subtitles | ،عندما لم تردي بشيء على رسالتي حسبت أن أنك نسيتيني |
Kazanova değilim ama seninle şansım olur sanmıştım. | Open Subtitles | لست ممثلة، لكني حسبت أن لدية لعبتي الصغيرة. |
Aşkı gerçek sanmıştım fakat bir illüzyonmuş, bir sahtekârlıkmış. | Open Subtitles | حسبت أن الحب كان حقيقي لكنه كان مجرد خيال و خديعة |
Soymanın amacının bir şeyler almak olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | حسبت أن الغرض من السرقة هو أخذ الأشياء |
Brandon'ın bir pislik olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | حسبت أن (براندن) وحده الحقير |
Ethel'i ve senin eli kulağında bebeğini düşünürsek geceleri ve hafta sonları nöbetleri tutacak yeni birisi iyi olur diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد حسبت أن ما بين إيثيل و طفلك سوف نحتاج شخص ليقوم بالزيارات الليليه و يعمل فى العطل |
Başta içki yasağının iyi bir şey olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | في البداية، حسبت أن التحريم أمر جيد. |
Audrey'nin bir tür reenkarnasyon sorunu olabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | لقد حسبت أن أودرى لديها نوعاً ما اضطراب استنساخ |