ويكيبيديا

    "حسبت أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu sanıyordum
        
    • sandım
        
    • sanmıştım
        
    • olduğunu sanırdım
        
    • diye düşündüm
        
    • olduğunu düşünmüştüm
        
    • olabileceğini düşündüm
        
    Bütün iyi zindanların Avrupa'da olduğunu sanıyordum. Open Subtitles حسبت أن الزنزانات الجيدة موجودة في أوروبا حصرياً
    O kasaların değerli eşyalar için olduğunu sanıyordum. Open Subtitles حسبت أن صناديق الودائع تكون لحفظ الأغراض ذات القيمة
    Ailenin ev için verdiği peşinatın, senin erken mirasın olduğunu sanıyordum. Open Subtitles حسبت أن الرهن العقاري الذي منحنا إياه والديك لأجل المنزل كان إرثك المبكر
    Ben sadece sarsaparilla içmesi gerekiyordu sandım. Open Subtitles حسبت أن مسموح لي بتناول الساسبريلا فقط إنه ليس للشرب على الأقل ليس لك
    -herkesin içinde bir iyi var sanmıştım -sadece hoş bir resmini yap yapabileceğimi sanmıyorum Open Subtitles حسبت أن هناك خيراً في الجميع حتى إلتقيت به لا بأس ما دمت سترسمين لوحة جيدة له بحلول الغد لا أظنني قادرة
    Umursadığın tek zamanın, Bobby, zaman öldürmek olduğunu sanırdım. Open Subtitles حسبت أن الوقت الوحيد الذي تهتم به هو وقت التعويض يا "بوبي"
    Yazması bir saat sürdü, okuması da bir saat sürer diye düşündüm. Open Subtitles استغرقت ساعة في كتابته، حسبت أن قراءته ستستغرق ساعة أيضاً.
    15,005.50 pound olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles حسبت أن المبلغ كان خمسة عشر ألفاً وخمسة جنيهات ونصف
    Asistanının bir şekilde yardımcı olabileceğini düşündüm. Open Subtitles حسبت أن مساعدتك بوسعها مد العون لك بطريقة ما
    Uğraşacak başka işlerin olduğunu sanıyordum. Open Subtitles حسبت أن لديك أمور أخرى لتولّي أمرها
    Sadece Kale'nin gizli yerin olduğunu sanıyordum. Open Subtitles وأنا حسبت أن القلعة كانت مخبأك الوحيد
    Sadece arkadaşlar ve aile için olduğunu sanıyordum. Open Subtitles حسبت أن الحفل للأصدقاء والأقارب فقط.
    Sonucunun artık oraya dönmemek olduğunu sanıyordum? Open Subtitles حسبت أن العواقب لن تعود إلى هناك؟
    Dostum, çizilmenin altın bilet kazanmak gibi olduğunu sanıyordum. Open Subtitles ...حسبت أن الخدش سيكون أشبه بالفوز بالبطاقة الذهبية لكن هذا المعمل قد افسد المتعة لا أدري، كيف تدبرها والدي؟
    sandım ki o bir çesit sevgili gibi yatağı yapmandı. Open Subtitles حسبت أن ذلك كان اعداد فراش الصديقة الحميمة.
    Zoey ile seks yaptım çünkü mektubuma hiç cevap vermemeden ötürü beni artık unuttuğunu sandım. Open Subtitles ،عندما لم تردي بشيء على رسالتي حسبت أن أنك نسيتيني
    Kazanova değilim ama seninle şansım olur sanmıştım. Open Subtitles لست ممثلة، لكني حسبت أن لدية لعبتي الصغيرة.
    Aşkı gerçek sanmıştım fakat bir illüzyonmuş, bir sahtekârlıkmış. Open Subtitles حسبت أن الحب كان حقيقي لكنه كان مجرد خيال و خديعة
    Soymanın amacının bir şeyler almak olduğunu sanırdım. Open Subtitles حسبت أن الغرض من السرقة هو أخذ الأشياء
    Brandon'ın bir pislik olduğunu sanırdım. Open Subtitles حسبت أن (براندن) وحده الحقير
    Ethel'i ve senin eli kulağında bebeğini düşünürsek geceleri ve hafta sonları nöbetleri tutacak yeni birisi iyi olur diye düşündüm. Open Subtitles لقد حسبت أن ما بين إيثيل و طفلك سوف نحتاج شخص ليقوم بالزيارات الليليه و يعمل فى العطل
    Başta içki yasağının iyi bir şey olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles في البداية، حسبت أن التحريم أمر جيد.
    Audrey'nin bir tür reenkarnasyon sorunu olabileceğini düşündüm. Open Subtitles لقد حسبت أن أودرى لديها نوعاً ما اضطراب استنساخ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد