"خطئه" - Traduction Arabe en Turc

    • onun suçu
        
    • Onun hatası
        
    • hatasıydı
        
    • kendi hatası
        
    Bu gerçekten onun suçu değil. Yürüdüğü yol bu. Open Subtitles ليس خطئه فى الواقع إنها الطريقه لحل الموضوع
    En azından, düşünüyor. Bu konuda kötü olması, onun suçu değil ki. Open Subtitles على الاقل هو يفكر وليس خطئه انه غبي فب ذالك
    Ayrılmamız onun suçu değildi. Benim suçumdu. Open Subtitles انه لم يكن خطئه الذي ادى الى انفصالنا لقد كان خطئ
    Ölüm ve yıkımdan başka bir şey yok. Onun hatası değil ki bu. Bizi kurtardı, hepimizi! Open Subtitles لا شيئ سوى الدمار والموت - هذا ليس خطئه -
    Ama bu ayrılık Onun hatası değil, benim. Open Subtitles لكن هذا الإنفصال لم يكن خطئه بل خطئي
    Kendi hatasıydı. Open Subtitles كان هذا خطئه هو
    Herzaman şuçlayacak birini buluyor. hiçbirzaman kendi hatası değil. Open Subtitles يلوم الآخرين بشكل دائم وليس خطئه
    - Evet başım belada. - Ama bu onun suçu değil. Open Subtitles ـ نعم انا في مشكله ـ و لكن هذا ليس خطئه
    Suçluluk duyuyor. onun suçu sanıyor. Open Subtitles يَشعر بالذنب يَعتقدُ بأنّه خطئه
    Okuyamaması, onun suçu değil. Open Subtitles ليس خطئه أنه لا يستطيع أن يقرأ
    Hayır ama bu onun suçu değildi. Benim suçumdu. Open Subtitles لا, لاكنها لم تكن خطئه كانت خطأي
    Olanlar onun suçu değildi. Open Subtitles ما حَدثَ لم يكن خطئه
    Bu onun suçu değil. Open Subtitles ذلك ليس خطئه لكنها حقيقته
    Yerinde oturamaması Onun hatası değil mi? Open Subtitles ليس خطئه أنه لم يُمكنه البقاء جالسًا؟
    Ona âşık olmamam Onun hatası değil. Open Subtitles انه لم يكن خطئه انا لم اكن احبه
    Kötü görünüyor Chris. Bu Onun hatası. Open Subtitles إنه يبدو بحال سيئه يا كريس - إنه خطئه -
    Onun hatası değil. Onunla New Bern'de bir anlaşma yaptık. Open Subtitles .(لم يكن هذا خطئه,اظطررنا الي ان نتعامل معه في (بيرن الجديدة
    Yayının bozulması Onun hatası değil. Open Subtitles انه ليس خطئه ان البث انقطع
    Bu onun hatasıydı. Open Subtitles كان هذا خطئه هو
    Ona güvendi. - Güven, ilk hatasıydı. Open Subtitles حسناً، الثقة كانت خطئه الأول,
    Ben inanabiliyorum. kendi hatası olduğunu biliyor. Open Subtitles أستطيع تصديق ذلك ، يعلم أن ذلك خطئه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus