| Binbaşı Baker, bu adamı tutuklayıp bir hafta kimseyle görüştürmeyin. | Open Subtitles | رائد بايكر.اقبض علي هذا الرجل وابقه بعيدا عن الاخرين لاسبوع |
| Ve bu başağrıları, Binbaşı, son görevinden geldikten sonra mı başladı? | Open Subtitles | وهذا الصداع، رائد هل بدأ عند عودتك من آخر مهمة ؟ |
| Sen bir sanatçısın Binbaşı, belki de gördüklerimin arasında en iyisi. | Open Subtitles | أنت فنانه رائد ربما كان من الأفضل أن لا أبدي رأيي |
| Tüm dünyada 106 astronot var ve ben onlardan biriyim! | Open Subtitles | هناك 106 رائد فضاء حول العالم و أنا واحد منهم |
| Atının üstünde çok iyi görünebilirsin, Başkan Terrill, ama bir gün biri seni ondan indirecektir. | Open Subtitles | تبدو بخير على حصانك , رائد تيريل، لكن يوماً ما شخص ما سيسحبك |
| Senin görev süreni kısaltamayız ama kesinlikle Binbaşı rütbesiyle gitmeyeceksin. | Open Subtitles | لن نستطيع تسريحك ، لكنك لن تأخذ معاشك برتبة رائد |
| Yedek Seçilmiş Donanma Birliği'nde Binbaşı ve savaş mühendisleri taburunda. | Open Subtitles | رائد في سلاح إحتياط البحرية الأمريكية مع كتيبة قتال منهدسين |
| Karanlık basınca, Binbaşı Henry ve çocuklar şu tepeye gelecek... ve biz bu kavgada iyi bir yer bulmalıyız. | Open Subtitles | نحو الظلام، رائد هنري والرجال يأتون فوق ذلك التل ويكون أفضل لنا إتخاذ مكان للقتال منه |
| James Henry Reynolds, Doktor Binbaşı, | Open Subtitles | رائد جيمس هنرى رينولدز جراح بالخدمات الطبيه للجيش |
| - Anladığınızı sanmıyorum, Binbaşı. | Open Subtitles | لا أعتقد أنك تفهم رائد, الحرب وضعت أوزارها |
| Binbaşı Dallas, öncelikle büyük bir savaşçıyı selamlarım. | Open Subtitles | رائد دالاس، أولاً، أودّ أن أحيّي محاربتك |
| Binbaşı Dallas, öncelikle büyük bir savaşçıyı selamlarım. | Open Subtitles | رائد دالاس، أولاً، أودّ أن أحيّي محاربتك |
| Binbaşı Kawalsky, operasyona başlayacağız. | Open Subtitles | رائد كوالسكي ، نحن على وشك البدء بالعملية |
| Binbaşı, bir KapıÇarpan roketinin bir Goa'uld ana gemisini alt edebileceğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | رائد هل تعني أن صاروخ سلامير يستطيع تدمير سفينة جواؤلد رئيسية |
| Hayır, kullandığımız beta-cantin anında iyileşme sağlar, Binbaşı. | Open Subtitles | لا البتا كانتين تؤمن التحسن السريع, رائد |
| Tam tersine, Binbaşı, tam olarak bunun için buradasınız. | Open Subtitles | على العكس تماما, رائد ذلك بالضبط لما أنت هنا |
| Tüm dünyada 106 astronot var ve ben onlardan biriyim! | Open Subtitles | هناك 106 رائد فضاء حول العالم و أنا واحد منهم |
| Sen karides kaptanı olduğun gün ben de astronot olacağım! | Open Subtitles | إذا أصبحت قائد مركب صيد جمبرى سأكون أنا رائد فضاء |
| Ama bunda yanında olamayacağım. Bunu yapamam, Başkan. | Open Subtitles | أنا فقط لا أَحمل معك على هذا أنا فقط لا أَستطيع فعل ذلك، رائد. |
| Affedersiniz Albay Courtney bir bardak çay alır mıydınız? | Open Subtitles | معذرة , رائد كورتناي أتسائل إذ ربما تود بعض الشاي ؟ |
| Majör. | Open Subtitles | رائد. |
| O halde benim de profesyonel bir pilot yaklaşımımla birlikte Doğa Ana'nın önünde öncü olmak gibi bir tarafım var. | TED | فأنا لدي مقاربة طيار محترف مع احترام رائد في مواجهة الطبيعة. |
| Yerçekimsiz ortamı ilk insandan, Sovyet kozmonot Yuri Gagarin, aylarca önce tecrübe etti ve geri geldi. | TED | وجرب انعدام الوزن والخروج والعودة بشهور قبل أن يفعل الإنسان ذلك ، رائد الفضاء السوفيتي يوري جاجا رين |
| Şu an bir astronotu yıldızlara taşıyacak bir uzay gemisinin aşağısında duruyorum. | Open Subtitles | وأنا الآن أقف تحت سفينة فضاء، ستحمل معها رائد فضاء إلى النجوم، |
| Her gün NASA'yı gerçek bir astronotla gezme şansı bulamazsın. | Open Subtitles | ليس كل يوم سيتنسى لك أن تتجول في ناسا مع رائد فضاء حقيقي |
| Bu artık teknoloji öncüsü veya mahremiyet avukatı olarak değil; bir ebeveyn olarak benim. | TED | لم يعد الأمر يتعلق بكوني رائد تقنية أو مدافعا عن الخصوصية؛ هذا أنا كأب. |
| Bu çok riskli ve ben eğitimli, profesyonel bir astronotum. | Open Subtitles | هذا شيء خطير، وأنا رائد فضاء محترف ومؤهل. |
| Bu bir animasyon değil. Bu video, camdan bakan astronotun çektiği bir video. | TED | هذه ليست رسوم متحركة هذا فيديو صوره رائد فضاء من نافذة المحطة |
| Multics, interaktif, aynı anda bir kaç işlem yapabilen çığır açan bir işletim sistemiydi. | TED | وهو عبارة عن نظام تفاعلي رائد لاقتسام الوقت. |
| - Günaydın Albay. - binbaşım. | Open Subtitles | صباح الخير، مجموعه العقداء رائد |
| Bu kez, gecenin ilk ödülü olan genç kategorisinde şaşkınlığımız şoka dönüştü çünkü diğer tüm ülkeleri yenip Yılın Avustralya Genç Girişimcisi ödülünü kazandık. | TED | الآن، مفاجأتنا تحولت إلى صدمة في الجائزة الأولى لليلة، فئة الشباب، عندما هزمنا جميع الولايات الأخرى وفزنا بجائزة رائد الأعمال الأسترالي الشاب للعام. |