Bu haldeki bir adamı idam etmezler elbette. | Open Subtitles | بالتأكيد هم لن يعدموا رجلا في هذه الحالة؟ |
Ve bu gün erken saatlerde bir adamı öldürdüğünden eminiz Trudy ilk şüphelimiz. | Open Subtitles | ونحن متأكدون جدا انها قتلت رجلا في وقت مبكر اليوم ترودي المشتبه به الأساسي |
Senin konumunda bir adamı bulmayı beklemiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أتوقّع ان أجد رجلا في مثل رتبتك.. |
Bir çocukla beraber bir sonraki vagondaki bir adamla görüştüm. | Open Subtitles | قال أنه يفترض بي أن أقابل رجلا في العربة المقابلة |
Kesin değil ama parkta Ben'in gerçekten çok tatlı olduğunu düşünen bir adamla tanıştık. | Open Subtitles | ليس بالتأكيد قابلنا رجلا في الحديقة اعتقد ان بين لطيف |
Otuzlu yaşlarına gelen,"fos çıkmak" deyimini bile yanlış bilen bir adamın hayatında bir şeyleri başarmış olmasını çok şaşırtıcı bulduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | من غير المعتاد، أن نجد رجلا في أوائل الثلاثينات من عمره يصل إلى هذه المرحلة العمرية دون أن يعرف الفرق بين مفروغ و مفرغ |
Ve iyi haberse hala içeride bir adamın var. | Open Subtitles | الان الاخبار الجيد هي انك لازلت تملك رجلا في الداخل |
Onlara sadece senin hapisteyken ellerinle... bir adamı öldürdüğünü söyledim. | Open Subtitles | فقط قلت لهم إنك قتلت رجلا في السجن |
Bak, dedi ki, restoranın birinde bir adamla tanışmış ama adamı bana anlatamayacak kadar utanıyormuş. | Open Subtitles | إنها تقابل رجلا في مطعم ما، لكنها تشعر بحرج شديد لإخباري |
Neredeyse görünmeyen bir yerde bir adamla evlendim. | Open Subtitles | وتزوجت رجلا في مكان ظاهر حيث وقفت |
Peki mahkeme salonundaki bir adamın o odada izinsiz bulunduğu gerçeğini... | Open Subtitles | اذا كيف تشرحين حقيقة ان هناك رجلا في قاعة المحكمة دخل بشكل غير مرخص |
Peki mahkeme salonundaki bir adamın o odada izinsiz bulunduğu gerçeğini... | Open Subtitles | اذا كيف تشرحين حقيقة ان هناك رجلا في قاعة المحكمة دخل بشكل غير مرخص |
Arabasına dönerken, koyu giysili bir adamın eve girmeye çalıştığını görmüş. | Open Subtitles | شاهد رجلا في ملابس داكنة يذهب للجدار الخلفي و بدأ في التسلل للمنزل في الوقت الذي وصلت فيه شرطة الولاية هناك كان المتسكع ذهب |
Bello'ya Pendleton Kampı'nda kurşunları getirecek bir adamın olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبر بيلو ان لديك رجلا في معسكر بندلتون معه الرصاصات... جندي |