"زلتِ" - Traduction Arabe en Turc

    • hala
        
    • hâlâ
        
    • Yine
        
    • devam
        
    • halen
        
    • musunuz
        
    Sakıncası yoksa, Kelly Nolan burada kalmazken siz nasıl hala kalabiliyorsunuz? Open Subtitles مستعرضه صديقها في أرجاء المنزل لو سمحتي, كيف ما زلتِ تمكثين
    hala şarlatan hocalarından biriyle fantaziler üzerine mi çalışıyorsun, hayatım? Open Subtitles ألا زلتِ تدرسين الأوهام مع معلمكِ الدجال يا عزيزتى ؟
    Sahip olduğun şeylerin hala farkında değilsin. Asla da olmadın. Open Subtitles ما زلتِ غير مدركة لما كنتِ تمتلكينه ولمْ تدركي قطّ
    Sanırım hâlâ o adama âşıksın ve onu görene kadar için rahat etmeyecek. Open Subtitles أعتقدُ أنكِ ما زلتِ تحبيـنَ الرجل وهذا لن يجعلكِ في سلام حتــى ترينــهُ
    Bu da ölmemi istemediğin anlamına gelir. hâlâ bir şey istiyorsun. Open Subtitles مما يعني أنّك لا تريدين قتلي، وأنّكِ ما زلتِ تريدينني لغاية.
    Otuz yıldır buraya geliyorum ama Yine de beni hatırlamıyorsun öyle değil mi? Open Subtitles إني أتردد إلى هنا منذ 30 عامًا، لكنك ما زلتِ لا تذكرينني، صحيح؟
    Pek bir şey söylemedi. Seni sordum, hala Madrid'de yaşadığını söyledi. Open Subtitles ليس الكثير، سألتها عنكِ وقالت أنكِ ما زلتِ تسكنين في مدريد.
    hala etten ve kandan oluşuyorsun, sonsuza kadar oksijensiz kalamazsın. Open Subtitles ما زلتِ دماً ولحماً لا يمكنكِ الصمود للأبد بدون الأكسجين
    hala onu temize çıkarmaya mı çalışıyorsun? Open Subtitles وأنتِ مـا زلتِ تعملين على إمكـانية براءته
    Sen hala genç bir kuşsun... 1938 yapımı. Open Subtitles فلا زلتِ عصفورة صغيرة صنعت في العام 1938
    Amazon yasalarına göre, sen hala Kraliçesin. Kraliçe Gabrielle. Open Subtitles طبقاً لقوانين الأمازون، أنتِ ما زلتِ الملكة
    Aramızdaki tek fark, sen hala avlanıyorsun, ve ben rağbet görüyorum. Open Subtitles فقط مثلي، الفرق الوحيد بيني وبينك إنك ما زلتِ مطاردة وأنا مطلوب
    Umarım hala senin bir parçan olduğumu unutmamışsındır, çünkü sen hala benim bir parçamsın. Open Subtitles تعلمين، أرجوا ألا تنسي بأني ما زلتُ جزءاً من عالمِك لأنكِ ما زلتِ مُعظمَ عالمي يا عزيزتي
    Artık küçük değilsin, büyümüşsün Ama hâlâ benim küçük bebeğimsin Open Subtitles أنتِ كبيرة الآن، لستِ صغيرة. و لكنكِ ما زلتِ ابنتي
    hâlâ Tanrı tarafından gönderildiğine nasıl inanabiliyorsun? Open Subtitles كيف إلى الآن ما زلتِ مصدقة أنك مُرسلة من الرب؟
    Aklın hâlâ kardeşin ve şu silah mevzusunda mı? Open Subtitles ما زلتِ تفكرين في أخيك وموضوع الأسلحة ذاك؟
    Yaptığım adiliklerden sonra hâlâ yanımda olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أنكِ ما زلتِ في صفي بعدما كنت وغداً
    hâlâ istiyor musun, seni kır saçlı kemik torbası? Open Subtitles ألا زلتِ تريديهم أيتها العجوز ذات الشعر الأزرق؟
    -İyiyim. hâlâ çağrı cihazı dükkanındaki adamla mı çıkıyorsun? Open Subtitles أما زلتِ تواعدين ذلك الرجل من متجر البيجر؟
    Ayaklarına kapansaydım, Yine de gider miydin? Open Subtitles اذا سقطت أمامك و بكيت هل ما زلتِ ستدوسين علي؟
    Her şeyden sırf benim için vazgeçtin ve hâlâ buna devam ediyorsun. Open Subtitles تخلّيتِ عن كلّ شيءٍ مِن أجلي و ما زلتِ تفعلين ذلك
    Fiziksel halen 15. Open Subtitles مِن ناحية الجسد. ما زلتِ في الخامسة عشر.
    Dönüştüğüm bu şişko yaşlı halimle bile beni hâlâ tanıyabiliyor musunuz? Open Subtitles ألا زلتِ تعـرفينني؟ بعد أن صرتُ بدينـة وعجـوزة هكـذا؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus