"زمام" - Traduction Arabe en Turc

    • kontrolü
        
    • kontrol
        
    • idare
        
    • başına
        
    • Dizginleri
        
    • işi
        
    • kontrolünü
        
    • kendi
        
    • liderlik
        
    • öne
        
    • başa
        
    • eline
        
    • şeyin
        
    • liderliği
        
    • devralacak
        
    Gardiyan kontrolü ele geçirip her şeyi mahvetmeden önce ben bir doktordum. Open Subtitles كنتُ طبيباً، قبل أنْ يستلم آمر السجن زمام الأمور ويفسد كلّ شيء
    yaşamak istediğimiz hayatların kontrol ve sorumluluğunu almak bizim kendi şahsi işimizdir. TED الامر متروك لنا كأفراد لأخذ زمام المبادرة والمسؤولية لنوع الحياه التي نريد أن نعيش.
    Ama komik davranışları var. Olup biteni idare edemiyor. Open Subtitles لكنه يتصرف بغرابة لا يتحكم في زمام الأمور
    Bu yüzden içgüdüsel olarak doğru olan şeyi yaptım, yani internetin başına gidip meseleyi kendim çözüp çözemeyeceğimi bulmaya çalıştım. TED لذلك قمت وقتها بما أحسست أنه صائب توجهت للإنترنت وحاولت أن أعرف اذا كنت استطيع أن آخذ زمام الأمور بنفسي
    Pazartesi geri dön ve Dizginleri eline al. Open Subtitles فلتأتي يوم الإثنين وتستعيدي سيطرتك على زمام الأمور
    Yemek zilini çalıyorum ve işi 150 milyon yıllık sınırlı evrime bırakıyorum. Open Subtitles و أعول على 150 مليون سنة من التطور المحدود لأخذ زمام الأمور
    Efendim, size, 25. değişikliğe başvurmanızı ve en kısa sürede işlerin kontrolünü elinize almanızı tavsiye ediyorum. Open Subtitles سيدي، أنا أوصي بتفعيل البند الـ25 من الدستور، وأن تتولى زمام الأمور بأسرع ما يمكن
    Tek yapmamız gereken tüm bu elementleri bir araya getirmek ve doğanın kontrolü ele almasına izin vermek. TED كل ما نحتاجه هو جلب هذه العناصر مع بعضها البعض بعدها نترك للطبيعة تولي زمام الأمور.
    Mekanik göz açıp kapayıncaya kadar program tüm orduya yayılıyor ve Adila kontrolü devralıyor. TED بلمحة عين ميكانيكية ينتشر البرنامج خلال الجيش بأكمله، وتستلم أديلا زمام الأمور.
    Ayakta durabilmek ve kontrolü ele geçirebilmek için güçlü, zeki ve kendine güvenen genç kadınlara ihtiyacımız var. TED ونحن نريد شابات قويات، أذكياء واثقات من أنفسهن للوقوف وتولي زمام السلطة.
    İnsanlar bizi seviyor, her şeyi kontrol edebiliyoruz. Open Subtitles أتعلمين أنه ينبغي على شاكلتنا من الناس أن نتولى زمام الأمور؟
    Ama kontrol sende. Open Subtitles لكنك تسيطر على زمام الأمور أنتَ تملك خياراً
    Yeni gücünü idare edebilecek misin diye endişelenmeye başlıyorum. Open Subtitles أَبْدأُ بالتَسَائُل إذا أنت يُمْكِنُ أَنْ تُعالجَ زمام سلطتكَ الجديد.
    - sıkı çalışabileceğim... - Seni Bilgi İşlem'in başına koyuyorum Open Subtitles .. ــ استلام زمام ــ سأضعك في قسم تقنية المعلومات
    ..kaldığınızda Dizginleri ele alan bendeniz var. Open Subtitles جعلتماني أتولى زمام الأمور عندما تكاسلتم بعض الشيء
    İkisi de yaşanmadı. Bu işi üstlendiğimde gerçekten vizyonumun ne olması gerektiğini anlamaya çalıştım: TED عندما توليت زمام هذا الأمر , حاولت أن أفهم بحق . ماذا ستكون رؤيتي ؟
    Efendim, size, 25. değişikliğe başvurmanızı ve en kısa sürede işlerin kontrolünü elinize almanızı tavsiye ediyorum. Open Subtitles سيدي، أوصي بتفعيل البند الـ25 من الدستور وأن تتولى زمام الأمور بأسرع ما يمكن
    Görünüşe göre, ülkesinden bir grup insan, silahsızlanma ihtimalinden rahatsız olmuş ve kendi silahlarını temin etmeye karar vermişler. Open Subtitles على ما يبدو أن فئةً قليلة داخل بلاده كانت قلقةً عن إمكانية نزع السلاح وقرروا بأخذ زمام الأمور بأيديهم
    Menapozdan sonra büyükanneler Güney Sakinleri'nin ana besin kaynağı olan somon avlamada liderlik ederler. TED بعد سن اليأس، تستلم الجدات زمام القيادة في صيد سمك السلمون، مصدر الغذاء الرئيسي للمقيمين في الجنوب.
    Bize öne çıkacak bir lider lazım, sorumluluğu alıp ilham verecek biri. Open Subtitles إننا بحاجة لقائد الآن الذي يمكنه أن يصعد ويأخذ زمام الأمور ويلهمنا.
    -Bununla başa çıkabilir misin? Open Subtitles هل تعتقد أنه بإمكـانك تولّي زمام الأمور في هذا العرض؟
    İpler benim elimde. Seninkiler bile. Her şeyin kontrolü bende. Open Subtitles انا الأن اتولى زمام الأمور, حتى انت, انا اسيطر على كل شئ
    liderliği temelli aldığımı bildiren resmi duyuruyu dört gözle bekliyorum. Open Subtitles أتطلع قدماً للاعلان الرسمي بأنني سآخذ زمام الأمور لفترة طويلة.
    Asistanım görevi devralacak. Ona güvenebilirsin. Çok beceriklidir. Open Subtitles مساعدتي ستتولى زمام الأمور إنها بارعة يمكنك أن تثقي بها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus