Ona yardıma ihtiyacı olup olmadığını sordum ama bana cevap vermedi. | Open Subtitles | سألته إن كان يحتاج مساعددة ولكنه لم يقل شيئاً. |
Yıllar sonra, sahiden de böyle olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | بعدها بسنوات ، سألته إن كان كل هذا حدث بالفعل ؟ |
Ben de ona çalmamı istediği bir parça olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | لذلك سألته إن كان هناك أي شيئ يريدني أن أعزفه |
İşten yeni çıkartılmıştı umutsuz görünüyordu, bu yüzden ben de yapabileceğim bir şey var mı diye sordum. | Open Subtitles | لقد كان يعاني من إنفصامٍ، و بدا يائساً لذا سألته إن كان هناك شيء يمكنني فعله |
Reklama gittiğimizde, davranışlarında bir değişiklik yaptı mı diye sordum. | Open Subtitles | عند انتقالنا للإعلانات، سألته إن كان قد غيّر سلوكه. |
Gey olup olmadığını sordum. Senin sorularında vardı. | Open Subtitles | .لقد سألته إن كان شاذاً .لقد كان في أحدى أسئلتكِ |
Emin olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | سألته إن كان واثقاً إلى أين تذهب؟ |
Adamlara kızgın olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | سألته إن كان حانقًا على الرجل |
Ona gerçek olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | سألته إن كان حقيقياً |
Gey olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | لقد سألته إن كان شاذاً. |
Ona hamile olma ihtimalin var mı diye sordum. | Open Subtitles | سألته إن كان من الممكن أن تكوني حاملاً |