"سننتظر" - Traduction Arabe en Turc

    • bekleyeceğiz
        
    • bekleriz
        
    • bekliyoruz
        
    • bekleyelim
        
    • bekleyip
        
    • bekler
        
    • beklememiz
        
    • bekleyecek
        
    • beklemeliyiz
        
    • beklemek
        
    • bekleyeceğimizi
        
    • bekliyor olacağız
        
    • beklediğimizi
        
    Eğer senin için de uygunsa etraf sakinleşene kadar burada bekleyeceğiz. Open Subtitles سننتظر هنا فقط حتى تسكت الأشياء في الأسفل إذا لم تمانعي
    Eğer senin için de uygunsa etraf sakinleşene kadar burada bekleyeceğiz. Open Subtitles سننتظر هنا فقط حتى تسكت الأشياء في الأسفل إذا لم تمانعي
    O lanet olası bulmacayı çözemediğimiz için bir cinayet daha işlemesini mi bekleyeceğiz? Open Subtitles سننتظر حتى يقتل شخص آخر لأننا لا نستطيع أن نفك هذه الأحجية اللعينة؟
    Bir süre koşanların geçmesini bekleriz sonra da suya atarız. Open Subtitles لا تقلق سننتظر حتى يهدأ المكان ثم نحمله إلى الماء
    Dediğim gibi, hanımefendinin çocuğunu Tanrı'nın bir işareti olarak bekliyoruz. Open Subtitles أنتِ تفهمين أننا سننتظر ولادتك للطفل. هذا هو محور إهتمامنا.
    Trençkot elimize geçene kadar bekleyelim sonra yeriz, hem de nasıl! Open Subtitles لا ، سننتظر حتى نحصل على المعطف في أيدينا ومن ثم نأكل
    O zaman burada bekleyip, Kanayan Taş'ın gerçekten kanamasını bekleyip, kanı alacağız. Open Subtitles سننتظر هُنا حتى نرى إِن كان ألحجر ألدامي يفعلُ ماسُمي بهِ،نجمعُ ألدم
    Sadece dua edeceğiz. Tanrı icabına bakmazsa dışarı çıkmasını bekleyeceğiz. Open Subtitles سنقوم بالدعاء، إذا لم يعتني به المولى سننتظر حتى يخرج
    Olmaz, diğerlerini bekleyeceğiz. Akıllıca davranmalıyız. Bir güvenceye ihtiyacımız var. Open Subtitles كلّا، سننتظر الآخرين، يلزم أن نكون أذكياء، نحتاج وسيلة تأمين.
    burç çöküp de canlı canlı yenilene kadar burada mı bekleyeceğiz? Open Subtitles هل سننتظر هنا حتى ينهار البرج ونؤكَل أحياء؟
    Orada bekleyeceğiz. 15: 10 treni gelince, seni ona bindireceğiz. Open Subtitles سننتظر هناك وعندما يصل قطار الساعة 3: 10 سنضعه على متنه
    Bunları birkaç at ve buzağıya vereceğiz, ve ne olacağını oturup bekleyeceğiz. Open Subtitles أحضروا بعض العجول و الأحصنة سننتقل لها العدوى بشكل أصطناعي ثم سننتظر لمعرفة ما سيحدث
    Gerekli görürsem, burada bir ay bekleyeceğiz. Open Subtitles سننتظر هنا لشهر كامل لو اعتقدت ان هذا ضروري عندها سيحصل كل على حصته
    Eğer gerekli olduğunu düşünürsem burada bir ay boyunca bekleyeceğiz. Open Subtitles سننتظر هنا لشهر كامل لو اعتقدت ان هذا ضروري
    Profesör Armstrong diğer yolcular uçaktan inene kadar bekleyeceğiz. Open Subtitles بروفيسير ارمسترونج ؟ سننتظر هنا حتى يخرج باقى الركاب
    O halde bekleriz. Neyle uğraştığımızı öğrenene kadar avlanmak yok. Open Subtitles لذا سننتظر , ولن نقتل حتي نعرف مع من نتعامل
    Biz bir atış yapıp birini öldürmek için günlerce bekleriz. Open Subtitles نحن سننتظر الأيام لطلقة واحدة، وقتيل واحد
    Birini bekliyoruz. Ama sıcak su ve limon alabilir miyim? Sağ olun. Open Subtitles سننتظر قليلاً لكن أيمكنني تناول مياه ساخنة بالليمون؟
    Cesetleri yakmak için hevesliyse, neden güneş batımını bekliyoruz? Open Subtitles ‫إن كان متلهفاً هكذا ‫لحرق الجثث فلمَ سننتظر حتى المغيب؟
    Derinliğimizi öğrendiğini sansın. O zamana kadar bekleyelim. Open Subtitles سننتظر حتى يعتقد أنه عرف العمق الذى نحن عليه
    Bölük komutanları burada bekleyip, karanlık bastırınca ilerleyeceğiz. Open Subtitles قادة الفرقة.. سننتظر هنا و نتحرك فب الظلام
    Sorun değil Si. Sabaha kadar bekler ve su çekildiğinde çekeriz. Open Subtitles لا بأس, سايمون, سننتظر فحسب للصباح و نخرجها عندما ينحسر المد
    - Psikiyatrist olmadığına göre izni beklememiz gerekiyor. Open Subtitles نعم، حسنا، إلا إن كنت طبيباً نفسياً سننتظر المذكرة
    Ama şimdi gerçekten anladım ve onu yapmak için yedi gün bekleyecek olmamıza seviniyorum. Open Subtitles لكن الآن أستمتع حقـا بالقيـام به و أنا سعيد أننـا سننتظر سبعة أيـام لنفعلهـا
    Öte yandan onu takip de edemeyiz. Destek gemilerimizi beklemeliyiz. Open Subtitles لكن لن يمكننا تعقبه و سننتظر باقى سفننا لتنضم إلينا
    Bu oyuncak değil, Lisa. Birisi gelene kadar beklemek zorundayız. Open Subtitles انه ليس لعبه يا ليزا, سننتظر حتي يأتي احد ما
    Ve hep onunla karşılaştığımda düğün gecesine kadar bekleyeceğimizi, ve son fedakarlığı o geceye saklayacağımızı hayal ettim. Open Subtitles ، وحلمت أنه عندما التقي به . أننا سننتظر حتى ليلة الزفاف ، ليهب أحدنا نفسه للآخر
    Ama bekliyor olacağız. Tuzak kuracağız. Open Subtitles و لكن نحن سننتظر , سننصب له فخاً
    - Beni istersen, dışarıdayım. - Rocco'ya beklediğimizi söyle, Tom. Open Subtitles اذا احتجت لشيء يا مايكل فأنا بالخارج - قل لروكو أننا سننتظر فقط -

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus